İŞALEMİ Seminerler Sermaye piyasası ihtiyacı ygeromik ve Sosyal Etüdler Konfe- rans Heyeti ile Türk Sevk ve İda- re Derneği, Birleşik Amerikadan özel surette davet edilmiş piyasa uzman- ları tarafından idare edilen "Sermaye Piyasası" konulu semineri, hafta için- de, Eczacıbaşının Leventteki fabrika- sında yaptılar. Haddizatında seminer, bundan iki yıl öncesine, 1962 yılı yazına kadar da- yanmaktadır. Ekonomik ve Sosyal Etüdler Konfe- rans Heyeti 1962 yazında, Yeşilköyde- ki Çınar Otelde üç hafta süren bir se- miner tertiplemişti. Birinci hafta sa- nayileşme ve yerli sermaye terakümü, ikinci hafta sanayileşme ve dış yar- dımlar, üçüncü hafta ise iktisadi plân- lama ve yatırımların görüşüldüğü se- miner o zaman büyük bir ilgi ile karşı- lanmıştı. Tertiplenen, sermaye piyasa- sıyla ilgili seminer, işte, 1962 de yapı- lan seminerin bir nevi devamı mahi- yetini pamakarır. Heyet mensupla- kişidirler - 21 Ekimde mem- in. gelerek onbeş gün kadar İstanbul piyasasında sermaye etüdile- rinde bulundular, bellibaşlı iş adamla- rıyla bankalar ve sigorta şirketleri er- kanıyla temaslar yaptılar. İlk sem ner, 8-9 Kasım tarihlerinde birbu. çuk gün devam etmek üzere 63 kişiy- le İzmirde yapıldı. İkinci seminer, 15-16 Kasım tarihlerinde gene birbu- çuk gün devam etmek üzere ve 68 ki- şiyle Ankarada yapıldı. İstanbuldaki seminer ise - pazartesi günü yapılan açılış istisna edilirse- üç gün sürdü. mirde seminerlerin bir- buçuk gün olması, buna karşılık İstan- bulda üç gün devam etmesi, program- daki bir değişiklikten İleri gelmemek- tedir. Mesele sadece İstanbulda çalış- maların yarımşar gün, diğer şehirler- deyse tam gün şeklinde yapılmasından doğmuştur. Pazartesi günü Belediye Sarayın- da saat 10'da yapılan açılış toplantı- sında ilk sözü alan Ekonomik ve Sos- yal Etüdler Konferans Heyeti Başkanı Dr. Nejat Eczacıbaşı, 'seminerlerin memleketimizde sermaye piyasası ku- rulmasında oynayabileceği müspet ro- lü belirtti. Bilâhare Vali Niyazi Akının yaptığı konuşmadan sonra, heyet Bal- kanı, seminerleri idare edecek olan ar- kadaşlarını takdim etti Heyet üyelerinden biri -ki bu Baş- kandır.-, hisse senetleri satan bir fir- manın sahibidir. İkisi maliye profesö- gidi Birisi Newyork'ta borsa acente- birisi de sınai finansman firması sahibidir. Envestisman bankaları gil günü öğleden sonra esas semi- nerler başladı. Seminerler beş grup üzerinde tertiplenmişti. Her grup iki- şer saatlik seminerden sonra hoca de- giştirdi ve böylece üç yarım günde se- minerler tamamlandı. Seminerlerde ileri sürülen fikirleri şu şekilde özetlemek kaabildir AKİS/18 "Bir memleketin ekonomik bakım- dan gelişebilmesi için sermaye piyasa- sının teşekkülü şarttır. Güney Ame- rika, İsrael vesaire gibi devletler ancak sermaye piyasası (kurulduktan sonra hızlı bir gelişmeye kavuşabilmişlerdir. ermaye piyasasının kurulabilmesi için, arzedilecek sermaye mevcut olma- lı, buna karşılık talep bulunmamalı* bu arz ve talebi birleştirecek mutavassıt- lar ve aynı zamanda kuvvetli bir kont- rol nizamı mevcut olmalıdır." Türkiyede arz edilecek sermaye de, bu sermayeyi massedecek talep de bu- lunduğunu, fakat bu iki faktörü bir araya getirecek organların lâyıkıyla kurulamadığım belirten uzmanlar, Tür- kiyede kapitalin küçük tasarruf sahip- lerinin bankalardaki omevduatı, ban- kalara intikâl etmemiş paralar, Emek- li Sandığı, İşçi Sigortalan vesair yar- dımlaşma kurumları elindeki serma- yeler, gittikçe gelişecek sigorta şirket- lerinin sermayeleri şeklinde bölündü- günü ifade ettiler. Bu arada, Amerikada sanayiin u zun vadeli finansmanında sigorta şir- ketlerinin büyük hisseleri oolduğuna maye piyasasının apta da olsa, başlandığım müşahede ettiklerini açıkladılar Ayrıca, Ereğli Demir ve Çelik fab- rikaları hisselerinin İş Bankası, Good Year hisselerinin Garanti Bankası va- sıtasıyla piyasaya arzedildiğine, Good Year'ın altı ayda bütün hisseleri sat- ması büyük muvaffakiyet olduğuna te- mas edildi Uzmanlar, sanayi finansmanı yapa- cak envestisman bankaları kurulun- caya kadar, bu işin ticaret bankaları tarafından yapılması gerektiğine, fa- kat bu konunun ihtisas işi olduğuna onun için envestisman bankalarına muhakkak lüzum bulunduğuna temas ettiler. Hakiki sermaye şirketleri kurulabil- mesi için, büyük aile şirketleri hisse- lerini mensuplarına ve müstahdemle- rine satmalıdırlar. Öteyandan, Sınai Kalkınma Bankası, elinde mevcut ve büyük meblâğlara varan hisse senet- lerini peyderpey halka devretmelidir. Bundan başka, İşçi Sigortaları, E- mekli Sandığı vesaire gibi müessesele- rin fonlarını Devlet kendi yatırımları için kullanmaktadır. Halbuki bu fon- lar hususi teşebbüsün ihtiyaçlarına da tahsis edilmeli ve hükümet de bu konuda özel teşebbüsle rekabet hâlin- de bulunmalıdır. Sermaye Piyasasının teşekkül ede-