14 Temmuz 1956 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 24

14 Temmuz 1956 tarihli Akis Dergisi Sayfa 24
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

TİYATRO Fransa Milletlerarası Dram Festivali (Paris, Temmuz ,, Aydemir Balkan bildiriyor) T iyatro sever biri gelip te sıze de- e ki: "Bir program yaptım. Sı- ra: yl en tanınmış tiyatroları ve ope- raları teker teker bir ay içinde göre- ceğim. New - York Devlet tiyatro- sundan haşlıyarak her iki Amerika- nın en ünlü truplarını, yeni dünya- nın en kuvvetli sanatkârlarını seyre- deceğim. Asyaya Çine geçerek Pekin operasını, Afrikada Mısırlıları, Faslı- ları, Akdenizde Italyanları, İspan- yolları, Yunanlıları gorecegım Bü- tün Avrupanın en es en tanınmış tiyatro gruplarını teker teker ziyaret edeceğim, Dublin'de, imde, Viyanada, Var da, bütün İskandina de en şöhretli yazarların en özlediği- miz temsillerinde bulunacağım..." . Muhakkak ki dostunuzun sade servetinden değil aklından da şüphe edersiniz. Çünkü bütün bunların ger- çekleşebilmesi için galisi İmkânlar, hatta teknik imkânlar da kâfi değil- dir. Kısa bir süre içerisinde ideal tem- sil şartlarını beş kıtada bulmak beş kıtada en ünlü sanatçıları en ünlü eserler ıçerısınde görmek "hakikat o- lamıyacak kadar güzel" bir hayal- Hayal ve hakikat Pars Dram — Festivali bu hayalı gerçekleştirmiştir. 8 yıldan beri Paris be ledıyesının ve Mılletlerarası tiyatro festivalinin önc i A. Juli en ve Claude Planson'u g yretle y- le. Paris, beş kıtanın sanatının boy ölçüştüğü bir yer haline geldi. Fakat geçen yıl 22, yıl 27 milletin iştirak ettiği bu milletlerarası sanat yarışma- sında henüz bizim ismimiz ,ne cismimiz yoktur Tapılan teşebbüsle- re, davetlere Ankaradan cevap dahi gelmemıştır. Bir kaç yıldır üstümüze çöken atalet, sanat kollarımıza da ya- yılmış gibi görünmektedir. Gecen yıl festivalin büyük favorisi Çin operası ve Bertold Brecht ile ge- len Berlın tiyatrosu idi. İrlanda ve Yugoslavya da festivalde en beğenilen surprızlerı yapmışlardı. u yıl Paris Dram Festivaline lirik kısım ve sinema da ilâve edildi. Lirik kısma beş millet en tanınmış opera gruplarıyla iştirak ettiler. Berlin'den "Stadtische Oper", Napoli'den "San Carlo Opera" Londra'dan "English O- pera Group", Paris ve Belgr ad devlet operaları, ayrıca 7 milletin solist ve orkestraları konserler ve resitallerle festivalin lirik cephesini tamamladı- lar. En büyük — başarıyı sağlıyanlar Almanlar ve Yugoslavlar oldu. Berlin Operası Mozart ın Fıgaronun düğünü Coal Fan Tutte'sini sunmu tu. Belgrad Operası Borodin' gor unu ve Mussorgsky' nı Kovançi- na'sını bütün kritiklerin ittifakla öv- duklerı çok başarılı bir tarzda temsil . Belgrad sanatkarlarının asırlık opera gelenekl riyle A pa şehırlerıne ustunluklerı cidden tak- dire lâyık olmalıdır. Sanat ve siyaset aris festivalinin tiyatro ve dram kısmına gelınce Festivalin en ca- zıp - ve en yüklü - programı bu kı- mdaydı. Sarah Bernard tiyatrosu, rengarenk bayrakların çevrelediği bu Parisin en Parisli tiyatrosu, her gece yeni bir trupun, yeni bir lisandaki Belgrad Operasının "Prens Igor" temsili Başarının ta kendisi I—lans Schalla Bir taşra tiyatrocusu temsiline sahne oluyordu. Her gün basın konferansları tertip edilerek en tanınmış sanatkârlar gazetecilerin in- safına bırakılıyor, ünlü rejisörler ve direktörler konferanslar — veriyorlar, sanat ve tiyatro hakkındaki görüşle- rini söylüyorlardı. Bu arada bazı "si- yasi" sorular da eksik değildi. Fakat iki yıldır yumuşayan hava, bilhassa Fransanın geniş müsaha malı iklimi her şeyı tatlılıkla örtüyordu. Böyle- likle Joan Littlewood, Bertold Brecht rwin Piscator, Hans Schalla, Lang- hoff, Bengt Ekerot Luchino Vısconti, el Branner ve diğerlerini dinlemek - ve didiklemek - imkânı elde edildi. Deste ce ortalar Mayıs sonunda başlıyan tiyatro fes- tivalini açmak şerefi Belçikalıla- ra düşmüştü. Brüksel Devlet tiyatro- sunun Barabbas'ı temsilinden sonra sırasıyla İsveçliler, Hollandalılar ve Çekleri seyrettik. Stockholm Kraliyet tıyatrosu ünlü yazarları Strinberg'in "Baba" sını, Çehofun "Vanya Dayı- sını, La Haye komedisi Jean Anouilh ve T. Rattigan'ın eserlerini Prag dev- let tıyatrosu da Karel Çap Hay dut" unu temsil ettiler. Festıvalın ılk güzel surprızı Faslıların Molyerin iki omedisini sunmalarıyla oldu. Rab tiyatrosunun Parıslılılerın önünde Molyeri Arapça temsile kalkışması belki bazılarınca aşırı bir cüret olarak telâkki edilebilir. Ancak Faslıların bu cüreti beynelmilel tiyatro alanında ya- ya kalmış milletlere - meselâ bizlere örnek olmalıdır. Viyana'nın Josefstadt tiyatrosu Hof- mannstahl'ın Bükreş tiyatrosu Caragiale'nin "Kayıp Mek- AKİS, 14 TEMMUZ 1956

Bu sayıdan diğer sayfalar: