23 Temmuz 1955 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 9

23 Temmuz 1955 tarihli Akis Dergisi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

icaplarını tekrar "demokrat partinin meseleleri" haline getirmek ve bun- ların süratle tahakkuku cihetine git- mekten ibarettir. Partinin millet na- zarında eksilen prestiji ancak o yol- dan kısmen tamir edilebilir. Kabine- nin içinde bir çok üyenin de bu kana- atte olduğunu Adnan Menderes ya- bilmektedir. Samed Ağaoğlu Ve Sıtkı Yırcalının Uç gün arayla hü- kümetten ayrılmak arzusunu izhar etmiş oldukları Ankaranm iyi haber alan çevrelerinde söylenmektedir. Fa- kat bu sırada kabineden bir kaç isti- fanın müşkül vaziyetler yaratacağı mülâhazasiyle bunlar geri bıraktırıl- mıştır. Ortaya gene "muhalefetin me- seleleri" çıkmakta ve Demokrat Par- tinin inisiyatifini elinden almaktadır. Genel Başkan çemberi kırabilecek mi? Kıramıyacağına inananlardır ki parti içinde başka bir hal çaresini cid- di şekilde düşünmektedirler. Seçimler Boykot yolunda Ağustos ayının başında iç politika- merkezinin İstanbula nakledileceği anlaşılıyor. 3 Ağustos- ta Cumhuriyetçi Millet Partisinin Ge- nel İdare Kurulu, partinin İstanbul- daki merkez binasında mühim bir toplantı yapacak. Onun ertesi günü ise Cumhuriyet Halk Partisi Meclisi çalışmaya başlıyacak. Müzakere edi lecek mesele aynıdır: Mahalli seçim- lere katılıp katılmama.. Muhalefetin "bugünkü şartlar altında" bir boy kot kararı vermesini beklemek yanlış olmaz. Hakikaten geçen haftanın sonun- da İzmirde C.H.P. Merkez binasında il başkanı Lebib Yurdoğlunun baş- kanlığında yapılan bir toplantıda teş- kilât seçimlere girilmemesi gerekti- ği kanaatini açıkça izhar ediyordu. Bu arzuyu kısa bir müddet evvel İs- tanbul, teşkilâtı da belirtmiştir. An- kara teşkilâtının da iki büyük şehre katılması kuvvetle muhtemeldir. A- KİS'in geçen hafta bildirdiği veçhile hadiselere kuş bakışı bakabilenler mahalli bazı arzuların aksine seçim- lere girilmesinde fayda değil, zarar mülâhaza etmektedirler. Bu görüş C.H.P. içinde gittikçe yayılmakta, genişlemekte kuvvetlenmektedir. Gerçi küçük yerlerde seçimlere işti- rak arzusu devam etmektedir. Ama oralarda partinin son Zzamanlarda kaydettiği ilerlemedir ki bu arzuyu doğurmakta, haklı göstermektedir. Parti Meclisinde seçimlere iştirak etmeme lehinde bir cereyanın muzaf- fer olması ihtimali çok kuvvetlidir. Geçen sene gene bu aylarda yapılan Kurultayda böyle bir kararı ancak Ismet İnönünün müdahalesi önleyebil- , karar alınmamış ve Parti Mec- lısı yetkili kılınmıştır. Eğer akıntıyı enel Başkan önlememiş bulunsaydı daha o zamandan seçimler boykot e- dilecekti. Delegeler şartlar değişme- dikçe 1958'e kadar seçimlere girme- mek taraftarıydılar. AKİS, 23 TEMMUZ 1955 İsmet İnönü boykotu niçin önle- mişti? Partilerarası münasebetlerin ıyıleşmesmı samimi surette istediğin- den ve bu ümidi kalbinin bir köşesin- de muhafaza ettiğinden.. O zamandan bu zamana geçen hadiseler ve De- mokrat Parti Genel Başkam Adnan Menderese muhalefet tarafından son aylarda açılan geniş kredinin Mende- res tarafından tüketilmesi keyfiyeti bu ümidi ortadan kaldırmış bulunu- yor. Eğer Adnan Menderes bir tek adım atmış olsaydı, bazı meseleleri- mizin mevcudiyetini kabul edip on- ların halli yoluna girseydi "vatan sat- hı" nda bu gürültüler kopmazdı. Ama İsmet İnönünün bugünkü şartlar al- tında geçen sene gösterdiği aksüla- meli göstereceğini sanmak hayalden başka bir şey değildir. O aksülamel göstermeyinee, hatta