Terbiye Bir hasbihal Kadınlar Birliğinin — şık lokali, o akşam, büyük bir sesizlik içinde idi. Hanımlar her zamanki gibi ara- larında konuşup şakalaşmıyor ye bü yuk bir dikkatle yumuşak ve tatlı bir, sesi dinliyorlardı. Konuşan Gazi Eği- tim Enstitüsü müdürü Bayan Vedide Baha Pars idi. Hanımların ta kalbine hitap ediyor, onlara çocuklarından, ilk terbiyeden, modern çocuk büyüt- me telâkkilerinden ve çocuk neşri- yatlarından bahsediyordu. Bu bir hasbihaldi. Konuşma bitin- ce anneler söz alıp fikirlerini, varsa itirazlarını, bildirecek acık münaka- şaya girişebileceklerdi ve fikirlerden fıkirler doğacaktı. Kadınlar Birliği faydalı mevzular üzerindeki bu has- bıhalleri sık, sık tekrar etmek niye- tinde idi. Fayda ve zarar meselesi Güneş — insanlara faydalı, hatta el- zemdir. Güneş görmeyen vücut- lar, inkişaflarım tamamlayamazla!. Su da, insanlara — faydalıdır: susuz hayat olmaz. Elektrik de medeni in- sanın büyük bir dostudur. Ama gü- neşin fazlası insanı yakar, zararlıdır, suyun fazlası sağanaklara, tehlikele- re sebep olur, elektriği kullanmasını bilmezsek bizi öldürür. İşte ailenin, öğretmenlerin ve mu- hıtın çocuklara gosterdıgı alaka, sev- itin. şekilde, iyi kul- lanılırsa faydalı fena kullanılırsa za- Çocuğun ihtiyaçları Ç ocuğun evvela fiziki ihtiyaçları vardır. Çocuk temiz gıda, sıhhi ba kım ister. Her aile, kendi imkanları- Anne ve bebeği "Terbiye" ye başlamalı AKİS, 18 ŞUBAT 1956 KA DI N En Mühim Vazife Kadınlar Birliğinin tertip ettiği bir hasbıhalde de ifade edildiği gibi, insanların ilerlemiş yaşlarda- bütün davranışlarında çocukluk çağında aldıkları ilk terbiyenin te- sırlerını, izlerini bulmak mümkün- B ünkü cemıyetın üzerine dık- katle egıldıgı bütün "Demokrasi" gibi, "hür fikirler" gibi meseleler- de, fertlerin bu fikirler karşısında- urumları da ilk terbiye ile sıkı sıkıya bağlıdır. İnsanın kuracağı yuva bakı- mından, şahsi saadetini temin et- mesi bakımından da ilk terbiyenin büyük ehemmiyeti vardır. Fakat çocuğun ilk terbiyesi, o0- na yapılan tesirler yalnız onun şah- si veya cemiyet içindeki hayatı bakımından mühim —değildir. Ge- cen hafta Ankara Dil - Tarih Fa- kültesinde, Nöropsikiyatri Cemiye- ti namına konuşan tanınmış bir ruh doktora, ruhı tedavilerden bah- sederken, biz annelere bir alarm işareti vermiş oluyordu Demek ki, çocukluk, bu mesut çağ, ruh hastalıkları bakımından da, bırçok tehditler altında idi. Çocuklarımı- zı açlıktan, soğuktan, mikroplar- dan nasıl koruyorsak birçok ruhi sarsıntılardan da korumakla mü- kelleftik. Bunun için de, sevgi ve fedakârlık kadar bilgiye, aydınla- tılmaya da ihtiy;ıcımız vardı. Bütün bunlardan anlaşılıyordu cuk terbiyesi artık kuru bir disiplin anlayışından çoktan çıkmıştır. Kadınlar Birliği bu mev- zuu ciddiyetle ele almak fikrinde- na ve bilgisine göre, çocuğun bu ihti- yacını yerine getirmeye gayret eder. Fakat çocuğun bir de manevi ih- tiyaçları vardır. ki bunları kısmen tatmin etmek