DÜNYADA OLUP BİTENLER lerdı. İşgal kuvvetlerine ait binala- a Rus bayraklariyle beraber A- vusturya bayrakları çekılmıştı Hava meydanında — İngiliz, Amı Fransız yüksek komıserlerıyle bera- ber Rus yüksek komiseri ve kızıl su- baylar da bulunuyordu. Meydana bü- k bir kalabalık toplanmıştı. Bu kalabalık Raab'ı heyecanla alkışladı Başbakan bır mesaj yayınla ıştı. Bu *Yur ? mesa_ıınd havadıslerle geldık hurrıyetımıze kavu acagız Avusturyalıları en ziyade alakadar eden husus işgal kuvvetle- rinin en kısa zamanda çekilmeleriy- di. Zira 1938 den beri mütemadiyen yabancı ışgalı altında yaşamaktan giına gelmişti cak batılılar Rusların samimi- ye ıne inanamıyorlar ve Raab'a ya- pılan tekliflerde bir oyun bulunduğu- nu hissediyorlardı. yesı, tasdikine mani olamadığı Pa- ris ve Londra İ batılılarla müzakereye vusturya andlaşması bahanesiyle — girişirleri konferansı bir propaganda vasıtası sul, Ruslara yabanca da Londrada, aynı şekilde hareket etmekten çekin- memişler, büyük itler vererek başladıkları ko feral ları az Zal da “"dejenere" edıvermışlerdı Rusyanın şimdiye kadar bir yerden gönül rızasiyle çıktığı görülmemişti. Mamafih batılılar müzakereye giriş- meden edemezlerdi. Molotof kurnaz davranmıştı. Avusturyanın da iştirakiyle beşli muzakereler yakında ' başlıyacaktır. ovanın hakiki niyetle- Tİ de daha iyi belli olacaktır. Amerika Stevenson konuştu O akşam Amerikanın bütün radyo istasyonları bir tek adamın nut- kundan bahsediyorlar ve o nutkun ya metnini veriyorlar, ya da parçalar okuyorlardı. Konuşan Demokrat İl Zaten dir. İsmi ve şahsiyeti etrafında da giiriiltülü reklâmların yapılmasından hoşla Ama, kabuğuna çekilmiş bir polıtıkacı olmadıgım da gerektıgı n ak sureti X gostermıştır Geçen haftanın başın- akşam ele aldığı mevzuu For- moza meselesıydı. Stevenson Aralık ayından beri konuşmamıştı. Formoza meselesi, Amerika için hayati bir mesele halini almıştı. Bir tek çare vardı: Bunu bir "Amerikan olduğu gibi soylemekten çekinmedi: 16 eğer Amerika Matsu ve Ouemoy daları ıçın harbe girecek veya sılahlı kuvvetlerini kullanacak olursa müt- tefikleri kendısını yalnız bırakacak- rdı. moza müdafaa edil- memeli mıydı" Edilmeliydi. Ancak Formozada durumun muhafaza edi- leceğini sadece Amerika değil, Bir- leşmış Milletler Teşkılatı garanti et- meliydi. Stevenson en iyi yolun Rus- yanın fikrini açıklamaya mecbur e- dilmesi olduğu kanaatindeydi. Uzak Doğuda bir meselenin bulunduğunu kimse inkâr etmiyordu. İki tane Çi- nm mevcudıyetı elbette ki normal sa- azdı. mesele barış yoluyla halledılmelıydı. Birleşmiş Milletler, Kore için yaptığı gibi Formo: yı garanti etseler bu tehlike ortadan kalkardı. Birleşmiş Milletlerin Genel Kurulu bu mevzuu görüşmek üzere toplantıya davet edilebilir ve Ameri- ka ile müttefikleri bir karar sureti Adlai Stevenson Aklıselim konuştu sunabılırlerdı. Karar sureti şu olabi- lirdi: a boğazında hiç kimse kuvvet kullanmasın Bu esas temin o- lunduktan sonra müzakere yoluyla ve "orada yaşayan halkın arzusu, mılletlerarası kaıdeler ve dünya gü- enliği" göz tulmak sure- yle bır hâl çaresine varılmaya çalı- şılabilirdi. Aksi halde Formozada be- lirecek bir kıvılcım, bütün cihanı bir anda ateşe atabilirdi. nson, Amerika Birleşik Dev- letlerinin Matsu ve Ouemo, 'ları tek başına müdafaa etmesıne taraftar değildi. İ meti bu gibi meselelerde müttefikle- rım kaale almalıydı Hem böyle bir işi yapmak için hukuki sebepler de mevcut değildi. Evet, Amerika For- zayı garanti etmış i ama, 0 küçük adaları değil.. Küçük adaları rikanın müdafaası için elzem bulun duğu nasıl iddia edilebilirdi? Birleşmiş Milletlerdeki durum Bırleşmış Milletlerin Güvenlik Kon- u meseleyi ele almamış de- gıldı. Kı ıl Çin ile Milliyetçiler ara- sında muharebe başladığında Güven- lik Konseyi bir ateş kes'in temini i- çin gayret sarfetmiş, müzakerede bu- lunmuştu. Fakat sekiz haftadır bir e Amerik; k Konseyini ye- niden harekete geçırme teşebbüsünde bulunmamışları Birleşmiş Mılletler Genel Kurulu veto ıle bağlı olmadığı ıçın Formoza- leyhinde bulunacaklardı. Nitekim ba- delegasyon şefl: Stevensonun teklifini pek hararetli karşılamamış- . Bi siyaset adamı yapıla- cak olanın kümetini zorla ayakta tutmak değil, Pekin hü- kümetini resmen tanımak ve ondan sonra onu Rusyadan ayırma, lışmak olduğu kanaatındeydi kim Fransa başbakanı Edgar Fa da bu yolda bir fikir İleri sürüyordu. Fransanın teşebbüsü Faure'a göre Uzak Doğuda bu vakıa Ko- münist Çindi. Pekin hükümeti, haki- ki Çini temsil ediyor, Çan-Kay-Şek ise sadece Amerikanın Yedıncı filo- sunun topları sayesınde ayakta du- ruyordu. Komüni i a bir çok me selelerın barış yoluyla hallı kabil o- labilirdi. Bu teklifi yaparken Fransa Baş- bakanının, kbel bir Dörtlü Konferansta R Hindiçinide nın tavizler vermesini bekled iğine şüphe bir durum almış değillerdi. Amerika nasıl bir tavır takınacağı hususunda müteredditti. ni çin tahmin edilen Komünist tecavüzü tahakkuk etmemişti. Barış yoluyla hal, hâlâ kabildi. Çin Liderlere ihtar Kao Kan ve Jao Shu-Shih! Bun- l Çin tarafından "Amerikalı emperyalistlerin ajanı" olarak ilân AKİS, 23 NİSAN 1956