MUSİKİ onların çeşitli çalgıları teşkil ediyor- du. Orkestranın şef muavini Hikmet Sımyşek, en telâşlı ve en heyecanlı yol- cuydu. Çalgıların uçaklara yerleştiril- ©mesihden başlayıp orkestraya alâka gösteren küçük ve büyük rütbell hava subaylarına teşekküre kadar her İişi ordân oraya koşarak şevkle yapıyor- du. Rüyalarının hakikat olduğunu gö- ren bir ınsarın saadeti içindeydi ve bütün orkestra genç şefin bu saadeti- ni paylaşıyordu. İşte nihayet, seneler- den beri arzulanan fakat bir türlü tat- bik mevkiine konulmıyan — “Yurdiçi ilge Konserleri” ti. “Halk Batı musikisinden hoşlanmı- yor”'diye bu musiki ihmal ediliyordu. Halbuki halk, Batı musikisini tanımı- yordu ki sevip sevmediği söylenebil- sin... Genç Ve enerjik Şef bunu şu mi- salle anlatıyordu: “Ben ilk defa hav- yar vediğimde midem bulandı ve ilk viski içisimi hâlâ hatırlarım: Aman o ne pbis kokulu bir içkiydi!.. Havyarın ve viskinin zevkine varmak için uzun bir antrenmana ihtiyaç varmış me- ğer...” Mesele Batı musikisini haltka gö- Ürmek, ona tanıtmak ve sevdirmek- ti. Fakat bu yolda ciddi bir adımın a- tılması, simdiye kadar maalesef müm- kün olmamıştı. Gerçi Cumhurbaşkan- lığı Filârmoni Orkestr&sımn hem ka- formaliteler bu iyi niyetli tasavvurun gerçekleşmesine bir türlü meydan vermiyordu. Bir defa tahsisat yoktu ve dığer sebepleri ıaymx yı sâde bep lüzumsuz kılıyord Kul sıkışmazsa... ller şey Temmuzda, İkinci Erdek 'Şenlığı sırasında başladı. Hikmet Şimşekin Opara Orkestra.sıyla Şe nu—v #ğe katılması ve ora k rinin halk tarafından a_îaka ved saygıyla dinlenmesi Batı götürmek için yanan g yeni bir şevk ve iman verdi: mutlaka yürüyecekti. Sıkısan kulların ımdadh a ko- şan “Huır' da işte bu sırada ortaya çıktı. Erdek Şenliklerini h 'v:zay den Sıtkı Yırcalı -Şair D. P. Genel İdare K k Bakan ve Balı- kesir Milletvekili-, Batı musikisini halkın ayağtına götürme fikrine alâka gösterdi ve ondan sonra her şey s.hir- H bir değnek dokunmuş gibı hızla yü- rümeye başladı. Sıtkı Yırcalı, Balıkesirin kurtuluş bayramı münasebetiyle 5 Eylülde ya- pılacak törenlere Cumhurbaşkanlığı Filârmoni Orkestrasının da katılma- sını stiyordu. Orkestranın Üyeleri bu zevkli vazifeyi harcirah ve Ücret talep etmeden yapmaya hazırdı. Fakat as- gari 70 kişilik bir kadro ile bir yığın enstrüman Ankaradan Balıkesire na- sıl nakledilecekti ? Sıtkı Yırcalı, “Siz işin o tarafını bana tbırakın” dedi ve meseleyi hakikaten en mükemmel şe- kilde hallettt. Orkestranın faaliyeti, Ordu moral eğitim cerçevesi icinde mütalâa edilince, askeri ucakları bu teşebbüse tahsis etmek hiç de zor ol- madı. Milli Savunma Bakanı Ethem Menderes ve Hava Kuvvetleri Kuman- danı General Arıburnu da müzaheret rmeyi kabul ett Konserlerin ad. xîalk ve Ordu Konserleri” olun- ca, yolculuğun asakert uçaklarla yapıl- a_hya da ve ? 1ırde lmnserîer verdikten KtI. a teması Ür site Konser- risar eden Cumhurba.şk&nlıgı Or testrası, bu yeni teşeb- r&a daha geniş bir topluluğa sesini ux_yur imkânına kavuşa- caktı ki bu elbette sevindirici bir hâ- diseydi. Program, Batı musikisımi ilk defa dinliyenlerin da.hı hoşlanabileceği Weber'in Oberon Üvertürü, Gounod'- nun Faust operası bale musikisi ve Beethowen'in Yedinci Senfonisi yer alıyordu. İkinci program, Mozart'ın Saraydan Kız Kaçırma Uvertürü, Bi- zet'nin Arlesienne Suiti ve Beetho- wen'in Beşinci Senfonisinden müte- şekkildi. Orkestra Üyeleri için uçaklarla ya- pilan böyle bir konser seyahati, düne kadar rüyada bile görülemiyen müs- tesna bir hâdiseydi ve bu fırsatın lâ- yık olduğu ide değerlendirileceği muhakkaktı (*umhıırbışkııhğı Fllinnoııl Orkestrası bir umu:nsiu— konserir.de UÜfuk yörüğüüyar ARİN, B ETYĞÜL 19N8