DÜNYADA OLUP BİTENLER ra Guatemala şehirlerinde duvarları bü yük bir afiş susluyordu Bu afişte şöyle bir Lâtin iri yarı Sam Amca. ya bir çelm kıyor Yine haylaz ço- cuk gibi tasvir olunan diğer Lâtin A- merık lı me 1 k tler de müşkül du- oskoca adamın etra- fında guluşup dıllerını çıkarıyor nara- lar atıyorlar Maalesef, bu karikatüre — fazla mü- balâğalı demek mümkün değil. Sam Amca, — Amerikada sayılan bir şahsi- yettir. Kuvveti yerinde, eserleri mey- dandadır. Dehşetlı bir satın alma kabi liyeti vardır. Fakat bu, onun aynı za- manda sevildiğini de gostermez Lâtin Amerikalıda Birleşik Amerikaya karşı bir aleyhtarlık, hattâ bir nefret vardır MEMLEKET |— NüÜFus — KOMÜNİST ADEDİ Arjantin 18.056.000 40.000 Bolivya 3.089.000 2.000 Brezilya 55.772.000 60.000 Dominika 2.236.000 — Ekvator 3.350.000 5.000 Guatemala 2.890.000 1.000 Haiti 3.200.000 -- Honduras 1.513.000 Kolumbiya 12.033.000 5.000 Kosta Rika 850.000 5.000 i Küba 5.807.000 30.000 Meksika 28.053.000 5.000 Nikaragua 1.088.000 — Panama 864.000 1.000 Paraguay 1.464.000 2.000 Peru 9.035.000 10.000 Salvador 2.054.000 1.000 Uruguay 2.353.000 15.000 Venezuela 5.440.000 20.000 ki, bunu komünist teşekküller istismar etmekten geri kalmıyorlar. Sam Amcanın son çaresi: uatemala'daki durum hakkında A- merikah idareciler, bir yandan ted- bir almağa çalışırken, bir yandan da artan endişelerini açıklamaktan geri kalmıyorlar. Ne yapmalı? Panama kanalına bu kadar yakın bir yerde kurulan bu ko- münist üssünü nasıl temizlemeli, hü- kumetı iş başından — nasıl uzaklaştır- alı Elde bir Karakas kararı var. Bu ka- rardan hareketle Rio anlaşmasının tatbikine, yani bir müdahaleye kadar gitmek belkı mümkün. Nitekim son 16 gelen haberlerden anlaşıldığına göre, Bırleşık Amerikanın teşebbüsiyle, temmuz ında Montevideo'da bir toplantı yapılarak Guatemala'nın du- mu ve arzettiği tehlike incelenecek. Fakat bu konferansa iştirak edecek o0- lan Amerika devletlerı arasında tam bir görüş birliği yok. m Guate- mala hâdiselerine muvazi olarak Mek- sıkad urasd ve Kolombia'da baş Guatemala'ya müza- hır oldugu anlaşılan nümayişler de di- ger bır çok Lâtin Amerika memleket- ler Rio anlaşması gereğince, Gua- temala nın işlerine müdahaleye kadar ileri gidip gitmemekte mütereddit bı- rakacak mahiyette görülüyor. erikanın, kıta komşulariyle mü- nasebetlerini belkı büsbütün başka yoldan ıslah etmesi ve komünizmle mücadelede yine busbutun başka yol tutması lâzım gelece Bu yolu bizzat Amerıkahlar da bi- liyor ve hattâ bazı gazetelerinde açık- lamağa cesaret ediyorlar: Lâtin Ame- rika ile ticari münasebetlerini, — o memleketlere çınde devlet manzarası ve hırslı kumpanyalar usulüne son Vermek A.B.D. Güneyin reaksiyonu enci haklarının teslim ve iadesi yo- lunda A.B.D.de alınan karar önünde ananeperest cenuptan birçok itirazlar yükseldi. Bir kısım eyaletler, yüksek mahkemenin bu kararı dışında kala- bilmek için bütün resmi mekteplerı hususi mektep haline tinde olduklarını da Georgia eyaleti valisi bir nutuk söyledi: "Bu kararı tatbik etmıyecegız Bu- nu bize kabul ettirmek için birkaç tümen asker kâfi gelmiyecektir" linden sozler sarfetti. Diğer bi lette ümum 'Zzencileri şımale sürmek tedbirleri üzerinde yor. Hattâ o mahut Ku- lasının, zencilere dehşet salan "cina- yet cemiyeti" nin tekrar dirilmesinden de bahsediliyor. Yüksek mahkeme kararının yer yer mahalli mukavemetlerle karşılaşacağı ve mutlaka tatbiki gereken bu kararın kitabına uydurulmağa çalışılacağı — bir müddet için de olsa — bekleneni- lir. Nitekim bundan evvel zencılere oy hakkı tanındığı zaman da bazı eyalet- lerde buna benzer tedbirlere başvurul— muştu. eselâ "büyük baba hükmü" bunun en karakteristik bir misalidir. Buna göre, eyaletlerden bir kısmı, zencilere oy hakkı tanıyan kanunu tat- bik etmekle b aber, kendi mahallı mevzuatlarına "oy kullanacak kim: nin büyük babasının sılah taşımış ol— ması lâzımdır" hükmünü vazederek hepsi esir torunu olan siyahileri oto- matik olarak sandık başından uzaklaş- tırmışlardı. çok şiddetli Gamsız Teyzenin Maceraları Lâkin bütün bunlar, düzensiz ve muvakkat kalmağa mahküm sızlanma- lardan başka bir şey olmamıştır. — Bu- gün de, yüksek mahkemenin kararı karşısında aranan kaçamak yolları da hakiki, âdil ve insani prensip karşı- sında uzun zaman kullanılamayacaktır. AKİS, 26 HAZİRAN 1954