müzaheret edin- ce - göstermeyecek ve edecektir - Par- Osman Bolukbaşı Karar peşinde ti Meclisinin seçimlere girmeme kara- rını alacağından şüphe caiz değildir. Ya C. M. P.? Fakat Parti Meclisinde İsmet İnö : nünün tavrı kadar olmasa bile İs- met İnönünün tavrı üzerinde yapaca- ğı tesir bakımından — Cumhuriyetçi Mıllet Partısı İdare kurulunun kara- ı da oynayacaktır. C.M.P. nasıl bırtavırtakına ak? eçen hafta içinde partinin Genel başkam Anadoluda teşkilatla temas ediyor, meşhur tabirle onun nabzını yokluyordu. Osman Bölükbaşı aşağı yukarı C.H.P. İl liderlerin edindiği kanaati ediniyordu. n Za- manlarda büyük hamleler kaydetmiş- ti. Küçük merkezlerde teşkilât bu hamlelere bakarak zaferi mümkün görüyor ve seçimlere İştirak edilme- YURTTA OLUP BİTENLER sini istiyordu. Hele başka muhalefet partisi girmezse Cumhuriyetçi Mil- let Partiler kendilerine fayda sağ- layabilirler ve bir. çok seçimi kazana- bilirlerdi Ama doğrusu istenilirse bu opportünist bir görüştü. Mesele, bazı yerler belediyesi C.M.P. tarafından kazanılsa dahi iştirakle Zzarar mı yoksa kar mı edileceği hususunu tayindi. Hadiselere yukardan bakan- lar "zarar" diyorlardı. Zira Demok- rat Parti ekseriyet Bağlıyacağından şüphe etmediği bu seçimlere bir ne- vi plebisit mahiyeti verecek ve zafe- rinden halkın iktisadi politikayı da, iç polıtıka tutumunu da. tasvip etti- ği mânası çıkarmaya çalışarak bun- dan faydalanacaktı. Halbuki şartla- rın tam manasıyle serbest bir seçime imkan vermiyeceği sadece muhalif- lerin değil, meselâ bugün kabinede â- za olan Samed Ağaoğlunun da fikriy- di. 2 Mayıstan sonra alınan kararlar ortada oldukça ve bilhassa iktidar partisi içinde bu zihniyet hâkim ol- makta devam ettikçe seçim bir mace- radan başka şey değildi. Hele memle- ketin en büyük iki partisi müşterek bir karara ayrı zaman ve mahaller- de varırlarsa bunun tesirinin büyük olacağından şüphe edilemezdi. Bu te— sirden edilecek istifade ise küçük m halli kazançlardan ve onların saglı— yacağı prestij yukselmesınden daha büyüktü Her halde C...M.P. Genel İdare Ku- rulunun da toplantısı çok hararetli o- lacaktı. D. P. de kararsızlık Demokrat Parti böyle bir boykot kararından endişe ettiğini sakla- mıyordu. Eski partileri kapayıp or- taya kendi içinden bir "dost muha- lefet partisi" çıkarmak temayülü ba- zı kimselerin zihnindeydi ve bunlar fikirlerini çeşitli vasıtalarla kabul et- tirmek istiyorlardı. Genel İdare Ku- rulunun yaptığı toplantılardan sızan haberler seçimlere muhalefetin işti" rak etmemesi halinde ne olacağının müzakere edildiğini bıldırıyordu De- mokrat Partinin yalnı kalmasının türlü mahzurları vardı Bütün pres- tij meseleleri bir yana rakipsiz vasi- yette olacak teşkilât — hizipleşecek, mücadele partililerin arasında geçe- cek, zaten mevcut çatlaklar büsbü- tün genişliyecekti. Genel İdare Ku- rulu azalarının bu meseleleri uzun u- zun tarttıkları anlaşılıyordu Bahis mevzuu çevrelerin "dost muhalefet partisi" tavsiyesi çıkar yol değildi. Eski partilere ilişmek mem- lekette son derece vahim hadiseler yaratabilirdi. Bir memlekette 3,5 mil- on seçmenin reyini alan ve üstelik seçimlerden bu yana en aşağı bir misli kuvvetlenen bir partinin kapa- tılacagını hususi görüşmelerde veya meydan mitinglerinde söylemek kof bir kabadayılıktan başka şey değil- di. Böyle bir harekete gırışmek ise sadece delilik olur, intihar mânasın- dan başka mâna taşımazdı. Zaten bu- nu Ciddi şekilde düşünen aklı başında Demokrat Partili de yoktu.

Bu sayıdan diğer sayfalar: