DEDİKODU Beyrut tebliğinin tasvıbıle, bu mad- manasını tasvip etmiş sayıl- malıdır. d) Nitekim, bu tebliğ, onu imza- oldugunu farzetmek doğru olamaz. Yukardaki tefsir tarzımla mutabık mısınız? Degılsenız niçin? 6 — Başvel benim soruma ce- vaben, Tuı'kıyenın Beyrut tebliğinin 1 inci maddesindeki harp teahhüdü- ne iştirak etmediğini söyledi. Bun- dan Sayın İnönü dahil bütün muha- lefet memnun olduk. Ancak, Başve- Ğ ekle, aynı zamanda, Bağdat teblıgını imzalarken mesela Irakla aynı kastetmediklerini de itiraf etmış oldu. dan anla- şıldı ki, kendileri bu tebliği bazı ımzalamışlar Bu kayıtlardan birinin de Cezayir me- i i meldir. duğ ekilin hakık t- gereken şeyın, o tefsir tarzını, diğer üç Devlete de kabul ettirmesi olduğunu söyledim. Böyi lece bu teb iğin manasızlıgı be- etmek hakkı Parti sözcüsüne aıttır Simdi bana lütfen söyler misiniz: Başvekil beni hangi cevaplarile pe- rişan etti? Sizce - nedense bir C.H.P. li arkadaşın sahibi bulunma- dığı- bir sözlü soru vererek Başve- kılın bir harp taahhüdünde bulun- madığım ilân etmesını sağlam, e dış politikada — kullandığı usullerın mahiyetinin belirmesine mek hata mıdır? Bu uzakereler sırasında ne zaman sıkışık duruma duştugumu belıı'tıı' mısınız"' Bu be- a bu ssız cevap- lar verılmesıle İktıdarı sizin yaptı- gınız gibi gal p ilân etmek müm- kün müdür? Mümkün ise Sayın İ- nönü bir alkışla beni nasıl olup da kurtarmış oluyo 6 — Partimin dış politika sözcü- sü olmak istediğimi nereden çıka- rıyorsunuz? Derhal söyliyeyim ki ben hiçbir zaman böyle bir arzu izharına lü- um ve sebeb görmedi İi lerin mütehassısı sında ise hiç değili so) mu Verirken, bir mebus sıfatıyla, sa- AKİS, 19 OCAK 1957 MECMUASI: dece murakabe vazifesini yapmak- tan başka bir şey duşunmedım. ukukçuyı e de d munasehetler eksperıyım Bu itibar- la bilmediğim mevzularda bu işleri iyi bilenlere danışmayı a yorum. Bu şekilde "doldurulmuş tü- fek" olmaktan iftihar duyarım. Siz bu düşüncede değil misiniz? Sayın İnönü dahil, bir çok mümtaz syasıler, ciddi meseleler bahis mevzuu - v mamı niçin' kusur telâkki ettiğinizi izah eder misiniz? — Son sayınızda da Kıbrıs me- selesı hakkında İstanbulda vermış olduğum beyanattan dolayı "garip" vazıyete duştuğumuzu söylüyorsu- Niçin Anladıgıma "İhtiyatkâr C. H .P. " gibi "durum açıklanma- dan" beyanat vermiş olmamı kusur telâkki ediyorsunuz. Unutmayınız ki durum, Başvekilin 28 Aralıkta Meclıstekı konuşmasınd vvel 21 Ara günü neşredıl n heyanat ile açıklanm ştı. Ben 22 Aralıkta neşredıldı Dünya gazetesındedır) Hâdiseleri iyi takip etmedıgınız anlaşılıyor. Buna ne dersiniz 10 — Bu beyanatımla, neden ılzam edılmış oluyor? Ben etin - bütün muhalefet dukl beyanatım ise (Tam metni denbire değiştirmesini tenkid ettim, Hukumetın başarısızlıgını belırttım. Ö unun gibi, vekilin yeni siyasetini ret ve kabul ettiğimi gösteren bir nokta da mev- cut değildir. Varsa gösterir misi- niz? 11 — Mecmuanız, Partimiz men- suplarına, dış olitika — dahil, bir çok mevzularda yazılarını neşir im- kânım vermektedir. Kanaatimizce, HERKES AKİS! Dr. İbrahim ÖKTEM bu arkadaşlar, neşrettiğiniz bu ya- zılarile Partımızı ilzam mı etmi oluyorlar? Ben aksi kanaatteyim. u ki suallerimi — cevaplan- dırmadıkça, bu, gune kadar ha kkım a ileri sürdüğünüz ithamlar da, üzerinde durmayı zait saydığım ve örneklerine bize ayrılan sayfaları- nızda bol bol rastlanan indi ve şah- st dedikodulardan ibaret kalacak- tır. Mecmuanızın, bir dedikodu mec- muasından ziyâde, yorum m bulunduğunu ve ilân etmekte israr ettiğiniz tarafsızlığınızın bir efsa- neden ibaret olmadıgım tekrar ha- tırlıyacağınız günün yakın olması temennisiyle saygılarımı sunarım. e A S - Dr. Öktemin mektubu hakkında Metin Tokere, bir şey söylemeyi isteyip ıstemedıgını sor- d Metin Toker ded — Hürriyet Partılı dostlarımın, ne zaman AKİS'e a- kânsız bir talihsizliktir. AKİS'in kaderi, daima "taraf tutmak'la suçlandırılmaktır. D. P. ye bakarsanız AKİS C.H.P. nin_or- ganıdır' C.H.P. her zaman AKİS'i . P. ne sempatık bulmaktan Şİ- tçı olmuştu. Sekreterı ise İktıdarı miz kanaatindedir. edilen siyaset — adamlarının memnunıyet ızhar ettıklerı şımdıye kadar görül- destekledıgı- sevimli doktor bu kanaate AKİS'i mi, yoksa kendisi kadar sevimli Burhan Belgenın Zaferdeki başma- kalelerını mı okuya okuy: mış- G Frenklerın dedıgı gibi, buyuk zekalar buluşuyorlar. en de farke lutfecler AKİS'i “zekâ ışığı altında" okursa, bir düzine sualinin cevabına kolay- lıkla rastlayabilir.