İKTİSADİ VE MALİ SAHADA Alman ticaret heyeti Hem ticaret, hem ziyafet tasının kıymetinin muhafazası — husu- sunda esaslı noktaların ele alınması bu meselenin halli zımnında atılmış isabetli bir adımdır. Dış temaslar Alman heyeti Ankara'da aşbakan Adnan Menderes'in Alman- B ya seyahatinin yankıları dinmeden dokuz kışıden mürekkep Alman Tica- ret Heyeti Almanya Ticaret Bakanlığı Genel sekreterının riyasetinde memle- ketimize gelmiş bulunuyor. Şu sırada Ankara'da Dışişleri, Ekonomı ve Tic ret, Maliye Bakanlığının temsilcileri 1le Alman Ticaret Heyeti arasında müza- kereler cereyan etmektedir. Alman Ti- caret Heyeti Başkanının memleketimize gelir gelmez verdiği bir beyanata göre ruşmelerınde Türkiye'ye AlL- 1 krediyi temas edil- ların tasfıvesıne ait meselelerle Türki- Almanyaya ihraç edeceği hubu- bata, iki memleket arasındaki ticaretle 1lgılı münasebetlerin inkişafiyle vazifeli komisyonun teşekkülü, deniz nakliyatı- hut yeniden imzalanması ele alınacak- u meselelerin müsbet bir şekilde hallolunması için gereken şartların ba- zdan — daha şimdiden tahakkuk etmiş bulunmaktadır. Malüm olduğu üzere Almanlar es- ki ticaret muahedesinin uzatılması ya- hut yeni bir ticaret muahedesinin im- 18 zalanması için Almanyaya olan birik- miş borçlarımızın tasfiyesini 1st1yor1ar— dı. Haziran ayı iyon Doyçe Mark yahut 45 milyon dolar tu- tarında olan b Z nı a aşağıya düşmüştü. Bu beyanatla bu satırların yazıldığı zaman arasında hayli gü geçtiğine ve yürürlükteki ticaret anlaş— Ması yeni yıla kadar merıyette oldu- göre 1çınde b lunduğumuz ihra- cat mevsimi dolayısiyle Alm anyaya bi- rikmiş borçlarımız kendılıgınden tasfi- ye edilmiş duruma gelecektir. Demek nkara müzakerelerinden müsbet ola- rak başarılacak işler arasında yeni bir ticaret muahedesi bekliyebiliriz. Sermaye yatırımlarına gelince tı Almanya kapitalist bir memlekettır Bugün de iki cıhan harplerinin mağlü- biyetine rağmen sermaye ihraç edebile- cek veya dışarıya sermaye yatırımları yapabilecek durumdadır. Genel seçim- lerden önce çıkarılan yabancı serma- yeyı teşvik kanununun Alman sermaye- sini de cezbedeceği muhakkaktır Zaten sık sık memleketimize gelen Alman he- yetleri Türkiyede sermaye yatırımı üze- rinde tetkikler varmaktadırlar. dan bazıları Turkıyede Kimya sa nin kurulması için müracaatta bile bu- lunmuşlardır. Ankara görüşmelerinde ele alına- cak diğer meseleler ise protokoler bir mahiyet taşımaktadır. Her halde her iki memleket a ticari münasebetlerini geliştirecek bır karma komisyonun terekkün ve teşekkülünde fazla ihtilâflara düşmiyeceklerdir. Bu seneki hububat darlığı dolayısiyle Al- manyaya hububat ihraç edemiyeceğimiz muhakkaktır. Fakat unutmamak lazım- gelir ki zirai faaliyetlerin semereleri in- san iradesinden daha çok tabii şartlara peyklerınde de mahsul bu sene az ol- muştur. Halbuki tarla zıraatı mahsul— lerinin nında tütün fındık gibi mahsullerımız oldukç muştur. Almanya'nın NATO camiasına iltihakı onun da pek yakında "Off " hore siparişlerden istifade etmesini erine mühim tisadi kudret ister istemez Türk kro- muna talip olacaktır. Denızaşın tedarıkler mânasına ge- len "Off Shore Procurements" ten İtal- yanın hıssesıne düşen miktar 300 Mil- yon dolar civarındadır. Almanya ise en- düstri bakmamdan Kahyayla mukayese edilemiyecek kadar gelişmiş bir mem- lekettir. Harbın ilk yıllarında Alman Harbin sonu Almanya için kötü olmuş, anya bir ara ziraat memleketi ha- line getirilmek istenmiş, fakat az Za- man sonra böyle bir yola gitmenin ha- ta olacağı anlaşıldığından — sökülmüş olan Alman fabrikalarının — yerlerine yenilerinin kurulmasına müs, edil- miştir. Alman halkının çalışkanhgı AL- man — müteşebbislerinin işbirliği pek kısa bir zamanda an mucızesını rine harp silahı hazırlanmasına müsaa- de edildiğine göre madenlerimiz herhal- de kendilerine a geniş sürüm 1 Birbirini tamamlayan bünyeler F ki memleket arasındaki iktisadi bün- yenin birbirini tamamladığını ileri sürenler ve bu keyfiyetin ıkı memleket arasındaki iktisadi ve ticar asebet- lerin daha da gelıştırecegım iddia bazılarının — belirttikleri gibi beylik çeşmeden su içmemektedir. Al- manya senelerdir istihlâk ettiği Türk tütününü elbette bundan böyle de is- tihlâk edecektir. Elbette kuru üzümle- rimiz, fındıklarımız, halılarımız Alman- yaya bundan böyle harp senelerinden evvel olduğu gibi yeniden alan edecek- tir. Münasebetlerimizin gelişmesine en- gel teşkil edebilecek hususlar şüphe k ki — vardır; mallarımızın kaliteleri düşük, fiyatları aynı ürünleri yetiştiren diğer memleketlerinkine nazaran yük- sektir. Fakat iki ekonominin bırbırını tamamlaması, pratikte büyük bir değer taşır ve âdeta iki memleket iktisadiya- çıkar, - Alman t gı yukarı bu esaslar tahtanda cereyan ediyordu. Mılletlerarası tıcarı münase betlerde en ideal o üphe yok kı serbest dövizle satıp serbest dövizle sa- AKİS, 27 KASIM 1954