ÜDÜLLERİ Amerika Birleşik Devletleri ve çeşitli yabancı ülkelerden gelen kabiliyetli gençler için her yıl düzenlenen Ulusla- rarası Bilim ve Mühendislik Fuarı'na katılmak büyük bir şereftir. Bu gençler ISEF'e gelinceye kadar kendi okul- larında çeşitli yarışmalar kazandılar. Ve bu sene İSEF'e katlanlardan öndört genç, kendilerine ödül kazandıra- cak projelerinde Commodore bilgisayarlarını kullarıdılar. OLuzbeşinci Uluslararaşı Bilim ve Mühendislik Fuarı Columbus, Ohi- o'da gerçekleştirildi. Fuarın yapıldı- Zı bina, mühendisliğin modern mu- cizesi ile oluşturulmuş çok boyutlu geometrisi içindeki birbirinden zeki 585 bılira ve mühendislik öğrencisi ile uyum içindeydi. Öğrenciler geçen mayısta bu fuarda bir hafta geçirdi- l er. Fuara katılan gençler 45 eyaletten ve içinde Avusiralya, İsveç ve İngil- tere'nin de bulunduğu bazı yabancı ülkelerden gelen en İyi ve zeki öğren- cilerdi. Geçen Mayış ayında gerçekleşen fuarda, eğitim projelerinde Commo- dore bilgisayarı ve diğer Commodo- re ürünlerini kullanan öğrencileri ara- dık ve onları bulduk. Commodore 64 projelerde çok iyi kullanılmıştı. VIC20'yi de fuarda görmek müm- kündü. Yaşları 15 ile 18 arasında değişen genç öğrencilerle bir gün içindeki gö- rüşmelerimizde keşfettiğimiz, kabili- yetlerinin hemen hemen sınırsız öldu- Su ve kendilerine yardım için seçtik- leri aletlerin sınırsız kabiliyetlerini yansıttıklarıydı. Öğrenciler ne konuş- tuklarını biliyorlar ve konuştukları konular biz normal ölümlü insanla- rın hayal edebileceğinin ötesinde bu- lunuyor. Hemen hemen istisnasız bü- tümn öğrenciler 64 ve VIC20 hakkın- da kendi kendilerimi eğitmişler. Kul- lanım ve başvuru kitaplarına dalarak neyin, nasıl ve niçin çalışlığını keşfet- mişler. Sonunda bilgisayarlarını ken- di istediklerini yapacak şekilde prog- ramlamışlar. Öğrencilerden çök az bir kısmı bil- gisayarlarını bir yıl veya 18 aydan fazla kullarımışlar. Buna karşın ço- Bu bilgisayarlarının tüm yetenekleri- 14 ne hakim hale gelmiş. BASIC'i tam anlamıyla öğrenip korkusuzca maki- ne diline geçmişler, VIC ve Commo- doöre 64'lerini kullanarak kendileri için akıl almaz şeyler yaptırmışlar: Bilgisayar kontrollu aerodinamik analizi, hormonların bitkilerdeki ge- otropic hareketlerinin etkileri, robot bilimi, mikroişlemci kullanarak ses analizi, bilgisayar-arabirimli sismopş- rafi, basit ve bileşik sarkaç simulas- mnu. Hafta boyunca seçtikleri sahalar- da uzmanlarca incelendiler ve yara- tıçılıkları, ilmi düşünceleri, mühen- dislik hedefleri, kabiliyetlerine göre değerlendirildiler. Bundan başka bir- birleriyle konuşma ve fikir alış veri- şinde bulunma fırsatına sahip oldu- lar. Ohio'daki ilim ve araştırma hiz- metlerinden yararlancıar. Öğrencilerden bazıları ile konuşma fırsatı buldum. Bu arada projelerin- de Commodore 64 bilgisayarını na- sıl kullandıklarını inçeledim, Gür- düklerimden istisnasız şaşırdım ve et- kilendim. Bunu izleyen sayfalarda onlarla ta- nışacak ve belki de Cammodore 64 veya VIC20 bilgisayarmız için yeni ve inanılmaz kullanım alanları keşfede- ceksiniz. COMMODORE'CULAR KAZANDI BURAK KİPER ALTIN BATIDAN BİR HACKER Son derece zeki, parlak ve açık söz- lü bir genç. Las Vegas, Nevada'da yaşıyor. Kabiliyetlerinde samimi ve kendişini “HACKER”' olarak tanıt- maktan belli bir gurur duyuyor. Önyedi yaşındaki Ton Rhees de ze- ki ve kabiliyetli bir programcı ve Commodore GA taraftarı. Bilgisaya- rının gücüne ve kaliteşine inanıyor. “Commodore 64 ile diğer birçok bilgisayarla olacağından daha fazla ilerleyebilirsiniz. * Jon'un inanışı büyle, “Eğitim programları yazımak çok zevkli” diye devam ediyor. ISEF 84 projesirde, Commodore ©4'ün kabi- liyetlerinin en iyisini kullanarak bir kimya rehberi hazırlamış: Sprite gra- fikleri, se$ ve renk, son derece güzel hazırlanmış ekran düzenleri. *“Commodore öd'ü aynı hafızaya sahip bilgisayarlar içinde eşit veya da- ha iyi bir makine olarak görüyorum” diyor, ve ekliyor. “Cödün yetenekle- rinde çok az sınırlamalar var,'”* Jon'un yetenekleri de hemen he- men sınırsız görülüyor. Kabul edilmiş bir Hacker, ama bu konuda bazı ku- ralları var. “Ben şu anlanıda Hacker'im: Bil- gisayarımın başına bir konu ile otu- ruyor ve bir program hazırlıyarum.”' Bu sırada program tam istediği gibi çalışana kadar her türlü ihtimali araş- tiriyor. “Bundan sonraki aşamada progra- mı, bütün kullanıcıların anlayacağı şekle getiriyorum.”” diyar. 1984 ISEF için Jon'un hazırladığı program başlama müziği hariç tama- men BASIC ile yazılmış. Başlama müziği, veriler yüklenirken çalmaya devam ediyor. Bunun için Jon maki- ne dili kullanmak zorunda kalmış. *““İlk başta makine dili hakkında en ufak bir bilgim yoktu, ama işe refe- ranş kitabındaki programlarla başla- dım.” diyerek gerekli açıklamayı ya- piyor. *“Sprite grafikleri çok hoşuma git- ti, bunları kullanarak oyun program- ları yapmaya başladım.” Hazırladı- Si Ooyunlardan bazıları en azından bir bilgisayar dergisi tarafından satın