1 Temmuz 1937 Tarihli Yarım Ay Dergisi Sayfa 10

1 Temmuz 1937 tarihli Yarım Ay Dergisi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

tal aile disiplininden ve okul: dan mahrum kalan, çocukları için be- lediyenin orijinal; ve orijinal olduğu ka- darda geniş mikyasta faydalı bir mü- İ €ssesesi var: Çocukları Kurtarma Yur- | du. Yürd hakkında müessese tabirini kullanıyorum. Çünkü, burası okul ke- limesiyle - haddızatinde içtimai faydası yüzde yüz mevcut bir okul olmakla beraber - ifade edilemez. Hele maarif- cilerin ve halkın anladığı manada okul hiç değildir. Çatısında 13 ilâ !8 yaşla- rında 85 çocuğu barındıran yurdun ver- diği bilgi: umumi mahiyette malümat sahibi olmak seviyesindedir ve halk okulları derecesindedir. Fakat, çocuk- lara, burada : “Gel, sıraya otur, dersini ezberlel,, demek yoktur. Kurtarma Yurdunun ted- ris sistemi hakkında Direktör Bay j Kâzım Zafir Yenerdem, bakınız ne diyor: | —Çocuk arzu etmeden ders veril- | mez. Mürebbi çocuğu hazırlamağa; ve çocuğa bizzat, diğer arkadaşları arasına katılarak okumak arzusu iz- har etmek yollarını telkine'mecbur- ur, İ Çocuklar yurda alındıktan son: N ra önce ihzar ve sonra müşahede saf- halarından geçirilir. İhzar, zihni ma- hiyeti haizdir. Islah ise “pesişik,, yani ruhidir, Bizim, elimizin altına alarak ye- tiştirmek ve cemiyete faydalı bir uzuv olarak hayata çıkarmak istediğimiz çocukların, daimi bir dikkat ve ihtima- mla terbiye; ve hattâ ruhi tedaviden geçirilmeleri lâzımdır. Bu ise, zan: nedildiği kadar kolay ve her mektep mualliminin yapabileceği bir iş değil- dir. Nitekim, yurdda muallim yoktur, ürebbi vardır. Bir kelime farkıyle anlatmak istediğim bu cihet, bize ya- ani um sama amma. 7 2 a ml m, lm “Kurtarma Yurdunun, tedris sistemi hakkında ÇOCUKLARI KURTARMA —Mektepten çıkanların hariçteki, ya- ni hayattaki mnvaffakiyetlerinin dere- cesini dr ayi miyim? .ş mektep tabirinden vaz. başında bulunduğum terbiye sistemiyle, ve bildiğimiz klâsik okul stiline uymı- YURDU si. ge rıyacak muallimin ne gibi evsafı haiz müessese yeni bir bulunmasını gösterir kanaatindeyim. * Yazan : Sabih Alaçam yacak bir tarzda idare olunmaktadır. Bu hususta en ileri gidenler Amerika- lilardır. Bu tarzda ki müesseseler ora- da geniş bir içtimai in- kişaf vasıtası olmuş, muvaffakiyetli neticeler elde edi. Imiştir. Biz ise, daha ileri gitmek iste- dik ve gittik de.. Amerikalı dostlarım bile aynı şeyi söylemişlerdir. Çünkü, Amerikada da bu kabil yurdlar ile hayat arasında bir pencere açılmış değildir. Kurtarma müesseseleri, nihayet kendi duvarı içinde Okal birer ıslahhane mahiyetini geçememiştir; ancak hayır cemiyetlerinin muzaharetile mevcudi- yetlerini idame etmişlerdir.. bu tarzda verimler almışlardır. Biz ise, yurdu, .tamamen hayatın içine açılan ve ço cuklarımızı, bonservislerini overip te mezun yapıncıya kadar çalışmak, iş sahibi olmak, yetiştirildikleri sanat şır belerinde -triko tajçılık, saraçlık, ma 5 rangozluk gibi - rekabetten yılmaz kuvvetlere sahip olacak kadar; hayat mücadelesi nedir bilir bir tarzda ortaya Meselâ bakın; Gala. o atan bir müessese haline getirdik. tada Kâğıtçı sokağının Yurddan mezun olan her çocuk ha- geceleyin alimin bir oOyatta muvaffak olmuş, kendisine İş fotoğrafı, bulmuş ve çalıştıkları yerlerde iyi bir direktör m Kâzım ei Yenerdem, niz ne diy Bu so) okak esrarkeş- z lerin, kumarbazların, tesir bırakmış katilerin yatağıdır. Bir Bay Kâzım Zafir Yenerdemin iş çek çocuklar buradan (O Odasında karşı karşıya oturmuş, bun silmenin tır. ları konuşuyoruz. Bir ara masanın üte rinde duran albümlere şöyle bir göz atayım, dedim. Bu tetkik, benim için cidden enteresan oldu. Bir tanesinde

Bu sayıdan diğer sayfalar: