Muhasebesi yükleyen Lütfi Kırdarın bu hareketini -ki hareket- leri içinde en masumudur- bazı günlük gazeteler baş- makalelerle medhedecek kadar parlak bulmuşlar- dır. İşte Valimiz, işte mat- buatımız ve işte İstanbu- lumuz! * İngiliz lirası İngiliz lirasının düşürül- mesi, Harbden sonra ma» mul esya mahreçlerini kaybeden İngilizlerin, kendilerine ihraç sahası bulmak için baş vurdukla- rı bir tedbirdir. Böylece sterling ve dolar rekabe- tinde, dolar, müstakil emir ve kumanda mevkiini al- mış, İngiliz lirasına da, ko- lundaki büyük amirallık sırmalarından bir iki şerit eksiltip ona göre bir iş ve salâhiyet payına fazı ol- mak düşmüştür. Bu vazi- yet, iki cins paranın tem- sil ettiği sınai mahsulle- rin, cihan istihlâk piyasa- sını paylaşmak için birbi- rini nisbet ve mizana da- vet etmesinden başka bir şey değildir. İngiltereyle beraber sınai madde ihra- catçısı bazı memleketlerin bu nizama uyması kadar tabii bir şev olamazdı. Fa- kat bizim gibi, ihraç kıy- metleri sadece zirai veya tabii Allah vergilerine da- yanan iptidai iktisat niza- mına bağlı memleketler için vaziyet tamamen ter- sinedir. Bizim için para- mızı yeni baştan düşür- mek kadar büyük cinayet olamaz. Zira düşen İngiliz di İİ . y w i lirası ve tâbileri, o mem- leketler eşyasının bizim gibi memleketler tarafın- dan satın alınmasını temin için düşürülüyor. Buna karşılık bir de bizim Türk lirasını düşürmemiz, niha- yet bize 10 kuruş mukabi- linde satılmasına razı olu- nan bir malı ille 13 kuru- şa almak istememizden farklı olmaz. İhraç malla- rımıza gelince, bu Allah vergileri esasen sterling dünyasına bağlı olmamak- tan başka, nasıl olsa sabit kalması gereken değerle- rinin ayarlandığını göre- cektir. Kısacası, bizim gi- bi, maalesef terazisinin it- hal kefesi ağır basan memleketler, bu vaziyet karşısında para kıymetle- rine sımsıkı yapışacak O- lurlarsa fırsattan fayda- lanmış olurlar. Acaba, bu, kıraat kitabı hakikati ka- dar basit gerçek karşisın- da hükümetimiz nasıl ha- reket edecektir? Her tür- lü teminat lâflarına rağ- men itimadımızın tam ol- madığını okaydetmeliyiz. Biz bu memleketin tari- hinde, Venedik donanması yeni görüp korksun diye Yedikule surlarını badana ettiren «Vezir-i âzam» lar da gördük. Bu devrin ise, o devirlere ağız dolusu sövmekten, üstelik o de- virlerin her şeye rağmen bağlı olduğu ana kuvvet kökünü de baltalamaktan başka bir şey getirebildi- ğine inanmıyoruz! Hasım dünyalara karşı müsbet ve müstakil tedbirlerden vaz gectik; onun menfi hallerinden ve mecburi kararlarından olsun fay- dalanabilmeyi becersek... # Patriğin duası: Patrik, haşmetlü mâne- vi Bizans İmparatoru Bi- rinci Athenagoras, sabık Vali Beyin ziyafetinde de- 3 ş ki: vi — Seçimlerde C.H.P.- nin kazanması için dua edeceğim! Aman Allahım; dünya- da bundan daha muazzam ve ters tarafından bir «in- tak-ı hak» görülmüş mü- dür? Bakın siz, C.H.P. ye duacı kim kalmıştır; ve yi- ne bakın siz, Athenagoras kendi dâvasını güdebil- mek için kime dua etmeğe muhtaçtır??? Patriğin duasına gelin- ce, bereket ki, işin o tara- fı müemmendir. mendir ama, seçimi kazanmış görüne- ceği de müemmen... Alla- hın hikmetlerine bakın siz! Çal bakalım, haşmetlü Athenagoras, sen bir tür- lü çal, C.H.P. bir türlü oy- nasın! Be. De Kuklalık B İR müddet evvel, kukla hükümet modasını, yer yüzünde ilk defa Almanya tatbik etmişti. Yuttuğu memleketlerin hükümetlerini kurgulu sun'i adam oyuncakları gibi kendi eliyle imal eder, onlara nazizma marş- larını, vecizelerini öğretir ve uzaktan bunları dinlerdi. Beşeriyetin yeni ça- ğındaki ideolocya harblerinin tarihi yakın olduğu icin kukla hükümet bu- luşları da yakındır. Bir vatanı ilhak etmek veya müstemlekeleştirmekten- se onun iradesini kendisininkine bağ- layıp kukla hükümetler vasıtasiyle gütmek... Böylece kol ve kılıç değil de, güya ideolocya kuvvetinin galip geldiğini izhar ve ilâna imkân bul mak... Usul budur; ve bu usulün ilk mucidi Almanyadır. Ne hazindir ki, aynı Almanya bu» gün, şarklı ve garplı iki zıt ideolocya- nın iki kukla hükümetiyle idare edil- mek vaziyetine düşmüş bulunuyor. Allahın, cezaları, işlenen suçlarla ay- nı cinsten verdiğine dair hikmetin müthiş bir tecellisi! Garbi Almanya hükümetini de kuk- la olarak gösterişimiz, demokrasyanın bile Alman ruhunu tatmin edebilmek- ten âciz bulunduğunu kaydetmek için... Almanyanın rüyasındaki kartal, kendisi pilice de dönse kolay kolay yolunmaz. Fakat Grabi Almanya hü- kümeti bir yarı kukla ise, Şarki Al- manya hükümeti bir kukla murabba- ıdır; ve onun devamına imkân yoktur. Zavallı Almanyanın bu vaziyetten kurtulabilmesi ve hayat hakkını de- mokrasyalara kabul ettirebilmesi için tek çare, bir gün Kızıl Canavara açı- lacak «Haçlılar» seferinde Avrupanın kara ordularına önderlik etmesidir. “Başka rare yoktur; ve zaten Almanya demokrasyalarca bunun icin beslen- mekte, muhafaza edilmektedir. O gü- ne kadar da bütün bu ruhi ve maddi çileleri cekecektir. Zira: «Ceza, işlenen suçun cinsindendir.» Bize düşen temenni, Almanyayı bir an evvel çilesini doldurmuş görmek- tir. Numan A. BİNATLI Mi a