10 Temmuz 1954 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 31

Dünyadan Haberler Necla Ateşin yıldızı Los - Angeles — Pariste Casino de Paris'de şark dansları yaparken Ame- rikaya gelen ve New.York'un en bü- yük gece kuluplerınde danseden meş- hur Türk Dansözü Necla Ateş "deli milyoner" Abdullah King ile nişanla- nıp ayrıldıktan beri şöhretini hergün biraz arttırmaktadır. Nişanlanmaların, evlenmelerin ve boşanmaların p reklâm simsarları tarafından ayarlandığı Amerikan per- de ve sahne hayatında Necla Ateşin çok usta bir mütehassısa düştüğü an- laşılmaktadır. Zira şmdı açıklandıgına N cla Ateşin "deli milyo olan asebatı reklâm ajanı tarafından tertıplenmıştır Türk dansözü halen Hollywood'da bir film çevirmektedir Necla Ateş kendısıyle görüşen ga- zetecilere Amerikadaki — hayatından pek memnun olduğunu söylemiş, hattâ canı istediği zaman — Türk yemekleri bile bulduğunu söylemiştir. Dansözün adı Amerikada "Türk Lokumu" dur. Salzburg festivali biletleri Salzburg — Salzburg festival idare- sinin bildirdiğine göre, ağustos ayında başlıyacak olan festivalin bütün bilet- göre Milletlerarası altıncı "Busoni - piyano" müsabakası Roma — Milletlerarası altıncı "Bu- soni - piyano" müsabakası 25 Ağustos- ta başlayıp 5 eylülde sona erecektir. Müsabaka üç devreli olacaktır. Mü- sabakaya katılacak olanlar iki devreyi muvaffakiyetle atlattıktan sonra fina- le kalacaklar ve finalde muvaffak ola- na büyük mükâfat verilecektir. Müsa- bakaya bütün milletlerin piyanistleri davet edılmıştır Başka bir milletlera- piyano müsabaka sında mükâfat kazanmış olan ar, Busoni müsabakası- nın birinci devresine girmekten muaf tutulacaklardır. Müsabakanın millet- lerarası komitesi şunlardan mürekkep tir: Wılhelm Backhaus, Arturo Bene- detti ner, milyon liret ikramiye dağı— tılacak ve birinciye 300.000 liret veri- lecektir. Milletlerarası orkestra Hannover — Genç müzisyenlerin dokuzuncu kongresi sırasında, kongre- ye iştirak eden muhtelif milletlere nsup müzisyenlerden teşkil edilen "Milletlerarası genç müzisyenler or- kestrası"nın verdiği konser fevkalâde muvaffak olmuştur. 80 kişiden mürek- kep olan bu stranın azaları on muhtelif milletten seçilmişti. 32 SPOR Futbol Alman Karl Mai Herkesi süpürdüler Bir kampanyanın sonu K ampanya, Türkiye milli futbol ta- kımının Almanya karşısında mağ- lübiyetiyle başlamıştı. Takımımız 4- 1 gibi hi mayan bir farkla yenıldıgı halde "mütehassıs"lar ileri geri lâflarını söylemiyorlardı Sonra Güney Koreyi yendik, sonra Almanyaya tekrar yenildik. . Kampanya o zaman başlad İlk ateşi hükümetin yarı resmi organı o- lan Zafer gazetesi yaptı ve onu, irili ufaklı gazeteler takip etti. Hepsi, bü- tün kabahati idarecilerimizde buluyor, filân yahut falan oynatılsaydı netıcenın ALEMİNDE mının niçin bu hezimete uğradığına dair sual de tevcih edildiği zaman müteanzların eline silâh da — geçti. Onlar da bu hususta bir Meclis Tahki- katı istiyor, sporcu — milletvekillerini sıkıştırıyor, kendılerıne açık mektuplar' yazıyorları Gerçi 1şten anlayanlar bunun doğ- TU olmadıgım bılıyorlardı Nıtekım A- olunuyor, Zaferdekı yaylım ateş daha da şıddetle Zaferin bu kadar celâdet gösterme- si, işe bambaşka bir mahiyet verdi. Yoksa bu, bir otokritik miydi? Teşki- lât yeni baştan ele alınacak, kanun yoluyla ıslahına gıdılecek aksaklıkları idareye mi kavuşacaktı? nın başka bir sebebi olmamak gere- kirdi. Fakat hükümetin gazetesınde eski prensip mücadelesi değil, şahıs kavgası dır. Neşriyatta dikkatle belirtilen husus futbolumuzun niçin kalkınamadığı ol- madı. Beden Terbıyesı Genel Müdürü federasyon reisine ne yazmış, o ona ne cevap vermiş, sonra antrenöre kaç paralık tahsisat ayrılmış, oyunculara elbise yaptırılmış mı, yaptırılmamış mı, Turgay oynatılmamalı mıymış, Oy- natılmalı mı? Bütün bunlar gazete sü- tunlarına döküldü Gerçi federasyonun hali hazır Reisi Ulvi Yenal da, başka kanallardan, bir takım gazetelerı ve gazetecılerı elınde tutmuyor deği ücum- lar bazı yerlerde zayıthyor falsolu ses- ler de çıkıyordu ama, umumiyetle şah- si davalar, kavgalar ve İhtiraslar, hat- tâ kinler ön plâna çıkmıştı. Ceph deki vazifesinden, Ş tabırıyle 'yumurta kapıya geldıgınde mağlübiyetin bütün sebebini kendisi- nin "ayrılmaya mecbur edilişinde" gö- rüyor, sanki bir milli maça hazırlık bir kaç haftanın içinde oluverirmiş gi- bi feryatlar yükseltiyor ve Demokrat Partinin gazetesinde kendi meselelerini müdafaa ediyordu. Bu neşriyatın parti yüksek kade- melerinde müsbet tesir bırakmadığım hatırdan çıkarmamak lâzımdır. Bu sırada İsviçrede başka türlü — olabilec nı, Alm pekâlâ yenebılecegımızı Ö En sert yazılar, Zaferde çıkıyordu. Beden Terbyesi Genel Müdürlüğüne ve onun futbol federasyonuna alabil- diğine hücum edılıyo büyük, alışıl- mamış puntolarla mesullerın cezalan- dırılmaları" - isteniliyor, tahkikat bile talep olunuyordu. Bu sırada, İtalyan Parlâmentosuna, bizim gibi diskalifi- yeye uğramış İtalyan milli futbol takı- ürkiyede Alman takımı önündeki maglubıyetımızın , vesile olduğu polemik gıderken İsviçrede manlar, Türkiye ile ikinci maçlarını yapmadan evvel Macarların karşısında perişan ol- muşlardı. bu, bir taktik idi. Antrenör, Macarlara mağlübiyetin hiç bir şey kaybettirmiyeceğini bildiğin- AKİS, 10 TEMMUZ 1954