YURTTA Demokrasi Kanunlar yürürken Seçimlerden bu y Cumh gazetesi ye onun başında bulunan Nadir Nadiyi. "Demokrat Partiyi tut- mak ile itham edenler çıkmıştır. Fa- t hiç kimse — gazeteyi ve muharriri "Muhalefetı desteklemek" ile suçlan- dırmamıştır (D, P. içinde dahi...) uriyet nan Ahmed Emin Yalman'ın Demokrat Partinin tarafını iltizam ettiği görül- müştür. Fakat hiç kimse gazeteyi ve muharriri "Muhalefet yapıyor" bulma- mıştır (D. P. içinde dahi...) O kadar ki Nadir Nadi "Müştakil" sıfatiyle Demokrat Partinin, İstanbul lıstesınden adaylığını koymuş Ahmed seçimlerin — arefesinde gizliliği prensibine rağ- men — Demokrat Partiye rey verece- ğini bir başmakale halinde umumi efkâra ilân etmiştir. Nadir Nadi ve Ahmed Emin Yal— man iktidarın hazırladığı son kan lan ve onların ifade ettiği zıhnıyetı asla tasvip etmediklerini — temkin ve itidalin en son haddile de olsa — yaz- mışlardır. Daha da iyisi var: Bizzat Demokrat Partinin en sivri şahsiyetlerinden Fev- zi Lütfi Karaosmanoğlu — veya Samed Ağaoğlu, P. Meclis Grupunun en kıymetli elemanlarından Turan — Gü- neş, İhsan Aktürel veya İsmail Hakkı Akyüz muhalefetlerini — bu kanunla- rini — nizalariyle veya sözleriyle ifade etmişlerdir. er işte Cumhuriyet Halk Partisi- tij w.. nın parmagını Karaosmanoğlu ve Samed Ağaoğlunun sözlerinde, Tu- ran Güneşin, İhsan Aktürelin ve İs- mail Hakkı Akyüzün muhalefetlerin- de, nihayet bu memlekette demokrasi- yi samimiyetle arzulayip herhangi bir gizli maksat gütmeyen kimselerin o kadar fazla yükselmek imkânını bu- lamayan 1tırazlarında "parmak" araya- cak yerde ba hakıkaten gazaba mı geldık diye "yakınlar" 1ın erişemiye- çekleri bır mahalde şöyle bir düşün- mek daha kolay değil midir? Halbuki yolda, ilk gördüğünüz va- tandaşı çeviriniz ve memurlardan, he- yeti umumıyesıyle memnun olup ol- madığını "sorunuz. Bizzat memur dahi olsa, size yanacaktır.' Memurluk — müesseses'nin, — devlet mekanizmasının — ıslahım kim elzem görmez | O halde itiraz neye? İtiraz bu ga- yeyi değildir. İtiraz evvelâ hedefe var- mak için tutulan yola, ondan sonra za- dert 4 OLUP BİTENLER Partilerinden Kuvvetli Liderler Kabıl olsaydı da milyonlarla Tür- ke, yüzbinlerle Demokrat Parti- liye ve yüzlerle Demokrat mebusa söyle bir sual sorulabilseydi: l mokrat Parti denılınce ha- tırınıza 1lk gelen nedir Inanabılırsınız cevap şu olurdu: nan enderes!" Kabıl olsaydı da milyonlarla Tür- ke, yüzbinlerle Halk Partiliye — ve bır avuç Halkçı mebusa şöyle bir su- al sorulabılseydı Cumhuriyet Halk Partisi de- nilince, hatırınıza ilk gelen nedir?" Gene inanabilirsiniz; cevap şu o- lurdu: | "— İsmet İnönü!" demokrasilerin hastalı- ğıdir ve rejim meseleleri b hsinde çektiğimiz — ıstırap i ma — sıkıntıların, üzüntü şah di olduğumuz tadsız hâdiselerin kaynağıdır. Türkiyede liderler, kuvvetli bulunuyorlar. partilerinden D emokrasıye uzun asırlar evvel ka- vuşmuş mleketlerdeki siyasi partılere goz atanlar bu partilerin d lıder goreceklerdır 1 yıf şahsiyete sahip liderler. Birinci- lerin en güzel misali, — İngilterede Muhafazakar Partinin başında bulu- nan Sir ton Churchill'dir. I- kincilere