YURTTA OLUP BİTENLER ra şöyle dedi: "— Daha ihalede hiç bir netice a- lınmamışken General Electric'in tem- silcisi olan Vehbi Koç bana geldi ve bir takım dedikoduların bulunduğunu ileri sürerek 'Bizim firma güme git- mesin' diye talepte bulundu. Kendisi- ne, hiç bir firmanın güme gitmesinin bahis konusu olmadığım söyledim ve bir şikâyeti varsa, bunu bana yazı- Vehbi Koç bana yonuna, nl nazarına alınmak üze- re havale etti Dura, açıklamalarına devam etti. Vehbi Koç, DDY'nın kendi lokomo- tiflerini alması yolundaki bu müraca- atından sonra ihalede kaybettiğini öğ- renince yeniden Bakana başvurmuş e müdahale istemişti Koç o teşebbü- sünde yalnız olmamamıştı. Koçla aynı zamanda kaybeden o diğer firmanın, Alco'nun da temsilcisi Duraya baş- vurmuştu. Anlaşılıyordu ki bu müra- caatlar. General Electric'in Amerika- daki Başkanı King'in Başbakan İnö- nüye yaptığı müracaatın eşidir. Baş- bakan nasıl o telgrafı, cevaplandırma- ya lüzum görmeksizin alâkalı maka- ma verdiyse Bakan da, ihaleyi kay- betmiş olanların teşebbüsü üzerine ka- nun kendisine ne görev veriyorsa, O görevi yerine getirmişti. Bakanın verdiği bilgi, işin perde arkasındaki kısmına tutulmuş yeni bir ışık mahiyetinde oldu. Muzip bir konu Yokomotif ihalesi konusu, Senato ve Meclisin müşterek toplantısı olan T.B.M.M. nin Perşembe günkü toplan- tısında görüşüldü. Bir gün önce, ekse- riyet kalmadığından gündemin o fas- lına geçilememişti. Gündemdeki Loko- motif ihalesiyle ilgili madde, bir Mec- lis Soruşturması isteğiydi. o Aynı za- manda Meclis Araştırma Komisyonu- nun da üyesi olan, ismi var cismi yok ve bu sıralarda pahalı bir mahalli se- çim kampanyasına girişmek zorunda olan M.P. nin Kırşehir (o milletvekili Memduh Erdemir, dört arkadaşıyla birlikte bir takrir vermişti. Takrirde, Lokomotif İhalesi konusunda Ulaştır- ma Bakanı İhsan Şeref Duranın ih- malinin bulunduğu ileri (o sürülüyor, hakkında Meclis Soruşturması talep olunuyordu. Erdemir saat 14'de başla- yan toplantıya saat 14.30'da," bir tak- siyle, kucağı kitaplar ve evrak dolu, AKİS/10 alı al, moru mor geldi, Meclisin mer- divenlerini ve koridorlarım Hakkı Ugan — Habib Germiyangil DAM ÜSTÜNDE SAKSAĞAN Araştırma Komisyonunun İddi- asına göre, Lokomotif İhalesinde görev suistimali, olanlardan işte bazı- ları: Hakkı Ugan, Habib Germiyangil, Neylan Ünsaç, Muhiddin Ersun Bölükbaşıya göre de, bunlar kimin tesirinde kalmışlar? ARİS'te çı- kan ilânların! Tabii bu, adamları AKİS ile münasebet halinde göstermek arzusunun üstü az kapalı bir gayreti. Ama doğrudur. Bu zevatın, AKİS ile alâkası vardır. Bunlar hakkında AKİS, daha 5 Ocak 1963 tarihinde neşriyat yapmıştır. Bölükbaşı oku- mak ister mi? Buyursun: "..Fakat Öçten duralamadı, keyfi tasarruflarına devam etti. D.P. bu eski milletvekili ve Sivas İl Başkanı - İhtilâlde tevkif edilmiş ve amm asla unutmamıştır- kısa zamanda Bakanlığı ve bilhassa Devlet Demir- yolları Genel Müdürlüğünü bir Vatan Cephesi Ocağı haline getirdi. Ni- tekim Vatan Cephesi İstasyon Ocağına 742 numarayla kayıtlı Habip Ger- miyangil, 657 numaralı Hakkı Ugan, 704 numaralı Neylan Ünsaç, 606 mir maralı Muhittin Ersun bugün Devlet Demiryollarının kilit noktalarını iş- gal etmektedir. Bakanlık koridorlarında Öçten tarafından estirilen terör havası Genel Müdürlüklere ve oradan da bütün teşkilâta süratle yayıldı, Öyle ki hiç kimse işinden ve istikbalinden emin, huzur içinde çalışamaz hale geldi." Haa bir de beşincisi var: Abbas Çetin. Bu da CHP milletvekiliyken İs- tifa edip D.P. ye giren ve ondan sonra Karsta bir daha milletvekilliği yüzü görmeyen sat. Yani V.C. lilerden de bir adım ileri! Yaaa, Hacı Baba! Buna ne dersin?.. Bir. defa, Bölükbaşı konuştu. Ama. ne koşarak (o konuşma. M.P. Genel Başkam ko- katetti. Kısa boylu, şişman, kalın göz- lüklü Erdemirin, havalesiyle, bir yan- dan ötekine yalpalaya yalpalaya se- girtmesi pek eğlenceli (oObir manzara teşkil etti. Başkan, konuya sıra gel- diğinde ilk sözü ona verdi. Ancak, çeşitli muziplikler mesele- nin karara bağlanmasına imkân bı- rakmadı ve en sonda celsenin, önü- müzdeki haftanın çarşamba sabahı- na bırakılması zarureti (o hasıl oldu. nuşmalar başlamışken, nümayiş bek- leyen- bir edayla salona girdi, fakat kimse aldırmadı. Basın locasında ga- zeteciler, M.P. nin Hasın İrtibat Me- muru Kenan Harıma "Yahu, Osma- nın üçbuçuk adamı bile Osmana boş veriyor" diye takıldılar ve bu, "Osma- nın üçbuçuk adamı" tabiri çok tuttu. Bölükbaşı kürsüye çıktığında da, bek- lediğini bulamadı. En sonda, intihar marifetini bizzat bahis konusu etmek