DÜNYADA OLUP BİTENLER 1 kişiye pakt dışında kalıyordu. İtalya, paktın akıdı sıfatiyle Balkan İttifakına karşı vetosunu kullanabileceğini ihsas etti. Italya Balkan İttifakını tasvip et- mesi için, Trieste meselesinin hallini şart koşuyordu. tlantik Paktı âkidi olan Türkiye ve A Yunanistanın, pakt harici diğer bir memleketle (Yugos avya ile) ittifak akdedebilmeleri — için Atlantik Paktı Konseyinde danışmaya ihtiyaçları yok. ve mecburıyetlerı var mıdır? Ahmet k Şükrü Esmer'e göre evet; Papagos'a göre hayır Paj pagos New-York Times'e Verdı— ği mülakatta ezcümle şöyle diyor: "I- talyanın bu pakta karşı Vetosunu kul- lanabılecegını ihsas ederken istinat ey- lediği esaslar be yhudedır. Türkiye vı Yuna istanın, Yugoslavya ile bir as- keri ittifak — akde tmek 1ç1n Atlantık Konseyinde danışmaya ihtiyaçları yok. tur. Amerika, İspanya ile ittifak ak- dederken danıştı mı? Türkiye Atlantik Paktı üyesi değilken, Amerikanın Tür kiye ile de ittifakı vardı. Bugün de Amerika Pakistanla anlaşma akdedi- yor. Bütün bunlar 1çın Atlantik Kon- şeyine danışmış mıdır? Hakikt mesele A slı aranacak olursa bu — danışma amiasından T kıyeye kadar aralıksız bir müdafaa hattı teş- kil edilmiş olacaktır ki, bunda bütün Atlantik üyelerinin menfaati vardır. Italyanın bir veto meselesını ortaya alması Trieste işini kurtarm için- dir. Nitekim İtalya, öte yanda Avrupa savunma camiasını tasdik işini de yi- 14 3 babayiğit ne Trieste meselesinin halline makla meylediyor Trieste'nin Italya için ne kadar mü him bir mesele oldugu malüm. Fakat, nihayet bir ortağın — hususi menfaati, bütün rtaklığın e bir ittifak sistemi- nin menfaatlerini baltal amalı, yapı- cı eserlerin tahakkukuna mâni olma- malıdır. bağla- ksi takdirde... İkinci dünya harbi başlangıcında İtalyanın müttefikler sa- ksa Mihverle birlikte mi harbe girmesi ihtimali konuşulurken bir müttefik kumandanının söyledik- lerini hatırlamamak elden gelmıyor "İtalya Mihver safında harbe girme lidir. Zıra o takdırde iki tümenle ltal— İtalyayı muhafaza 1ç1n yirmi tümene (ihtiyaç hâsıl olur.. Uzakdoğu Cenevre Konferansı Sükündan doğan muvaffakiyet: Hındıçını meselesinin halli için ust üste yığılan Van dong olotof, dault planlarının gizli celselerde — ne hale geldiği, ne gibi bir netıceye varıl- dıgı belli değil. Bu işi g en dokuz mleket murahhasının her bırı başka hava İiyı Buna bir misal vermek Or. celselerden bıı sonunda reaksıyonları şu suretle çalıyı için, gizli kayd dilen sıralamak m Fransızlar Terakkı kaydedildiği ve bir neticeye doğru ilerlendiği kanaa- tindeler. İngilizler: Hiçbir noktada hakiki bir anlaşma ümidi belirmemekle beraber durum pek de kötü değildir. Amerikalılar. Bu toplantı da, di- ğerleri gibi, bir işe yaramadı. Sovyet Radyosu: Hindiçinideki du- rumun tetkiki bahsinde mühim terak- kiler kaydedildi. Sovyet radyosu "Hindicini bahsin- de" demıyor "Hinçinideki durumun tetkiki bahsinde" diyor. Hakikatte, bazı müşahitlere ümit telkin eden şey, müzakerelerin kesil- meyip elan devam etmesi keyfiyetin- den başka bir şey değildir. Hindicini müzakerelerinde şimdiye kadar kay- dolunan terakki buna terakki demek caizse, sadece usul meselesin dedir. O- nu da şu suretle hülâsa etmek müm- kün Bıdayette komünistler, muzakere— ere Laos Kamboç kom m kavemet hukumetlerının de katılması— m /istediler Buna mukabıl batılılar, Laos e Kamboç mesele lerının ayrı olarak tet- kik edılmesını ileri sürdüler. Bu iki nokta uzerınde şimdilik çatışma yoktur ve kav, lmadıgı için anlaşma oldugu 1nt1ba1 uya Iyi Fa- kat askeri meseleler ele alınıp Laos ve Kamboçun tahliyesi bahis mevzuu olunca bu meselelerin tekrar masanın üzerinde — belireceklerinde şüphe var mıdır? Bir süküt bir muvaffakiyet sayılı- General Nam-İl Cephede bir diplomat AKİS. 5 HAZİRAN 1954