YURTTA OLUP BİTENLER Doktorlar bu fazla ısrara dayanama- dılar. bir takviye yaptılar ve Bölük- başını sokağa çıkmaya hazır duruma getirdiler! Bölükbaşı Meclise geldi ove Grup Başkanlığı odasında "Geçmiş olsun" temennilerini kabul etti. Böylece, ken- disinden şikâyetçi (o arkadaşlarına ne kadar vefakar, ne kahraman, dâvası- na ve işine nasıl bağlı bir lider oldu- gunu göstermiş ve onları mahcup et- miş bulunuyordu. Lokomotif işini biz- zat 'savunacaktı. Gazete fotoğrafçıla- rına pek mesut şekilde pozlar verdi, nükteler yaptı. Bazı gazeteler bu ve- sileyle "Anadolu Aslanı" nın dehşe- tengiz hayatın, tefrikaya başlamışlar- dı. Bu arada aynı gazeteleri süsleyen bir başka haber Behiye Aksoyun eşin- den ayrıldığıydı. zizoğlunu hedef tutan önergelerini ge- ri almış ve böylece tükürdüğünü ya lamıştı. Y.T.P. liler habere pek sevindiler. O sırada Bekata Mecliste olmadığı i- çin, haberi kendisine teyid veya tek- zip ettirtmek İmkânı bulunamadı. Be- kata; Perşembe akşamı saat tam 20'de bir AKİS muhabirine bu konuda şöyle dedi: — Haberin aslı faslı yoktur. Bunu malüm bir çevre çıkarıyor. Bekata tü- kürdüğünü yalayacak, İddiasını ispat- tan - korkacak adam değildir. Hiç bir önergemi geri almadım ve aksine ye- nilerini hazırlamakla meşgulüm. Gö- rüşmeler başlayınca obir sıra önerge daha gelecek. Tekrar ediyorum, habe- rin asta faslı yoktur!" Günlerdir nalkoyunu meşgul et- Alican Amerika dönüşü gazetecilerle konuşuyor Pişmiş aşta soğuk su buldu Çarşamba günü Bölükbaşı Meclise geldi ama, lokomotifler gelmedi Anlaşılan her yiğidin bir yoğurt yi- yişi olduğu gibi her politikacının da bir, kendisinden bahsettirme' metodu vardır ve Bölükbaşınınki budur! Hükümet Ağız kavgası (Kapaktaki o kediler) persembe günü T.B.M.M. nin birle- şik oturumunda Lokomotif Mese- lesiyle ilgili görüşmeler devam eder- ken bir haber birden kulaktan kulağa yayılmağa başladı. e Haber, akşama doğru bütün Meclisi kapladı: Müsta- fi İçişleri Bakanı Hıfzı Oğuz Bekata Senatoya verdiği ve Sağlık Bakanı A- AKİS/16 mekte olan Bekata -Azizoğlu çekişme- si, hafta içinde Perşembe günü had safhaya vardı. Bunun sebebi, Ame- rikada bulunan Y.T.P. Genel Başka- nı ve Başbakan Yardımcısı Ekrem A- sıntı belirtileriyle karşıkarşıya geldi Alican, aslında pek iyimser bir kim- se değildir. Sık sık, Hükümet içinde elinin kolunun bağlı olduğu ve işlerin iyiye gitmediği yolunda, tamamen his- si beyanlarda bulunmak ve muhtıralar kaleme almakla-meşhurdur!. Fakat, Amerika seyahati, | nu- maralı Başbakan Yardımcısının bazı kanaatlerini değiştirmiş, gülmez yüzü- ne bir tebessüm kondurmuştur. Maliye Bakanı Melen ve Ekrem Alican, A- merikada çok sıcak bir hüsnü kabul görmüşlerdir. Başkan Kennedy ken- dileriyle uzun sohbetde bulunmuş ve Türkiye hakkında son derece iyi adi- ler etmiştir. Türkiyede iktisadi duru- mun günden güne iyiye gittiği ve Türk demokrasisinin dost (Amerikaya gü- ven verdiği amerikalı dostlar tarafın- dan belirtilince, Alicanın karamsar- lığı yerini neşeye bırakmıştır. Amerikaya çatık kaşlı giden 1 nu- maralı Başbakan Yardımcısı (o Alican Amerikadan neşeli döndü ama, ne ya- zık ki işleri pek de iyi bulmadı. Hükü- mette Bekata-Azizoğlu olayı patlak vermiş, kaışılıkta ithamlar sıralanmış ve nihayet İçişleri Bakanı istifa et- mişti. .Azizoğlu ise Meclis kürsüsün- den Bekataya hücum ederek, kendi- ni temize çıkarmağa çalışmış, sonra da, gerekirse çekileceğini ima etmişti. Olaylar, oKoalisyonun istikbali bakı- mından hiç de verimli görünmüyor- du. Fakat iyimser Alican daha aya-