misali, Fransada arayabil- lir ve meselâ Sosyalist partinin ba- şında Daniel Mayer veya Guy Mollet'yi gösterebilirsiniz. Sir Winston Churchill ezici şah- siyete sahip bir politikaçıdır, ama şahsiyetinin ezdiği başka şahsıyetler— dir; yoksa, asla Muhafazakâr Part degıl' Muhafazakâr Parti, lider ola— rak daima — çok kuvvetli şahısları ir. Bu şahıslar, partının sev- idaresini, — tıpkı Sir Winston'un yaptığı — bir - elle yürütm Churchill 'in hâtıralarını nız, Chamberlain'ın "Parti içindeki dıktatorya sından ne kadar acı şe- kilde dert görürsünüz. i evvel de Baldwin Muhafazakâr Partiyi aynı sıkı disip- lini kurarak idare etmişti Fakat İngilterede ne Baldwın, ne Chamberlain, ne Churchill partile- rinden daha kuvvetli olabilmişlerdir. hiri hedefin arkasında gizli maksada- dır. ün, Meclisin kapanacağı gündü Bir takım şahıslara başka şahısları bugünden yarına vazifeden uzaklaştır- METİN TOKER Partilerinin içinde, Evet' Fakat par- tilerinin üstüne, mışlar; tileri şahıslariyle Kuvvetli lıderlerın mı dan memleketlerine daha faydalı ol- ukları münakaşa edilebilir. Bu, şeyden evvel bahis mevzuu partıle— rin ve memleketlerin — bünyeleriyle alâkalı bir husustur. Tarihin terdiği, kuvvetli ve dirayeti 1i rin politika — savaşlarında partilerini daha kolaylıkla zafere götürdükleri; kuvvetli ve dirayetsiz liderlerin — ise ezimet âmili olduklarıdır. Fakat demokratik hayatları eski memleketlerde hakiki kuvvet, daima bir programa, ananeye ve fikre da- yanan partılerdır liderler onun kuv- etinden de ederler, partiler onların şahıslarıyle beka bulmazlar. Bizde durumun ne kadar başka olduğunu görüp anlamak için Celâl Bayarla Adnan Mendere- sin Demokrat Partiden, İsmet İnö- nünün Halk Partisinden ayrılmaları halinde bu partilerin ne vaziyete dü- şeceğin gözönüne getirmek — kâfi- dir. Celâl Bayar ve Adnan Mende- ressiz bir Demokrat Parti, İsmet İnö- nüsüz bir Halk Partisi sebebı hik- metleri kalmamış, boş, cansız kalıp- lardan başka şey ifade etmez. Bu şa- hıslar o partilerin sembolüdürler. Bir büyük ihtilâf takdirinde hakiki Demokrat Parti — adı ne olursa ol- sun — Celâl Bayar ve Adnan Men- deresin içinde bulunacağı parti, ha- kiki Halk Partisi - adı gene ne o- hırsa olsun — İsmet İnönünün için- de bulunacağı parti olacaktır. İhtimal ki bu, o partilerin o şa- hıslarla beraber başlamış olması, o şahısların hüviyetini iktisap etmesi kurucularının şahsiyetlerinin hakiki program mahıyetını taşımasındandır ihtimal ki onlar siyasi hayattan çe- kıldıklerınde partiler, garpli mâna- da haya yet kazanacak, lider ler şef olm ktan çıkarak liderlik mücadele ile ulaşılan bir mevki haline gelecek— tir. zaman politika bir takım in- sanların birbirleriyle şahsi münase- betleri, asap sistemleri, hazım cihaz- ları ile alâkalı olmaktan kurtularak, rasyonel temelleri üzerine oturacak- tır. mak selâhyetini tanıyan ve o ikinci şahıslardan herhangi bir yere herhan- gi bir itirazda bulunmak hakkını alan nun müzakeresi yapılıyordu. Talihsizlik! Kanunu Demokrat Par- ti adına (fiilen) teklif ve onu Meclis kürsüsünden Demokrat Parti adına AKİS, 10 TEMMUZ 1954