29 Aralık 1962 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 16

29 Aralık 1962 tarihli Akis Dergisi Sayfa 16
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

rikalılar bu iş için, yüzde 10'u Tica- ret ve Sanayi Odaları tarafından sağ- lanan 25 milyonluk kredinin yüzde 90'ını vermişlerdir. Bu, Bursanın de- Zerlendirilmesinde atılmış ilk adım” dır. Bu yolda bir başka adım, Türki- suretiyle atılınıştır. Ancak bu fabrikanın işleme tarzı, bizde özel teşebbüsün nasıl yeni ye” mi geliştiğinin ve ne eksikliklerle malül bulunduğunun pek istifadeli örneğini teşkil etmektedir. o Düşün- mek lâzımdır ki bu fabrika altı mil- yon lira kıymetindedir. İç milyon kutuluk kapasitesi vardır. 1956'dan itibaren çalışmaktadır, En ileri gö- Tüşlü iş adamlarının malıdır, Fakat Bursada, evet yukarda tarifi yapılan Bursada, konserve imali için sebze ve meyva bulamamaktadır! Varlık içinde yokluk (Geçenlerde, bu fabrikanın Almanya” dan yeni gelmiş. 34 yaşında genç ve dinamik, Samsunlu müdürü son kampanyada kilosuna 90 kuruş ve- rildiği halde Bursada 20 ton şeftali bulamadığını söyledi. Muhatabı olan bir şeftali müstahsili hayretle sor- du: “— İşlemek için iş 20 ton şef- tali bulamadınız mı Mayıs ayında işe başlamış bulu” nan e tashih etti: — Günde değil.. simde!” Müstahsil tamamile şaşkın halde: Bütün bir mev- “.— Nasıl olur? 20 ton şeftali ne- dir ki?” dedi. Fabrika müdürü, şeftalilerin ku” sursuz bulunması gerektiğini hatır lattı, Müstahsil güldü: “— 20 ton, bu! Gelin, kendiniz ağaçtan istediğiniz şeftaliyi (o seçin.. Bursada, hem de kilosuna 90 kuru verildiği halde 20 ton şeftali bulun” maz olur mu?” İşin en eğlenceli tarafı, bu fabri- ka ile o müstahsilin bahçesinin âde- ta yanyana olmasıdır. Bu, iş hayatı: mızda Ve mahsullerimizin, dışarıyı bırakınız, içerde değerlendirilmesinde henüz ne kadar acemi oldu$u.nuzun tipik nümüunesidir, Bursada kurulmuş olan bu fabrika sirkesini Eskişehir- den, vişmesini Afyondan, bamyasını Yalovadan, ayvasını Çorumdan, çile ğini Ereğliden ve kayısısını Konya» dan temin etmektedir, 9 ton fasulya aramış, 172 kilo bulabilmiştir. Bir buçuk milyon kilo domatesi, ancak Gönenden getirtebilmiştir. Ama bu, bir işletmecilik kusuru” nun neticesidir, Bir önceki müdür müstahsille ekim zamam anlaşma yapmış, domatesin kilosunu 20 kuruş tan sipariş etmiş, fakat mahsul bol olup da fiyat düşünce 5 kuruştan almaya kalkışmış, türlü müşkülât çı- karmıştır. Böylece her çeşit müstah- sille irtibatını kaybetmiştir. Bursa mahsulünü değerlendirmek gayesiyle kurulan fabrika ile müstahsilin arası tamamile açılmıştır, Tabii bunda, kabzımal denilen “Sebze ve Meyva Ağası"nın da bü- yük rolü vardır. YURTTA OLUP BİTENLER mıştır, Zira kabzımal, müstahsile es" lında devletin veya müstahsilin mev- cut olmayan bir birliğinin yapması gereken bütün hizmetleri yapmakta” dir, Tıpkı, doğudaki ağalar gibi. Kredi vermektedir, avans vermekte" dir, yardımına koşmaktadır, Tabii mukabilinde, onu bir nevi esir haline getirmektedir ama, bu hizmetler mistahsile verilmeden kabzımallara darbe indirilince müstahsil kendisini koruma emelinde olan idarenin değil, sevgili kabzımalının yanında yer al mıştır, 80 numaralı Hal Kanununun Hal Müdürüne fiyat koymak yetkisi veren hükmü de, müstehlike ucuz meyva ve sebze yedirme gayesini ta“ Bursanın umumi görünüşü İş bilenin, kılıç kuşamanın Kabzımal denilen âfet ürkiyede müstehlik meyvayı ve sebzeyi pahalı yer. Türkiyede müş tahsil meyvayı ve sebzeyi ucuz sa tar, Aradaki fark? İşte o, kabzımal ile manavın cebine giren paradır ve gerçekten haşmetlidir. Her şeyi ba site irca meraklısı Milli Birlik Ko mitesi, bu herkesin bildiği gerçeği ilk defa kendisinin gördüğü inancı i- çinde kolları sıvamış ve tıpkı 55 Ağa misalindeki gibi bir tedbir almıştır: Kabzımalları tahdit etmiştir. Bu, kabzımallar tarafından aslında insaf- sızca istismar edilen Bursa müstah- silimi bir anda M. B, K. idaresinden en gayrimemnun zümre haline getir- miş ve seçimlerdeki neticeyi hazırla” hakkuk ettirememiştir. Zira bir fa“ turada en yüksek fiyattan 1, orta fi- yattan 1, en aşağı fiyattan 11 sam dık mal aldığı bildirilen manav hep- sinin etiketini gene eri yüksek iiyat üzerinden tanzim etmiştir. Buna mu” kabil, kabzımalların adedinin eksil- tilmesi bunların kendi aralarında bir nevi tröst kurmalarını okolaylaştır- mış, müstahsil daha da fazla eziimiş” tir, Bugün müstahsil kabzıma) karşı" sında tamamile boynu bükük durum: dadır ve eski statünün avdetini dört gözle beklemektedir. O devrede öy- le satışlar olmuştur ki, 1961'de 700 kilo şeftali için Ankara halinden 2 liralık faturalar gelmiştir. Bu kabzımallardır ki ihracat ko a6İS/17

Bu sayıdan diğer sayfalar: