23 Nisan 1955 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 4

YURTTA OLUP BİTENLER Cumhurbaşkanlığı Ameliyat Geçen Pazar gunu, Gülhane hasta- susi bir odasında Cumhurbaşkanı Celâl Bayar, saat e gözlerini açtı ve etrafında bulunanlara tebessüm etti. Sayın Cumhurbaşkanı Celal yar muzdarip bulunduğu meliyatını muvaffakiyetle ve İngiliz mütehassıs Prof. Dr. Millin gazetecilere ameliyattan sonra neti- ceyi “"fevkalâde" kelimesiyle bildir- mişti abah saat 10 da Gülhane hasta- hanesinin ameliyat salonunda, Dr. Millin, yanında getırdıgı anestezı mü- tehassısı muavin Dr. Magill ve hem- i olduğu halde hazırlıklara ameliyat salonunda Büyük Millet Meclisi Başkanı Refik Koraltan, Başbakan Adnan Mende- res ameliyat salonunun yanındaki cısı Dr. agill Cumhurbaşkanına kolundan anestezi yaptı, daha sonra az miktarda oksijen ile protoksiti kombine ederek nefes yoluyla tatbik etti, bayılma beş dakika içinde oldu. ra, yarım saat kadar Cumhurbaşk: ledıldıkten kısa bir müddet sonra göz- ve tekrar uykuya daldı. ameliyat tam lerini. açtı Verilen izahata göre, Gülhane hastahanesi Muvaffak bir ameliyat New York'ta indirilen heykel Hındıstanın Masu'su (mıtoloıık), Musa Peygamber . 14. sır), Spartalı Lıkurg (MO 00), Zerdüşt (M.Ö. 660), Atinalı So- lon (M 0 600), Konfuçıus (M.Ö. 500), Roma İmparatoru İustinian (483- 56 ), Muhammed Peygamber (570-682), İngiliz kralı Büyük Al- fred (849- 901), Fransız Kıralı 9. Louıs (1214- 70)... asrın ikinci yılında New York İstinaf Mahkemesi bi- nasını yaptıranlar ona mânalı bir ziynet vermek için yapının çatı korkuluguna tarihin ayrı ayrı de- dünyanın başka başka yerlerınde insanlara kanun ve ni- zam getirmiş olan bu şahsiyetleri- nin heykellerini dizerler. Amerikan Birliği tam laik bır devlettır Amerıka ı her şeyden yin üstünde hurrıyete ınanmış ve hurrıyet idealine bağ- lanmış bir insandır. Hiıristiyanlı- ğın her çeşidi, Musevılıgın bir kaç türlüsü, he . din, he at İ- severek bağlandığı dinine, itikadı- na pek sadıktır. En gayretlı hıris- arasından inlerce Amerikan misyo- neri dunyanın dört bucağına yayıl- mıştır. New York nüfusu on milyonu aşan bir şehirdir. Dünyanın en kozmopolit merkezlerinden bırıdır. an gözle eassıp bir hristi- yan çıkıp müslümanların Peygam berine, ne koyu cumhuriyetçi bır Amerıkan nasyonalisti çıkıp İngi- liz ve Fransız Krallarına, ne bir Yahudi çıkıp Musa heykeline iti- raz ediyor. heykellerı seçıp oraya ko- yanların her türlü ırk, millet, dm ve mezhep mulahazalarının ustun- de insanca düşünen ınsanlar oldu- ğunu kabul tmemek - rES K :© da kendisinin değil "Kayserin hak- kıdır" ve ona bırakılmıştır. Evet, geçen yarım asır zarfın- da New York İstinaf Mahkemesi- nin heykellerıne kimse bakmıyor 20 nci asrın bırıncı yarısı sonlarına doğru dün; kıyametler yor, ınsanlar ve milletler bırbırıne iriyor; ikinci yarısı başında da dünyanın en münasip yeri olarak Avni BAŞMAN New York seçılıyor Ultra-modern r bina içine her milletten, her ırktan her dıld her mezhepten "bırleş iş” elli devletin delegeleri yerleşiyor. Yani elli yıl evvel New York İstinaf Mahkemesi binasını o heykellerle süsleyen kimselerin kafalarına hâkim olan birleşmiş insanlık ideali New Yorkta elli millet delegelerini içinde toplıyan mehabetli bir bina şeklinde doğup yükseliyor. Ve işte ondan sonra heykelle- rin huzuru ve ahen çerek bunların arasından Hazreti İ kaldırtıp yere indirtiyorlar. Heykel şimdi bir depoda yatmaktadır. Bu heykel çirkin mi idi? Hayır, sadece Peygamberi tem- sıl edıyordu İşte sırf bundan do- 1 yirminci asrın ikinci yarısının beşıncı yılında bir kısım müslü- anlar buna tahammül edememiş- Neden" Niçin? Bunu İlahiyat Fakültemiz, lü- zum görürse, araştıra dursun. Ben şu kadarını düşünebiliyorum: re- sim, heykel yapmayı Musanın ge- tırdıg On Emirden biri yasak et- miştir. Bu On Emir aynen Hiristi- yanlığın da esaslarındandır Musayı elinde On Emir lavhası ve bütün kuvvet ve celâdeti ile tem- sıl eden muazzam heykeli Hırıstı- emin en büyük sanat dâhis Mıchelangelo yapmıştır. rp dünyası asırlarca müca- dele neticesinde kafa ve fikır hur- riyetine erdikten u gün mertebesine çıktı; Islam âlemi a- sırlar boyunca kafasını ve fikrini daralta daralta bu günkü hale gel- di. Üç büyükelçi bu gayretlerı ile o âleme ne kazandırı azreti Mulıammedın heyke- linden boş kalan yere elimden gelse, Hammurabi'nin tasvırını ko- yardım. Zaten Hammurabi o mah- keme binasının yapıldığı sene için- de tanınmağa başlamayıp da on tanınmış olsaydı, muh kkak kı ötekiler arasında 0- nun he i de bulunacaktı Ve, gene mulıakk imse alkıp da itiraz etmıyecek ve Hammura- biyi yere indiremiyecekti; çünkü ne olursa olsun, asırlarca topraklar yüzüne çıkarmakla iftihar eden kafaları hak olduğu devirde yaşıyor! AKİS, 23 NİSAN 1955