veririz" Oo sözlerini dahi 7 karşıladı ve memura sadec Yaa, evlâdım, zaman değişti, haklısın" diye cevap verdi. Ruacanın Suphi örsle son teması bundan yirmi gün kadar önce oldu. İstenen, bütün vesikalar (otamamlan- mış ama, aradan günler geçmesine rağmen gene de müspet Veya menfi bir karara varılamamıştı; Son görüş- mede Ruacanın, artık sabırsızlandı- ğını ve bu işin bir an evvel neticelen- mesi gerektiğini belirtmesi (üzerine Örs, nihayet baklayı ağzından çıkara- rak : " — Sabrediniz hanımefendi. Cum- huriyet Bayramından sonra görevini- ze başlıyacaksınız" dedi. Şimdi, aradan geçen. üçbucuk ay- lık intizar devresine rağmen Ruacan 28 Ekimi beklemekte ve : "— Ne yapalım, bu. kadar bekledik. Sabrın sonu selâmet" demektedir. u konuda Yüksek Hakimler Ku- rulu İkinci Başkanı Rahmi Ergil - DP devrinin ziyadesiyle (meşhur Ankara Savcısı - ise müracaat sahiplerinin gö- rev dışı kaldıkları (omüddet zarfında hakimliğin mânevi vasıflarını kaybet- miş olup olmadıklarının araştırıldığı- YURTTA OLUP BİTENLER nı ve gerekli formalitesin tamamlan- masının bir gün meselesi olduğunu i- fade etmektedir. Ancak böyle meselelerde daima göz- önünde bulundurulması gereken hu- sus, Anayasanın "Yasama ve Yürüt- me organları ile idare mahkeme ka- rarlarına uymak zorundadır. Bu or- ganlar ve idare, mahkeme kararlarını hiç bir surette değiştiremez ve b rasıdır ve bir formalitenin tamamlan- ması için a ay biraz fazla gö- rünmektedir (Basın 18820 A — 12787) - 578 . AKİS/19