şısına çıkar. Onu olduğu yerde gör- mek, olmadığı yerde tahayyül etme- mek lâzımdır. İşte bu, evlenen ve evlenemiyen kızların sırrıdır. em de, genç kızlar, bu mevzuda çok yanılırlar. Bir yaz gecesi, gazi- noda baygın gözlerle dans eden de- likanlıyı, kendilerini hakikaten seven mütevazi delikanlı ile kıyaslarken hayatın yalnız bir dans partisinden ibaret olmadığını çabucak unutur. evlendikten sonra da bunu biraz acı bir şekilde öğrenirler. Güzel m mam- bo yapan yeşil gözlü "jön prömiye"- yi biraz sınıfta, hocanın karşısında, işinde tasavvur etmek, insanı yanlış adımlar atmaktan kurtarabilir. Ka- dınlar aslında, güzellikten ziyade ayatta muvaffak olalı", kendileri- ne kıymet veren erkeği severler. İz- divaç hayatında aradıkları budur. Halbuki izdivaca karar verirken, bu- nu nazarı itibare almazlar. İşte, çok zaman kadınları bedbaht eden sebep de budur. Dış görünüş Erkeklerin — dış görünüşlerine baka- rak kadınlar nasıl aldanırlarsa, er kekler de aynı şekilde kadınların dış görünüşlerine kapılarak hayatta bir- çok yanlış adımlar atarla Demek ki, dış gorunuş “mühimdir. Vakıa dış gorunuşun temin ettiği ca- zibe ve alâka çabuk sönebilir ve ze- kânın, iyiliğin, — hakiki mezıyetlerın parlakhgı ebedidir. Ama, rünüş yüzünden nice kadınların — ve dolayısı ile nice erkeklerin hayatı zindan olmuştur Tanınmış bir doktor hanım vardı. Çok genç yaşından beri, kendisini o- kumaya, kitaplara terketmıştı Bu onun içindeki sevilmek arzusunu öÖl- düremedi. Bir erkeğe rastladı ve o- nunla nişanlandı. Çok iyi anlaşıyor- lardı. Mesuttular. Fakat birgün, baş- ka bir genç kız çıktı. güzel bir kızdı. ğ - Bu gayet şık, Vaktini süslenmekle, Her kadın evlenebilir Göz görmeyince AKİS, 18 ŞUBAT 1956 İnce yünlüden manto Zarif mi zarif etrafına hoş gorunmekle geçiriyordu. Erkek ona tutuldu ve okuyan nişan- lısını terketti. Fakat aralarındaki arkadaşlık bozulmadı. Bu bocalama doktor kızın bir güzellik enstitüsüne gidip, yeni bir kadın olarak meyda- na çıktığı güne kadar devam etti. Kitaplar ve ilim güzelliğe mani de- ğildi. Eski nişanlı onu görünce, kimi sevdiğini artık kat'i olarak anlamı 1ş- tı. Bu sefer evlendiler. Zarif olmayan jestler, kırmızı bir burun, yapışık saçlar, — çürük dişler en guzel mezıyetlerı gözden silebilir. 20 ncı asır, kadına şu hakkı vermiş- lik şart degıldır ve güzel- itina, zarafet Ve bakım almıştır Bugun guzelleşemıyecek ka- dın yok Kendi kendme inanmak Yalnı güzelleşerek — değil, insan etrafında canlı bir muhit yara- tarak, iyi bir iş, güzel meşgaleler bu- larak kendi kendine beslediği güven- sizlikle mücadele edebilir. Muvaffak olmuş, çok sevılmış, parlamış kadın- ların, yüzde onu bi kusursuz gü- zel degıldır Buna mukabil köşede bucakta unutulmuş, terkedilmiş bed- baht kadınların arasında — kusursuz güzeller namutenahıdır Hatta meş- hur bir söz vardır: "çirkinler talihli olur" derler. Aslında bu, doğuştan çok cazip hatlara sahip olmıyan in- sanların, muvaffak olmak için, sar- fettikleri üstün gayretlerin neticesi- ir. Olduğu gibi görünmek Aşkın ve saadetin bir şartı da ka- dının olduğu gibi görünmesi, ya macık, suni, yalancı şekıllerden ka- çınmasıdır. KADIN İnsanın ancak hakiki varlığı aşkı uyandırabilir Çünkü hakiki aşk ısı- tılmak isten Bu ancak samimiyetle kabildir. Samımıyet aşkın ateşıdıı' Kusursuz insan olm r kadın, u- zun burnu ile sevılebıldıgı gibi, ufak tefek kusurları ile de sevilebilir Her genç kız, her sabah gıyınir— ken şoyle duşunmelıdır — Dünyada, bir yerde, tıpkı be- nim gıbı bır kız arayan bir erkek mevcuttur. O bir gün karşıma çıka- cak, aşkıma aynı kuvvetle mukabele edecek. Şu anda o da beni düşünü- yor, beni arıyor. Biz birbirimizi, böy- le kuvvetle ararken hıçbır şey — bir- eşmemize mani olamaz' Bu düşünceye inanan, bu düşün- ceyi benimseyen genç kız, muhak- kak, mesut olacaktır. Çünkü aşkta ve saadette en büyük tehlike, en bü- yük mani peşinen kabul edilen şans- sızlıklar ve talihsizlik korkusudur. Moda 1956 İlkbahar modası Avrupada şiddetli bir kış hüküm sü rerken, büyük terziler birer birer 956 ilkbahar ve yaz modellerini teş hire başladılar. İlk faaliyeti göste- renler Balmain ile Castillo-for-Lanvit olmuştur. Balmain modası Balmain — 956 senesi için bir "Joli Madame" yaratmıştır. Etek boyları hiç — değişmemiştir. Hatlar gene supl ve akıcıdır, "Jolie Madame" 1ın başhca husu- siyeti çok bakımlı bir kadın oluşudur. Önden olduğu kadar, arkadan bakı dıngaman da, şıklıgını muhafaza et me Bir emprime döpiyes Bahar çiçekleri 23