ması üstlenmişken, City Desk'in kı- lavuzunun ve menülerinin aktarılması Federal Almanya temsilcisi Campus- tore firması tarafından gerçekleştiril- Fark çok kolay anlaşılıyor. Page- setter'in el kitabı -bırakıldığında sü- rekli kendiliğinden kapanan- defter biçiminde bir kitap ve içinde çok az illüstrasyon var. Bazı açıklamalar bir- biriyle çelişiyor ve bu da işin keyfini kaçırabiliyor. Compustore'un çevirisi ise her bakımdan daha üstün. Mou- se göstergesinde yer alan meşhur “ZZ” için kullandıkları “horlayan kursor” ifadesi oldukça sevimli. Ama varolmayan menü ve fonksiyonlara başvurmak zorunda kalındıkça insan ister istemez sinirleniyor. Programın içinde bazı dikkatsizliklere raslamak mümkün. Diyalog kutularının birço- ğu hâlâ İngilizce mesajlar içeriyor, “henüz bir grafik kesim yapmadı- nız!” türünden bir sürü Almanca ha- ta mesajı da var. İncelenen programlar arasında en iyi kullanım kitapları İngilizce olan- lar ve bu nedenle de herkes tarafın- dan aynı kolaylıkla kullanılamıyor- lar. Bunlar, özenli açıklamaları, zen- gin resimleri ve açık yapılarıyla dik- kat çeken Propage ve Shakespare'in kitapları. Shakespeare'i Federal Al- manya'da pazarlayan HYS firması paketin içine bir de Almanca açıkla- ma koyacağını açıklamış, ama bu ki- tap henüz hazır değil. Zaten program da bu yazıda incelenmeye son daki- kada alınmış durumda, çünkü ancak yeni ve son versiyonu olan 1.1 DTP açısından gerekli talepleri karşılaya- biliyor. Pagesetter kullanıcılarına üretici firmanın bir tavsiyesi var: Eğer prog- ramı farklı yerlerde kullanmaları ge- rekiyorsa, kitabı mutlaka yanlarında bulundurmalılar. Çünkü programın başlangıcında her defasında farklı bir parola soruluyor ve bu parola bu ki- tabın farklı yerlerinde oluyor. Amerikalılar, diğer ülkelerdeki kullanıcılara göre oldukça avantajlı. Çünkü ABD'deki 60 Hertz'lik resim tekrarlama frekansı Interlace modun- daki ekran titremesini çekilebilir ha- le getiriyor. Propage ve Shakespea- re, AMIĞA'nın en yüksek çözümle- mesine ayarlı. Ekrandaki titreme ol- masa, DIP gibi kullanımlar için bu çözümleme düzeyi en uygunu. Bu tit- remeye karşı çare olarak şimdiye ka- dar üretilenler yüksek bir ek maliyet getiren özel monitör ya da özel gra- fik kartları. Bir de daha ucuz özel ek- DA Vertical Mag: City Desk'in bir iletişim penceresi. Arka fon, programın büyütme düzeyini gösteriyor. ran filtreleri var. Avrupalı kullanıcı- ları da kayırmak amacıyla Shakespe- are ve şimdi yeni 1.1 versiyonunda Propage, 640 x 256 pixellik orta gra- fik düzeyiyle de çalıştırılabiliyor. Bu düzeyde çalışırken Shakespeare'de görüntü dikey deformasyona uğru- yor. Bu modda çok ince görünen ya- zılar (fontlar) Interlace modunda ve baskı sırasında düzeliyor. Aynı du- rum, orta çözümlemede oluşturulan ve daha sonra Shakespeare'a ya da Propage'e yüklenen resimler için de geçerli. Hazırladığı dökümanın ger- çek durumunu görebilmek için, kul- lanıcının arada sırada Interlace mo- duna geçmesi zorunlu. Publisher Plus, City Desk ve Pa- gesetter'de ise böyle bir işleme gerek iAY N hat Volume 4 Y DY Front Pen ' DEP ;ıi=ıi li INV | Defavi z.for nt 8 pa | Li g Text Prelerences Colors — '—JCURRENT COLO yok. Çünkü bu programlar zaten göze daha yatkın olan orta çözümle- mede çalışıyorlar. Yalnızca City Desk, ek olarak en yüksek grafik dü- zeyine dönüştürülme olanağı sunu- yor. Program bunu yerine ekranın PAL alanını kullanabiliyor olsaydı, Avrupalı kullanıcılar için çok daha iyi olurdu. Bunun neden yapılamamış olduğu herhalde programcının bir sır- İ Yazıda incelenen beş programın çalışma pencerelerine baktığımızda, iki parlak örnek kendini öne çıkarı- yor: City Desk ve Gold Disk'in kar- deş ürünleri Pagesetter ve Propage, tam sayfayı küçültülmüş ama bir bü- tün olarak ekrana getirebiliyorlar. Bu durumdayken yalnızca büyük yazılar $ fivities . hit out the largest crowd £YERr ın boca Shakespeare'de bir çerçevenin metin tanımlamalarının yapıldığı iletişim penceresi. 33