28 Aralık 1963 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 34

28 Aralık 1963 tarihli Akis Dergisi Sayfa 34
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

yi ne yapacağını okestirememekte, banka ikramiyelerinden Oomedet um- maktadır. u paraların anonim şirketlere akması, sermaye piyasasının teşekkü- lünü sağlayacak, bu da Menkul Kıy- metler ve Borsalar Kanunu ile Kabil olabilecektir. Yeni tasarı milli tasar- rufu faal bir hale getirerek, yurdun kalkınmasında önemli bir rol oyna- yabilecek sermaye piyasasının tees- süsüne imkân vermek, gayesini taşı- maktadır. Tasan, ferdi tasarrufları kalkınmaya kanalize etmek, tasarruf sahibinin hukukunu korumak, borsa- lara müstakil bir hüviyet vererek, ya- tırım sahiplerinin, itimadını sağlamak gayesi taşımaktadır. Kanun tasarıları yeni tasarıya göre, sermayesi bir milyondan yukarı olan şirketlerin ihraç edecekleri menkul kıymetlerin, borsaya Okaydolması (ogerekmektedir Bu hükmün ehemmiyeti şuradadır ki, hâlen memleketimizde mevcut binden fazla ve sermayesi 100 binden yukarı şirketten sadece 101 Borsaya kayıt- lıdır. Halbuki sermaye şirketlerine ait menkul kıymetlenir Borsaya köte e- dilmesi tasarruf erbabı ve memleket ekonomisi bakımından büyük bir ö- nem taşımaktadır. Bu durum şirketle- rin,de menfaatine olacaktır. Zira şir- ketlerin tahvillerine talep artacaktır: Tasarı kabul edilecek olursa, halkın hakiki fiyatları bilmesi yüzünden bor- la muamelelerine ilgi birdenbire, gö- rülmemiş şekilde artacaktır.. Bu durumda. Menkul Kıymetler ve Kambiyo Borsaları Kanununun çıkmamasını istememeye imkân var mıdır.?.. Buna rağmen bu kanun 13 yıl- dan beri bir türlü yayınlanmamak- tadır. Sermaye piyasasının (o teşekkülünü sağlayacak kanun tasarılarından bi- risi de Serbest Mali Müşavirlik Karalı Tasarıdan 1949 yılından bu y birkaç kere Büyük Millet Meclisin. de boygösteren tasarı, kanan haline gelmek saadetine bir türlü erememiş- Son olarak o 1962-63te bu sonu tekrar ele alınmış ve Serbest Mali Müşavirlik müstakil bir kanun halin- de etüd edilmiştir. Serbest Mali (o Müşavirlik Tasarısı Meclis gündeminde beklemektedir. Kanun sırasını a gün geçtikçe muazzam şe- yarayacaklardır. KIRA KANUNU Fasih İNAL Bazı konular var ki aradan bir müddet seçince insan alışıveriyor galiba... Ondan sonra da hadise unutulmasa bile, üzeri külleniyor, o meseleden kimse bahsetmez oluyor. Bu konulardan bir tanesi de Kira Kanununun Anayasa Mahkemesi ta- rafından iptal edilen 2 ve 3. maddeleridir. Her geçen gün, kiracı ile ev sahibi münasebetlerini biraz daha girift bir hale getiriyor ve işin ilerde düzeltilmesi ihtimalleri gün geçtikçe azalıyor. Bu durumun ilgililer tarafından bilinmemesine imkân olmadığına göre, şu mahut kanunun neden bir türlü çıkarılamadıgının izahı bulunamamaktadır. Tabii, ortaya çeşitli şii e atılıyor. Sözde. Maliye Bakanlığı vergi tahsilatı bakımından kira atının serbest bırakılmasını istermiş... Söz de, ihtilâfların şiddet derecesi v ve miktarının ölçülebilmesi için Eman B.M.M. de görüşülmesi geçiktirilmekteymiş... Bütün bunlar, söylentiden ileri giden hususlar olmadıgı için, üzerinde durulması lüzumsuzdur. Bununla beraber, üzerinde asıl önemle durulması gereken bir husus var- dır ki o da. 6570 sayılı kanunun 2 ve 3. maddelerinin iptali dolayısıyla mah- kemelere intikal,eden kiraya müteallik ihtilâflar hakkında adli mercilerin takındığı tavırdır. Bilhasa İstanbuldaki hakimlerin aralarında anlaşarak kira ile ilgili dâ- vaların yeni kanun çıkana kadar talik edilmesini ve hiçbir karara varılma- masını prensip olarak kabul ettikleri ısrarla söyleniyor. Bir hakimin sosyal münasebetleri de nazarı itibara alarak karar verme- si gyet tabii bir husustur.Ama, mevcut kanunlara rağmen, adli mekani- manın çıkacak kanunları beklemesi hukuk literatüründe şimdiye kadar gö- rülmüş bir şey olmasa gerektir. Ev sahibi veya kiracı, ihtilâfını halletmek için mahkemeye ba: ve alınacak karara göre işini halletmeyi ummaktadır. Fakat çıkması muh- temel kanuna intizaren dâvası bir türlü yürümemektedir. Zira adil meka- nizma, tatbikiyle mükellef olduğu yürürlükteki kanunları bir tarafa bırakıp yasama organının ilerde çıkaracağı kanunları gözetlemektedir. albuki, yasama organının ileride bu hususta bir kanun çıkaracağını evvelden bilmeye de imkân yoktur. Tasama organı belki bugün, belki de beş yıl sonra, herhangi bir mevzuda bir kanun çıkarabilir. Bu durumda, mahke- melerin bu Kanunu beklemeleri olacak şey midir? Biz. onun için, bu söylentilerde hakikat payı olduğuna inanmamaktayız. Buna mani meselenin ele alınması ve esasen hukukla bağdaşmasına im- bu v söylentilerin hiç bir esasa dayanmadığının kesin bir şe- © Telrilmesi âzımdır. Bir diğer problem ise. Danıştaydaki dâvaların durumudur. 26 Eylülden önce, kira takdir Komisyonları tarafından takdir edilmiş olan gayrimen- kul sahiplerinin Danıştaya intikal ettirdikleri dosyalar hakkında Danıştay- ca hiç bir karar verilmemektedir. Halbuki 6570 sayılı kanunun kira takdir- leri ile ilgili 2 ve 3. maddeleri iptal edildiğine göre. Danıştayın bir an önce iade etmesinden daha tabii bir şey olamıyacağı aşikârdır. Bu arada en tabii şey ise, Kira Kanununun bir an önce çıkartılması ve bu keşmekeşin sona erdirilmesidir. Hâlâ ne bekleniyor allahaşkına? AKİS/34

Bu sayıdan diğer sayfalar: