Yanlış al Avni Doğan Bir hazin hikaye B parti içi tahkikat sırasında Avni Doğan gibi yaşını, başını almış bir kimse tarafından söylendiği açıklanan bir söz, üzerinde durula- cak manâ taşımaktadır. İhtiyar politikacı C.H.P. nin bazı genç milletve- killerine "Nasıl olsa askeri idare kurulacağı"ni söylemiş, onları Koalis- yon aleyhinde tahrik etmiş ve bunu bir asil maksada bağlamıştır: İh- tilalin partisi CHP. olmalıdır! Onun içlin C.H.P. bir takım başka kuv- vetlerle işbirliği yapıp yeni. ihtilâlcilerin gözünden düşmemelidir! u memleketin realitelerini hiç bilmemek demektir. (İhtilâlin ana- tomisi konusunda hiç bir fikre sahip bulunmamak demektir. Elmalarla armutları birbirine karıştırmak demektir. Bir askeri idare nasıl kurulur? Bir gün 27 Mayısın şartları geri ge- lir, o zaman Ordu, bu sefer komuta zincirine bir baştan ötekine bağlı ka- larak, yani cuntalara, muntalara lüzum kalmaksızın, memleketin diğer sağlam kuvvetleriyle birlikte iktidara el koyar. C.H.P. daima bu sağ- lam kuvvetlerden biri olacağına göre zaten böyle bir ihtilâlin yanında olacaktır. Ama bu tarz bir hareket için, hele CHP. nin Genel Başkanı İsmet İnönü memleketin başındayken bir sebep ve bir lüzum olacağını san- mak ancak budala olmakla kabildir. Avni Doğan ise, budala değildir. Tezat, Avni Doğanın "askeri idare" derken bir "Aydemir Macerası" na şans tanımasının sonucudur. Bir Talât Aydemir çıkacak, üçbuçuk adamıyla Ordunun bütün komuta zincirini altüst edip darbe we ve başatı kazanacak! Memlekete hâkim olacak. İşte o zaman, aman C.H.P. otobüsü kaçırmasın, Atatürkün Partisi, olsun Aydemirin Partisi! Ne akıl! Ama, çapları bugün meydana çıkmış ve sanık arkadaşlarını iğren- dirmiş bir takım kimselerle büyüklü küçüklü koordinasyon toplantıları yapmak, onlarla ihtilâl öncesi - ihtilâl sonrası plânları çizmek, bir ta- kım tatlı hayallere dalmak sanki daha mı akıllılıktır? Sonra, böyle bir darbe olacak ve CH.P- kalacak! Niçin? Her halde, yeni diktatörlerin başına belâ kesilsin diye.. Üstelik bir CH.P. nin bü- tün prensiplerini, mazisini, tarihini, şan ve şerefini inkâr edip bir kaç pazarlıkçının peşinde, bir sergüzeştçiler grupunun emrine gireceği na- sıl hatıra getirilebilir? "Nasıl olsa askeri idare" kurulacağı, belki bugün dahi bazı kimse- lerin hatırlarını işgal etmektedir. Ama, hayır. "Nasıl olsa askeri idare" kurulmayacaktır, zira askerler görmüşlerdir ki onların arzusu memle- keti iyiye, güzele götüren bir sivil açık rejimdir ve böyle bir rejim için- de sadece memleketlin iç ve dış güvenliğini sağlama görevini görmek- ten daha tatlı dünyala hiçbir şey yoktur- Hesaptaki yanlışlık, bunu farketmemekten doğuyor. AKİS/12 CHP Haysiyet Divanına tevdi oluna- cak, netice umumi efkâra açıklana- caktır. CHP Meclis Grupuna gelince, o, şimdilik hiçbir şekilde mesele ile il- o kararlar arasında bir mübayenet bu- lunursa, o zaman Grup meseleye mü- dahale edecektir. Aksi halde mese- le Grupa gelmeyecektir bile. Kulislerde dolaşan rivayetlere göre, itham edilenler arasında duru- mu en kesin olan Avni Doğandır. Doğanın bir süre Dünya gazetesinde yayınladığı makaleler gerek Komis- yonca, gerekse CHP'li milletvekille- rince Partiyi bölücü ve parçalayıcı olarak mütalea edilmektedir. Kenan Esenginin bir ihtar veya muvakkat ihraç cezası alacağı sanılmaktadır. Gülekin durumu henüz incelenmeğe başlanmamıştır. Erim ise sadece şimdilik- tanık sıfatıyla dinlenile- cektir. Çarşamba günü bir CHP'li omil- letvekili, itham edilen bazı millet- vekilleri hakkında şöyle dedi: "— Canım, mesele meydanda. Av- ni beyle arkadaşları bir parti kura- caklar. Onun için buraya, Komisyo- na, ifade vermek için gelmezler. Bi- zim onları atmamızı isterler ki, kah- raman olsunlar. Emirleri, başımızın üstüne!" Y.T. P. Patlayan çömlek! Koalisyon koridorunun başında kı- yamet koptuğunda saat 16.45'di. Ata Topaloğlu, Esat Kemal Aybar, birkaç YTP'li milletvekili ve (o sena- tör, asabiyetten adeta kâğıda odön- müş yüzüyle etrafına dehşet saçan Talât Asalı teskine çalışıyorlardı. A- sal hırçın bir şekilde: — Gördünüz mü!. Bakın, ben si- ze demedim mi?" diye söyleniyor ve elleriyle bir takım sinirli hareketler yapıyordu. Hikâye, birkaç açıkgöz muhabi- rin Talat Asalı Koalisyon koridorun- da kıstırrnasıyla başladı. Günlerden Grupu mühim bi- ştı Gazeteciler, o günkü Grup toplaı- tısında son derece asabi bir şekilde konuşan Asala, içerdeki konuşmala- rın akislerinden bahsettiler. Bu ara- da, Alican ile Asal arasında cereyan eden bir konuşmada Al icarım Asala "Bu parti, Koalisyona devam etmek fikrindedir. Eğer fikrin başka ise, ayrılabilirsin" dediğini naklettiler, , Fakat Asalın tepesini attıran husus, arkadaşlarına söylediği sözlerin bir- lantısının hemen akabinde o koridor-