KIBRIS OLAYLARI İnönü, Sunay ve Satır Orgeneral Lemnitzer ile birlikte ve erkekce görüşenler Dosiça.. Bugün Kıbrıs adasında, Kıbrıslı diye bir insan tipi yoktur. Kıbrısta kiminle konuşursanız konuşunuz, sa- mimiyetle "Ben Kıbrıslıyım" diyecek tek insana rastlayamazsınız. Kıbrısta bir arada oturan Türkler sonra da kuvvetli bir İngiliz yönetimi altında barış içinde yaşıyorlardı. Fa- kat çeşitli tahriklerle Kumlar İngiliz idaresi karşısına odikilince, Türkler de -kendi milli benlik ve güvenlik- lerini korumak için - gözlerini ana- vatana çevirmişlerdir. Kıbrıs o Türkle- ri, Adadaki İngiliz idaresi sona erdiği n Rumların kendilerini hakimiyetle ri altına almak, onlara kendi hayat ve siyaset düzenlerini kabul ettirmek isteyeceklerini oOpek iyi (o biliyorlardı. Nitekim son olaylar da kaynağını, Rumların Türk topluluğunu yutmak i çin giriştikleri düzenlerden almakta- dır. Başbakan İnönü, bu haftanın ba- şında Associated Press'in bir muha- birine verdiği özel bir demeçte bu nok- ta üzerinde önemle edurmuş ve bü- tün dünyanın Rumların Türkleri ez- mek için neler yaptıklarını bilmesini AKİS/20 istemiştir. İnönüye Rumların Türklere yaptıkları mezalimin bir örneğini ta- rihte bulabilmek için, Orta Çağlara kadar geri gitmek gerektiğini açıkça söylemiştir Şecaat arzederken Her ne bahasına olursa olsun Kıbrıs- taki Türkleri yutmak isteyen Rum ların, bu emellerine (o karşı alınacak bütün tedbirleri önünde sonunda ber- taraf etmeye (o çalışacaklarına şüphe etmemek gerekir. Nitekim, Adaya yol- lanacak bir NATO kuvvetini de asıl a- maçlarına aykırı buldukları için iste- memektedirler. Rumlara göre, Adaya yollanacak NATO kuwveti, eğer Adaya bir çıkartma yapmak Oo teşebbüsünde bulunurlarsa, Türk kuvvetlerine karşı savaşmaktan kaçınacaktır. Bu itiraz- daki mantığı anlamak imkânsız de- ğilse bile, çok zordur. Acaba Kıbrıs Rumları bundan sonra uygunsuz ha- reketlerine devam etmek oniyetinde- dirler de onun için mi bir Türk mü- dahalesinden korkmaktadırlar? o Türk kuvvetlerinden bu kadar gocunmak i- çin, Rumların büyük bir yarası olsa gerektir. Rumların NATO kuvwetine karşı ileri sürdükleri diğer bir itiraz da daya böyle bir kuvvet çıktığı takdirde Birleşmiş Milletler yolunun kapana- cağıdır. Bu itirazın arkasında da ge- ne bir Türk müdahalesi korkusunun yattığı anlaşılıyor. Gerçekten Masa- rios bundan önce Birleşmiş (Milletle- re Türkiyenin Kıbrısa "müdahale ve tecavüz" ettiğini ileri sürerek başvur- muştu. Bundan sonra Birleşmiş Mil- letlere giderse, gene aynı nakaratı tek- rarlıyacaktır. Ancak, Ada Türklerinin can ve mal emniyeti sağlandıkça, mil- letlerarası anlaşmalarla teminat al- tına alınmış haklara saygı dikçe, Türkiye niçin Kıbrısa müda- hale etmek isteyecek, neden Makario- sun Birleşmiş Milletlere (o başvurması e ai Rumlar, üçüncü olarak, Kıbrısa yollanacak bir ortak NATO kuvveti- nin son günlerde Adada iki topluluk arasında fiilen kurulan ayrılığı orta- dan kaldıramayacağını, tam tersine devam ettireceğini ileri sürmektedir- ler. İstenmeyen gerginlik Kibris Rumlarının Türk istekleri kar şısında takındıkları uzlaşmaz tavır Londra Konferansım çıkmaza sürük- ledikçe, Ankara ile Atina arasındaki münasebetler de günden güne iste- nilmeyen şekilde gerginleşmektedir. Bir kere Yunan hükümeti Türk dostlu na son derece önem verdiğini söyle diği halde, Adada Türklere karşı girişi len hareketlerin öncülüğünü yapan EO KA'nın lideri General Grivasın Ati- engel Yunan o Kraliçesinin New York'ta yapıp da sonradan bütün gü cüyle düzeltmeye çalıştığı gaf da ka- tılınca. Yunan idarecilerinin büyük bir çelişme içinde oldukları kendiliğinden ortaya çıkıyor. Yunan Hükümeti, şu sırada, bütün gücüyle Kıbrıslı Rumla rı sağduyuya çağırıp federal bir ida- re düzenine inandıracağına. Türkiye- nin güney kıyılarında aldığı bazı ted- birlerle zihnini yormaktadır. Türk Hü kümeti, defalarca. Adadaki Türklerin can ve mal emniyeti o sağlandıkça, Kıbrısa karşı bir harekete geçmeyece- gi konusunda teminat vermiştir. Başka bir deyişle. Ada Türklerinin mal ve can emniyetine, andlaşmalarla sağla- nan haklarına saygı gösterildikçe, kimsenin Türkiyeden korkusu olma- mak gerekir. Eğer buna rağmen Tür- kiyeden korkutuyorsa, Yunanistan A- da Türklerinin güvenlik ve (o hakları konusunda Kıbrıs Rumlarına güvene miyor demektir.