13 Kasım 1964 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 21

13 Kasım 1964 tarihli Akis Dergisi Sayfa 21
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

DÜNYADA OLUP BİTENLER girmeden işe koyulacak iç ve dış bu- nalımlar içindeki oamerikan toplu- muna yeni bir itiş verecek durumda- dır. Başkan Johnson'ın bu durumdan faydalanıp faydalanamıyacağını o an- cak zaman gösterecektir. Bloklar "Geçmiş zaman olur ki.." Geride bıraktığımız hafta Doğu ve Batı bloklarının durumuna şöyle bir göz atmak fırsatını bulanlar, bir zamanlar sağlam ve bölünmez görünen devlet topluluklarının şimdi ne hale gelmiş olduklarını görüp şaşkınlık için de kalıyorlardı. Gerçi her iki blok için de de birlik ve beraberlik sözleri gene bol bol duyuluyor, sivrilen anlaşmaz- lıkları torpillemeye (oçalışan (gönüllü arabulucular ortaklıkta dolaşıyordu ama, blokların blok olduğu günlerin ar tık çok gerilerde kaldığı açıkça belliy- di. Geçen haftaki görüntüsüyle, Batı bloku içindeki en önemli mesele, De Gaulle'ün hem Ortak Pazar, hem de uzlaşmaz NATO karşısında takındığı tavırdır. Anlaşılan, Fransız Devlet Baş kanı. Federal Almanyayı Birleşik Ame rikayla Fransa arasında bir seçim yap firmaya kesin olarak kararlıdır ve Er- hard'ı bir uyuşmaya zorlamak için de Ortak Pazar içindeki tarım ürünleri meselesini kullanmaktadır. De Gaulle, Ortak Pazar içindeki tarım ürünleri fi- yatlarının birleştirilmesini o istemekte- dir. Oysa Erhard, alman seçimlerine bu kadar az bir zaman kaldığı sırada, alman tarım ürünlerinin fiyatını düşü recek bir birleştirmeye hiç taraftar de- ğildir. De Gaulle'e yakın çevrelerde söylendiğine göre, Federal (oAlmanya kendi görüşünü kabul etmezse, Gene- ral, Ortak Pazardan çıkmayı düşün- meye bile hazırdır. Siyasi yorumcular bunun De Ga- ulle'ün çevirdiği yeni bir manevra ol- duğundan şüphe bile etmemektedirler. Gerçekten De Gaulle şu sırada tarım ürünleri fiyatından çok, "çok taraflı vurucu kuvvet" projesiyle ilgilidir. E- ger Federal Almanya bu amerikan pro jesine kakılmaktan vazgeçecek olursa, Fransız Devlet Başkam da tarım ürün leri fiyatlarının birleştirilmesi isteğini bir süre ortaya sürmeyecektir, o öyle anlaşılıyor ki, eski Şansölye Dr. Ade- AKİS, 13 KASIM 1964 nauer'in şu sırada Pariste yaptığı te- maşlarda bu yolda bir pazarlık içi zemin hazırlanmaktadır. Fakat Erhard kendini "çok taraflı vurucu (kuvvet projesine o kadar bağlamıştır ki, b konuda Birleşik Amerikaya sırt çevir- mekle bütün iç ve dış itibarını yıkmış olacaktır. "Çok taraflı vurucu kuvvet" pro- jesi yalnız Federal Almanya ile Fran sayı değil, Bonn ile Londrayı da kara karşıya getirmiş, durumdadır. İşçi hü- kümet bu projeye tamamen karşı ol mamakla beraber, Federal Almanyanın vurucu kuvwvetin yönetiminde sınırlı söz sahibi edilmesine taraftardır, Oy- sa Bonn, kuvvet giderlerinin yüzde 'ını kendisi karşılayacağına göre, yö- netimine de bu oranda karışmak is- teğindedir. Herkesin derdi ayrı Batı bloku Ortak Pazar ve NATO içil de çıkan görüş ayrılıkları yüzün- den bölük pörçük dökülürken, komü- nist dünya da çin-sovyet ( geçimsizliği yüzünden ortaya çıkan parçalanmamış nasıl giderileceğini düşünmektedir. Bol- şevik ihtilalinin 47. yıldönümü, Mos- kovada buluşan bütün komünist lider, ilerin durumu yeniden gözden geçiri meleri için bulunmaz bir fırsat olmuş tur. Krutçef işbaşından uzaklaştırılır, uzaklaştırılmaz, Moskova ile Pekin a- rasında yeniden görüşmeler başladığı yolunda çıkan haberlerin doğru oldun anlaşılmaktadır. - Çünkü Bolşevik ih- tilâlinin yıldönümü O vesilesiyle Mos- kovaya gelen komünist liderler ara sında Çin Halk Cumhuriyetinin Baş bakam Çu En-lay de yardır. Moskovada komünist liderler ara sında yapılan görüşmelerde Doğu blo- kunun iki devi arasındaki anlaşmaz- gın kökünden giderildiği (o söylenemez. Gerçekten, yeni sovyet idarecileri Kru çefin "Banş içinde birlikte oyaşama' ilkesini açıkça suçlamak şöyle dursun, bu ilkeye bağlılıklarını bir kere daha belirtmekten geri kalmamışlardır. Bu Komünist Çin ile Sovyetler Birliği a- rasındaki görüş ayrılıklarının olduğu gibi ortada durduğunu açıkça (o gös- termektedir. Bununla beraber, bu gö- rüş ayılıklarının iki ülke arasında ar- tık eskisi gibi açık bir çatışma konusu yapılmaması, Moskovada buluşan bü- tün komünist liderlerin ortak isteği ol- duğuna göre şimdi çin-sovyet oanlaş- mazlığı bir bekleme devresine ( girmiş demektir. Bu devrenin ne kadar sü- receği, iki ülke idarecileri (o arasında bundan sonra yapılması okararlaştm- San Oogörüşmelere (o bağlıdır. 21

Bu sayıdan diğer sayfalar: