DÜNYADA OLUP BİTENLER Uzak Doğu Manila konferansından beklenenler ylülün 6 sında 8 devletin temsil- Fti rakıM tolkidir Y SARRo Doi Konferans, guio'da yapılması kararlaşmıştı Fa- kat, Filipinler Cumhurbaşkanı Ramon Magsaysay, Batılı misafirlerin bu — tay- fun mevsiminde aguio havasından rahatsız olabileceklerini düşündüğü i- çin, konferansın Manila'da toplanması- nı istedi. Ev sahibinin bu isteği, ta- biatiyle, kabul edildi. Delegasyonların öncü heyetleri erkenden Manila'ya giderek — konferans hazırlıklarına baş- ladılar. nferansa üç Asya Devleti, Fili- pınler Tailand (Siyam) ve Pakistan; üç batı devleti, Birleşik Amerika, İn- giltere ve Fransa; iki de Asyalı batı devleti, Avustralya ve Yeni Zelanda katılacaktır. Kolombo devletlerinden katıl- aması, şüp- büyük bir eksıklık teşkil ede- cek, ve kurulacak teşkilatın mahdut tesirli kalmasına sebep olacaktır. Hın— imkansızdır. Kolombo devletleri, kayıtsız — kal- dıkları için değil, aleyhtar oldukları i- çın konferansa katılmak istememişler- assa Hindistan böyle bir kon- bu nferans sonunda ku- rulacak bir Güney Doğu Asya Teşki- latına aleyhtarlığını, böyle bir teşkila- tı Asya barışı için tehlikeli gördüğünü kesin bir dille açıklamıştır Başlangıçta Amerika'nın duşuncesı y Doğu Asyada NATO'nun bir benzerını kurmaktı Nitekim SEATO adı da NATO'ya bir naziredir. Fakat İngiltere buna muhalifti. Üyelerinden çoğunun batılıların teşkil edeceği bir konferansa katılmaları askeri teşkılat Asyalılarca benimsene- mi e kendinden beklenen fay- dayı sağlıyamıyacaktı ğer bugun olduysa, bu, bütün ü- yelerinin bu teşkilata kendi istekleri ile ve kendi bölgelerinin savunulması ba- kımından zaruri gördükleri için katıl- mış olmalarındandır. Asyada ise durum değişiktir. Demir perde dışındaki Asyalılar, kendileri i- çın asıl tehlıkenın Sovyet Rusya'dan Çin'den mi yoksa batı emperyalızmınden mi geldiğini kesti- rememişlerdir. Hatta, batılılara karşı duyulan çekingenliğin daha büyük ol- duğu söylenebilir. Öyle olunca, çoğu üyelerini batılı devletlerin teşkil ede- Asyalıların ndan batı yanılıyor bile olsalar, ancak anlayışla AKİS, 4 EYLÜL 1954 karşılanabilir. sasen, Asyada komünist tehdidi askeri bir tehdit değildir. Emellerini harp yoluyla gerçekleştirmeye kalkış- manın çıkar yol olmadığını, Çinliler, Kore tecrübesinden sonra anlamışlar- dır. Harp külfetine katlanmaya; har- bin, hele kendilerini eninde sonunda Amerikan kuvvetleriyle karşı karşıya getirecek bir harbin risklerini göze al- maya ihtiyaçları da yoktur. Eğer kom- şu Asya devletleri üzerinde bazı emel- lerı varsa, bu memleketlerin iç duru- zahmetsiz — yollardan gerçekleştırme edir ar imkanlarını vermekt Onun için batılıların Güney Doğu syada Komünist Çine karşı sırf as- keri tedbirler almaları, belki de boşa bir emek olacak, üstelik sya memleketlerinde hissiyatı büs- bütün kendileri aleyhine çevirmek su- retiyle komünistlerin belki lehine ne- Filipin Başkanı Mag Say Say Çiçekler, ticeler bile doğuracaktır As çiçekler... yada komünist emellerıne karşı, bu emellerin — gerçekleştirilmesi — içi kullanılması muhtemel vasıtalara — uy- gun tedbirler alınmalıydı Birleşik Amerika, bu zarureti, İn- giltere ıle uzun çekış elerden sonra kabul etmiş görünüyo Şimdi öyle anlaşılıyor ki Amerika, Komünist Çinden gelebilecek askeri tecavüzlere — karşı g; i dbirl kendi başına kurulması tasarlanan Gü ya Paktı Teşkilatının da bu tedbir- lere açıktan açığa iştirakinde ısrar et- miyecektir. Amerika, her ne pahasına olursa olsun Komünist Çine bırakma- mak azminde göründüğü — Formoza- nın savunması için tedbirler almaktan vaz geçemezdi. Onun için kurulacak teşkilata Formoza'nın da dahil edil- mesi, bu teşkilata, otomatik olarak, as- keri bir hüviyet verecekti. Amerika- nın Formoza'daki Milliyetçi Çin dev- letini de teşkilata alma isteğini göster- memesi, bu teşkilata lüzumundan faz- la askeri bir hüviyet verilmemesini kabul ettiğine açık bir delildir. durumda SEATO'nun daha çok iktisadi ve kültürel bir teşkilat olaca- ğı, ve askeri bir paktın ancak çerçeve- sini kurmakla yetineceği beklenmekte- dir. Anlaşıldığına — göre, üyelerden bi- rine bir tecavüz vuku bulduğu — tak- dirde diğer üyelerin bunu kendilerine karşı girişilmiş bir tecavüz sayıp oto- matik olarak harekete — geçmelerini gerektırecek düşünülme- mekte Ancak, bu gibi — hallerde muşterek bir savunma — tedbiri alın- masını kolaylaştıracak bazı hükümle- rin pakta konulması tasarlanmaktadır. silahlarla bütün gayretini, münizm tehlikesine karşı uyanmasını ve batılılara manen yaklaşmasını sağ- lama hedefi uzerınde teksif edecektir. Bunun için Asyalılar, güven telkin edebilmek, batılıların Asyada bir em- peryalıst gütmediklerine — As- yalıları bilmek ve Asyalılara batılıların nimsetebilmek gerekmekte Eğer Manila konferansı bu yolda tini verecek bir teşki vaffak olursa, vetlendirme yolunda atılmış gerçekten faydalı bir adım sayılabilir. Peiping'de pazarlık ajestenin Muhalefet Lideri başkan- M lığındaki bir İşçi Partisi heyetının Sovyet Rusya'ya ve Komünist ine yaptığı Ziyaret, majestenin hü- kümetinin arzusu hilafına mı tertiplen- miştir? İşçi Partisi heyeti Moskova da bu- lunduğu sırada, a'nın, bir ingiliz Parlamento heyetine Moskova'dan va- ki daveti kabul etmesi, hiç de böyle bir kanaate yer bırakmamaktadır. Hatta rivayete bakılırsa, eski bakan Attlee'nin başkanlığında ve müfrit Sosyalist Bevan'ın da iştiraki- le yapılan bu ziyaret, Ingılız Dışişleri reyan etmiş olan neticesidir. Bu görüşmeler sonunda İngiltere ile Çin Halk Cumhuriyeti, aralarında daha dostane ve daha yakın müna- sebetler kurmak hususundaki arzula- rını, şüpheye yer bırakmıyacak bir şekilde açığa vurmuşlardı. Bu yolda müsbet bir adım atmak, ciddi temas- lar tesis etmek gerekiyordu. Bu te- görüşmelerin — bir 13