şarttır. Tatmin edilme- yen arzular, ya bambaşka tepkiler yaratarak tezahür ederler, yahut da- ha fenası, şuuraltına yerleşir bir ta- kım kompleksler meydana getirirler. Cemiyetimiz bu bakımdan, bir boca- lama devresi geçırmektedır Eski ter- biye sıkı bir yasak prensibi üzerine kurulmuştu Bugun ise, yeni bir cere- n çocukları tamamile başıboş - bı- rakmaktır Fakat ifrata ve tefrite kaçmadan, arzuları kısmen tatmin et mek, çocukları sıkı bir baskı altına nların hareket arzularını iptilalarını iyi cihetlere yöneltmek ümkündür. İlk şart Bunun için ilk şart, çocuğu tanı- maktır. Evet çocuğun bir ruh a- Jale CANDAN dir. Ankara milletvekili Aliye Te- muçln ve arkadaşlarının bu husus- ta birçok proıelerı vardır. Bunlar- dan biri de, meselâ bütün okullar- da, birer rehber yanı psikolojiden, çocuk mevzuundan anlıyan birer şahıs bulundurmaktır. Bunlar di- siplin kurullarında, — birçok yanlış kararların alınmasıua mani ola- cakları gibi, çetin tabiatlı çocukla- ra ne şekilde muamele edecekleri- ni pek kestiremiyen, müşkül du- rumda kalan öğretmenlere de yar- dan edeceklerdir. Milli Eğitim Ba- kanlığı nezdinde yapılacak olan bu teşebbüs muvaffak olursa, çocuk yetiştirme yolunda mühim bir a- diım atmış olacağımız muhakkak- tır. Projelerden bir — tanesi de, “problem çocuk" lar için klinikler açmaktır. Böyle mühim işlerin ba- şarılmasında, muhtelif cemiyetle- rin birleşip, beraber harekete geç- mesi çok faydalı olur zamaııdayız. Mesala bu çocuk mevzuunda Nö- ropsikiyatri Cemiyeti ile Kadınlar Birliğinin, fikir birliğine varabile- cekleri birçok noktaları vardır. Fa- kat cemiyetlerden beklenilen bu mühim vazifelerin yanında, biz an- nelere düşen bir vazife de gözle- rimizi ve kulaklarımızı açık bulun- durmak ve bu mevzudaki hiçbir neşriyatı, hıçbır konferansı kaçır- mamaktır. Hepimiz bir psikolog, bir ruh doktoru olamayız; hepimiz, her zaman, her öğrendiğimizi tat- bik edemeyiz; fakat hiç olmazsa, çok sevdiğimiz çocuklarımıza, ba- zan sevgimizle, bazan bilgisizliği- mizle zararlı olmaktan kurtulabili- riz. lemi, bir dünyası vardır. Bütün ço- cukları aynı tip, "model çocuk" ka- lıbına göre tetkik etmek, kabahatle- ri, kusurları, hataları daima aynı şekilde cezalandırmak gerek aileyi, gerek öğretmenleri, bazan muazzam hatalara sevkedebılır İşte bir küçük misal ki, bizim memlekette, gözümü zün önünde cereyan etmiştir. Bir müddet evvel, 13 yaşında, izci bir ta- lebe sarhoşluktan, sigara içmekten ve bir şoföre dayak atmaktan dola- yı disiplin kuruluna verilmişti. Ço- cuğun kabahati, doğrusu hafif değil- di ve ilk bakışta, herkes onun bir tardı muvakkati hakkettiğinde müt- tefik kalmıştı. Fakat iş tetkik edilin- ce, biraz derinleştirilince, mesele veç- he değiştirdi. Evet çocuk şarap iç- miş, sarhoş olmuştu, elinde sigara vardı ve bir şoförü dövmeye yelten- mişti. Çocuk bir izci grubu ile, ho- ca nezaretinde, İzmire gitmişti. Ora aki akrabalarını ziyaret etmek için 21