Yarına n XIV. Kurultayı sona ermiş bulunuyor. nadolu M H. C Bılındıgı gıbı €. H, P: ve Rumeli Müda- fai Hukuk Cemiyeti"nin devamı olarak doğmuştur ve 1919 da toplanıp Milli Mücadelenin dayanacağı pren- sipleri vaz'eden Sivas Kongresi, sonradan C. H. P., adı- nı alan sıyası hareketin ilk büyük Kongresidir. 1927 de C . nin ikinci Kongresi yapılırken, Atatürk bu noktayı bilhassa belirtmiştir. Sivas Kongresınden bu yana, C. H Kurultaylarından bir çoğu tarihi karar- lara sahne olmuştur. Bizce, XIV. Kurultayın başlıca özelliği, millet hizmetinde daha — büyük mes'uliyetler yüklenmeğe namzet bir siyasi partilim bu mes'uliyete layık olmak için sarfettiği şuurlu ve ciddi gayrette toplanmaktadır. Kurultayı açış nutkundan' Kurultayca komisyon çalışmalarından varıncaya kadar, bu İnönünün verilen büyük kararlara, umumi heyetteki tartışmalara nokta daima göze çarpmakta idi. C. H. P. nin "İktidar için iktidar" istemediği, tam aksine, yarınki İktidar mes'uliyetinin ağır yükünü bugünden omuzlarında duy- duğu ve bu şerefli çileye şimdiden ciddiyetle hazırlan- mak lüzumunu kavradığı Kurultay boyunca dikkati çekiyordu. Kurultayı yakından takibedenler, yarınki vazifeye layık olmak, milleti hayal kırıklığına uğratmamak kaygusunun genel başkandan delegelere kadar herkesi nasıl sardığını mutlaka hissetmişlerdir. İnönü açış konuşmasında bu noktayı bilhassa ele almıştır "Partimizin kendi üzerinde ümitleri topladı- ğı bu şerefli devirde, gelecek günler için elbirliği ile hazırlanmakta göstereceği ehliyetin vatandaş tarafın- dan dikkatle takip edildiğini biliyoruz. Vatandaşları- mızın C. H. P. ye bağladıkları ümitlerin her sahada gerçekleşeceğini hulüs ile temin etmek vazifemizdir." C. H. P. nin niyet ve tasavvurları hakkında yersiz endişelere yol açabilecek ölçüsüz iddialardan uzak ola- rak, İnönü gerçek devlet adamına ve büyük bir siyasi partiye yakışan dille konuşmuş ve iktidar mes'uliyeti- ni yüklendiği zaman C. H nin ne bir mesuliyetsizlik, ne de bir kin ve intikam devri açmayacağını; kalbten gelen ve kalblere işleyen sözlerle anlatmıştır: iz İ tidara geldiğimiz zaman partizanlık bütün dal ve bu- dakları ile bünyemizden silinecektir. Biz her nevi mes- uliyetin kanun içinde aranması ve her kanunun hukuk esasları içinde bulunması davasındayız. Âmme hizmeti deruhte edenlerin tabiatiyle bir mes'uliyet de kabul et- miş olduklarını unutmamaları lâzımdır. Mesuliyetsiz- lik duygusu şüphesiz her türlü suiistimalin teşvikçisi- dir. Mes'uliyet ve hesap mevzularının bir siyasi tezviı ve İntikamın vasıtası olarak kullanılması ihtimali ise, memleket ve millet için daha vahim zararları tevlit eder... Biz siyasi isnat ve hükümlerden çok çekimsiz- dir. Bizden sonra hiç bir vatandaşın siyasi tezvire ma- ruz kalmaması büyük gayemizdir. Çıkarılacak kanun- ları siyasi kudret dışında bir Anayasa mahkemesinin kontrolüne arz eden; müstakil mahkeme ve hakim te- AKİS, 24 OCAK 1959 Hazırlanan Bir Parti Turhan FEYZİOĞLU minatı dıye çırpınan bir zihniyet hiç bir sahada partı- zanlık ve siyasi tezvir ve intikam yolu takip edemez. Siyasi muarızlarında tenkid ettiği ne varsa, İktidara geçer geçmez hepsini ve çok daha fazlasını kendisi lobi mubah gören iptidat zihniyet C. H. P. Kurultayı tarafından reddedilmiştir. Partinin, siyas? ve İktisadi alanlarda yarın yapa- caklarını bugünd dikkatle düşünüp hazırlaması lü- u bütün delegelerin müşterek dileği olarak belir- mıştır Büyük bir heyecan içinde kabul edilen "Ilk He- defler Beyannamesi" ile, XIV. Kurultay, rejim kon da, mıllet e tarih lıuzurunda çok açık taahhütler altı- na gırmıştır Kurultaydan önce esasları itina ile hazır- lanan, C. H. P. Meclisi kararı ile Ana Davalar Komis- yon mdan ve Kurultayca ayakta dinlenip oy bir liği ıle kabul edilen bu vesika, belki büyük yenılıkler getirmemiştir. Fakat, "biz sadece vaad ettik, vade ver- medik" bahanesi ile muhalefet yıllarında ne söylemiş- lerse önün tam aksini yapan samim y etsiz polıtıkacı- lardan çok çekmiş olan Türk milleti, "en geç ilk teş- ri devrede gerçekleştirilecek — hedefler"in böylesine bir açıklık ve kesinlikle ilan edilmesinden elbette ferahlık duymuştur. Kur ltayca kurulan Basın Komisyonu, çilekeş Türk basını için; Gençlik davaları Komisyonu, Türk srençliği için); Sosyal PDavalar — Komisyonu, emekleri karşılıgında hakları olan emnıyetlı geçimi temin ede- memiş milyonlarca vatandaş için C. H. P. nin tasarla- dığı tedbirleri vuzuha kavuşturmuştur. XIV. Kurultay, ayrıca C. H. P. nin iç bunyesınde daha dinamik, daha verimli ve aynı zamanda daha mu rakaben bir çalışma devresine girmesini mümkün kıla— cak müsbet adımlar atmıştır Bugün açıkça beliren bir gerçek var: Memleket ümidi C. H. P. ye bağlamıştır. Bir tarafta hakkın, adaletin, hurrıyetın mutlaka zafere ulaşacagına ına- nan, güçbirliği hareketi ıle addı ve manevi gu daha da arttırmış olan zinde anlı bur siyasi partı vardır. Bu parti, lıderlerınden ocak teşkılatına kadar haklı bir davanın sahibi olmanın verdiği iman ve cesa- retle mücadele etmektedir. Öte anda, kendi programını bile inkar etmiş, do- ğuş sebebini unutmuş, vaad ettiği hürriyet ve hukuk devletı esaslarını getirecek yerd memleketi 1950 de vardığı merhaleden daha geriye — götürmüş, iktisadi alanda eline geçen en müstesna fırsatları heba ederek milleti hergün artan sıkıntılara garketmiş bir siyasi teşekkül vardır. Bu siyasi teşekkül, sa olsun iktidar sandalyesine tutunmak isteyen bazı ınsanlar elınde ruhu nu kaybetmiş, hürriyet meş alesını elinde aksız bir gidişte israrın buhranl rı ıçıne suruklenmışt Hiç bir tedbir, haklı bir mücadeleyi İminle ve azimle yürütenleri kesin zaferden — alıkoyamıyacaktır. XIV. Kurultay belki yarın, belki yarından da yakın C.H P ekleyen büyük vazifelerin şuuru içinde toplanmış ve bu vazifelere lâyık olmasını bilmiştir.