resmen açıyoruz. (o Artık Koalisyonda kalmamıza maaddeten imkân kalmadı. Arkadaşların bunu bilmesi gerekir..." bilinmiyen husus, Genel Baş- kan ile etrafındakilerin (otutumudur Bu, sürpriz yaratacak bir durumdur. Bu itibarla, yakında Koalisyonun ikin- ci ortağının başında Yusuf Azizoğlunu görünce şaşmamalıdır!.. Seçimler Finale doğru go günlerde Başkentte hemen hemen bütün politikacılar adeta ağız bir- lerde siyasi partilerin okarşı karşıya bulundukları en çetin problemi teşkil etmekte ve yöneticileri kara kara dü- şündürmektedir. Bu konuda AP, teşki- lâtına gönderdiği bir bildiriyle propa- ganda giderlerinin seçim Mİ karşılanmasını istemiş, YTP, M MP ve TİP gibi mali İkiz nisbe- ten daha mahdut olan partiler ise mas- raflarını asgariye indirmişlerdir. Şa- şaalı toplantılar, ziyafetler, artık çok gerilerde kalan erişilmesi (o İmkânsız birer pembe rüya olarak siyasilerin muhayyelelerini süslemekten ileri gi- dememekte ve bilhassa AP kampında kamyon konvoyları halinde oy kulla- Seçim sandıkları İçinden çıkana bak liği etmişcesine hayli sitayişkâr söz- lerle Napoleon Bonaparte'den bahset mekte ve başlarım hayranlıkla sallıya- rak: — Adam haklı birader. Hakikaten büyük insanmış" diye mırıldanmakta- dırlar. Ancak Napoleon'a yöneltilen bu iltifatların Korsikalı generalin ne Ko- alisyon savaşlarındaki zaferler ve ne de aşk maceraları ile en ufak bir ilgisi yoktur. Napoleon adının sayfa çevir- mekle pek başı hoş olmıyan politika- cıların ağzında dolaşmasının tek se- bebi kendisine tevcih edilen bir soru üzerine söylemiş olduğu "başarının ilk üç şartı para, para ve gene paradır" sözlerinden İbarettir, ekten para, mahalli seçim mü- cadelesinin hayli kızıştığı şu son gün- nılan devirler özlemle 'anılmaktadır. Nitekim haftanın başlarında Salı gü- nü bir politikacı habirine partisinin mali imkânsızlıklarından a- cı acı dert yandıktan sonra dayana- mıyarak : — Ben CHP idarecilerinin yerin- de olsam üç kere üst üste seçim yapar, bütün diğer siyasi partileri iflâs etti- rerek saf dışı bıraktıktan sonra tek ba- şıma iktidara gelirim" demekten ken- dini alamadı. Partilerin karşı karşıya bulunduğu mali imkânsızlıklar propaganda larında tertiplenen büyük toplantılar yerlerini semt kahvehanelerindeki soh- betlere bırakmıştır. Ankara, İstanbul YURTTA OLUP BİTENLER ve İzmir gibi büyük şehirlerde dahi seçim ağ hayli sönük ve renk- siz geçmekted İki çiçek bir böcek Ave seçim mücadelesini iki bü- yük parti, CHP ve AP, yürütecek sa- nılırken haftanın başlarında ortaya çı- an bir üçüncü isim, TİP, adayla çim şansları hakkında ileri tahminleri bir anda değiştirdi. partinin Ankara Belediye Başkan a- dayı Yapı- İş Federasyonu Başkanı Ta- bir Öztürk Başkenttiler için pek po- püler bir isimdir ama, son propaganda faaliyetleri diğer partilerce pek yadır- gandı. YIP nin yanısıra TİP seçim- lerde oyları dağıtıcı unsur olarak rol oynıyacaktır. Esasen bizzat TİP yöne- ticileri dahi, Belediye Başkanlığı için hiç bir iddiaları bulunmadığını kabul etmektedirler. AP başkan adayı Cevat Önder ve CHP adayı Halil Sezai Erkutun yanı sıra YTP Belediye Başkan adayı eski Veteriner Genel Müdürü Nail Başça- vuşoğlu da son derece iddialıdır. Ce- vat Önder ise türlü kulis oyunlarıyla -Bu arada ziyadesiyle meşhur Kıra- nerin di adı geçmektedir - bir karam- bol sonucu hasbelkader AP adayı se- çilmiş, ancak bu olay parti içinde yeni Başçavuşoğlunun -Biraz fazla ser- hesaplarına göre, bu iki bü parti içinde doğan hizipleşmeler ken- disine yarıyacak ve gerek AP, gerek- se CHP. den kopan oylar YTP, de kanalize olacaktır. Ancak Başçavuşoğ- lu bu oyların miktarı ve kendisinin başkan seçilmesi için kâfi gelip gel- miyeceği konusunda kesin birşey söy- liyememektedir. Adaylar arasında en iyimser olan (AKİS — 603) AKİS/21