1 Ekim 1955 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 25

Şarkta ve Garpta Bu sene moda, ilhamını şarktan almaktadır. Kaftan, fes, şalvar, ha- rem kelimeleri Paris defilelerinde sık sık duyulmuş ve derhal benimsen- Yn kadın tipi de, kaslı gözlü sark kadınını taklide çalışıyor; hatta rivayete gore, sarışınlar esmer olmaya özeniyorlar! İş bu kadarla da kalmıyor... Av— rup: 'da mecmualar, teler kadınlara biraz daha muhafaza- daha kapalı, biraz daha i- e kadar cazıp, ne ka- dar kadındır dıyorlar' Geçenlerde, Asya'da seyahate çı- konferansçı kadın da, tetkiklerinin neticesini şöylece bil- diriyordu: «— Şarkta da kadınlar okuyorlar, hasretını çekmektedırler' » kadın ancak kadın olarak kaldığı muddetçe mesut olacak ve et- edebilecektir. Erkekle ab: ık vasıflarını muhafaza ettiği müd- mak şöyle dursun, vücude ait herhangi bir mevzuun ele alınması ayıp addedil- di.. Baş kelimesinden başka bütün uzuv- lar, kol, bacak kelimeleri sanki yasaktı!.. Bu riyakârlık o derece ileri gitti piyanoların ayak kısımlarını bile farlala— larla gizlediler!. Piyanolardan sonra, bü- tün eşyalar örtülmeye, gizlenmeye, giy- dirilmeye başlandı!. Victorıa nın ahfadı olan kraliçe gârı korku, yordu Bu rüzgâr onu yakalıyamadı ama de- recede ihtiyatlı olmıyan genç kardeşı Margeret'i Carübes adalarında, bir aske- ri kıtayı selamlarken yakaladı.. abii bütün subay ve erler gayet edepli davrandılar. Kimse gülmedi, kim- da çevirmedi. Gözlerini de Herkes baktığı yere bakmak- ta devam etti ve kimse birşey görmedi!. aret te gayet tabi! hareket etti, eteğini tuttu ve.. kızardı.. Tarih Esrarı çözülen facia Mari ie Vetsera Avusturya veliahtı Az— k e başl dığı zaman, henuz edi yaşında l)ıle yoktu.. Üzü , derin bakışlı ©w AKİS, 1 EKİM 1955 Jale CANDAN detçe, takdir kazanır ve kadını mu- vaffakiyete götürür. Yoksa, mesleğinin ft: n»> tesiri yaparsa, kendisine bahşettiği bütün haklardan mahrum yatar. İş sahasındaki başarı- sına rağmen bu kadın hayatta muvaf- fak olmamış, hatta bu kadın hayatını yaşıyamamıştır. Öyle an olur ki, o en basit bir ev kadınına imrenerek ba- kacaktır. Biz, şarkla garbın ortasında, şark- la garbi birleştiren bir Muhakkak ki, garpten gerek cemiyet hayatımız, gerek ev hayatımız için a- lacağımız birçok örnekler, dersler var- dır. Yalnız, bu dersleri elemeye tâbi tutarak, kendi benliğimizden, kendi karakterımızden ve kendi cevherimiz- den ey kaybetmeden, ıstıfade et- mek şarttır. Meselâ, genç kızların genç erkek arkadaşları ile beraber ge- zintiler tertip etmeleri, spor yapma- ları, dans etmeleri fikir münakaşala- rına girişmeleri ne kadar faydalı ve ararsızsa, bu çocukların sırf modaya uymak gayreti ile, bırbırlerıle hayasız şekilde şakalar yapmaları o kadar lü- zumsuzdur. Bu şekilde, erkek arka- daşları ile açık saçık konuşan, yersiz el sakaları yapan genç kadınlık cazıbesını kaybetmektedır 1956 modası garpten şarka gi dursun. Biz 20 nci asır medenıyetının tabıı bir istikameti olan saiktan gar- gidişte, zaman zaman duraklar tes- pıt ed lım ve kendi kendimize doğru dönelim. N U" KADIN kalâde güzel bir kız olan Manie Vetser, Rodolpheu görür görmez ona âşık ol- ve uzun, romantik bir mektupla, bu aşkını bildirmişti!. Rodolpbe' un, Viyanada, elde etme- diği kadın yoktu!.. Buna rağmen roman- tik mektup arşıduk'u heyecanlandırdı.. Sevişmeğe başladılar.. «Mayerling faciası» ismile tarihe ka- rışan ve 19 ncu asrın en büyük esrarı- nı doğurarak neticelenen bu aşk bir çok cephelerden, muammasını muhafaza et- mişti!. Hakiki bir ortaçağ şövalyesini andı- ran, atının üstün avına çık- maktan başka bırşey bilmiyen Rodolphe, romantik Marie m Marie Vetsera'yı da öteki kadınlar birkaç defa görmekle iktifa etti- ğini, bir güzel kum da geçici bir met- res olduğunu iddia ediyorlardı.. Halbuki diğer tarihçilere göre, Ve- liaht Marie Vetsera'ya delice tutulmuş ve onunla zamanın en büyük aşkını ya- şamıştı.. Maire Vetseranın gençliği, te- mizliği, derin aşkı ve şefkati arşidükü şaşırtmış, temizlemiş, ykamıştı Bu aş- ka dair anlatılan hıkayelerden biri de şudur: Marie Vetsera Veliahtla olan ma- cerası duyulduktan sonra, ailesinin Zz0- ru ile bir müddet uzaklaştırılmıştı.. Bir gece, ansızın Viyanaya döndü ve kimse duymadan, saraya, sevgilisinin yanana git ineğe muvaffak oldu.. Fakat feci sürpriz! Kendisine bu kadar ıstırap veren bu ayrılık esnasında, el eğleniyordu. Hem de ne sefih, ne çirkin bir şekilde... İçkiler bardaklardan yerlere dökülüyor, kadınlar koldan kola geçiriliyor.. Marie a bu manzara ile karşılaştı, bir an ldı, ra yavaşça ka, a ge Rodolphe kollarındaki kadını itti. verin- Rodolphe ve Maria Bitmeyen senfoni 25