rikaya, yardım mevzuunda müzakere- de bulunmak üzere geliyordu. Haya- ti ihtiyaç,Amerikanın olmaktan ziya- de — Türkiyenindi. Gazetelerin ve umumi efkârın bütün hadiseler için- de en fazla alakayı bu ziyarete atfe- deceğine inanmak için mutlaka bir Ajans temsilcis nin olmaması ica edecek — kadar safdil bulunmak gere- kir, dnan Menderesin seyahatinin mu- A vaffakıyeti de, ou Ajansının iç politika pazarını — kollamaktan, ona sermaye hazırlamaktan baş alıp Türk umumi efkârına lâyıkı veçhile belirtmediği sahada olmuştur. Yoksa iki alkış ve iki makalede değil, i k icap eder ki, Amerika, dü- yanın diğer milletleri gibi Türkiyeye de yardımı kesmek yolundaydı, işe kısıntılardan başlamaya karar ver. . Askeri yardım, ilk kalemde 100 dolar azaltılacaktı. İktisadi dımlar kesildiği takdirde, Türkiyenin, Batı camiasının Rusyaya en yakın noktasında kuvvetli bir kale devlet adamları da bılmıyor değillerdi. Fakat her şeyi, en açık şekilde izah etmek gerekiyordu. n Menderesin daveti, çoktan- ncak Türkiye i. Bunların ne- kerelere girişmek icap ediyordu. Tür- kiyeye iktisadi Amerikan Devletinin hibe veya borç vermesin- den ziyade hususi Amerikan sermaye- sinin akmasında görülüyordu. Anka- rada Demokrat bir iktidar iş başında takdirde, bu, güven içinde yapılabilirdi. Adnan Menderesin libe- ral ve realist iktisadi polıtıkası takdir ediliyordu. Fakat Halk P mile yanlış bır taktık kampanyası ye aleyhtarlığı yapmış ı. leyenler söylediklerine 1nanmadıkları halde Demokrat Parti çok kuvvetli, bir ekseriyetle iş başında kaldıktan son- ra, Türkiyeye yapılacak yardımın şek- li görüsülebilirdi. Görüşüldü. Muzakerelerın neticesi hakkında şöy- le demek kabildir: Amerikan as- keri yardımı Türkiyeye devam ede- cek, hatta hızlandırılacaktır. Fakat bu, ilelebet devam edemez. Türkiye, kendi ekonomisini coğrafi durumu- nun ve tabii politikasının icaplarına göre ayarlamak — Zorundadır. Yani, Türkiyenin iktisadi potansiyali o hale gelsin ki «kendi — ordusunun ve eko- nomisinin ihtiyaçlarını kendi kaynak- lasından sağlayabilsin». Bu, «müşte- rek menfaatin icabındır. O halde, Ame- rikaya da bir vazife düşmektedir. Bu AKİS. 12 HAZİRAN 1954 Heyetimiz New - York «Elhamdülillah, «müşterek menfaat»sın resmi tebliğe girmesi, Türkiye hesabına başlı başı- na bir muvaffakiyettir ve Adnan Men- deresin Amerikada elde ettiği en büyük başarıyı teşkil eder. Amerika, Türk yenin iktisaden kuvvetlenmesını <<muşterek menfaate olarak telakki et- mektedir Gerçi Amerika hükümeti, Kongre- ye danışmadan en küçük bir taahhü- de bile girişemez. Amerikan devlet adamları, bu hususta şahsen taahhüde girmişlerdir. Türkiyeye ik- tisadi yardım devam edecektir. Fakat bilhassa Amerikan sermayesi memle- ketimizin kalkınması gayretlerine da- ha büyük hacimde iştirak edecektir. merika para olarak fazla bir şey vermek niyetinde değildir. Bizim ken- di gayretlerimize, destek olacaktır. İki ten sonra Almanya, aynı yoldan kalkınmıştır. A merikada bu müzakereler olup bi- terken Türkiye Hariciye Vekili Bay ve Bayan Köprülü Ankarada bu- lunuyorlardı. Pakistan Başvekili Ankarada ünyanin en genç başvekillerinden biri, hüküm etim izin resmi davetlisi olarak memleketimizde — bulunuyor. Bu, Pakistan Başvekili Mehmed Alidir. Mehmed Ali han 45 yaşındadır. Ken- disine refikası ve iki oğlu da refakat ediyor 6 milyonluk bir kitlenin mukad- deratını elinde tutan 45 yaşındaki bu genç adam 17 Nisan 1953 tarihinde Pakistan devletinin reisi Gulam Meh- met tarafından başvekilliğe getirildi- ği zaman memleketini —Washingtonda temsil etmekteydi. Mehmed Ali 1909'da Doğu Pakis- tan'ın ğ kasabasında tanınmış bir ailenin oğlu olarak doğmuştu. OLUP BİTENLER YURTTA Haa daıfımrıia sapasağlamız!» Büyükbabası Bengal'in Siyâset hava- tında mevcudiyetini — hissettirmiş bir şahıstı Mehmed Alı siyâsete erken atıldı. idâri meka ız— lisine âzâ intihan sonra Bengal Hukumetının Mâliye ve Sağlık Bakanı oldu. Bakan olarak kal- dığı müddetçe — memleketin kalkınmasına ön a sanatoryomu meydana getirildi. 1947 Ağustosunda Pakistan kurul— ma ya'da temsil etmişti. 1949'da aynı sı- fatla Kanada'ya; 1952'de — Amerika Birleşik Devletlerine tâyin olundu. 1 Mayıs 1954'de, yan Başbakanlığa geldikten henüz bir sene sonra rad- yodan milletine hitap eden Mehmed Ali: «— Allahın ve sizin yardımınızla memleketin durumu tamamiyle değiş- mistir» dedi. Mehmed Ali han, iç durumdan bahsediyordu. Fakat — memleketinin dış politikası da yeni bir veçhe almış ve Türkiye - Pakistan paktının imza- sile bu 76 milyonluk kitle Batı blo- kuna dahil olmuştur. Ankarada — Pakistanlı — misafirlerle görüşmeler, su satırlar yazıldıgı sıra- a devam ediyor. — Başve Adnan Menderes Amerikadaki temasları hak- kında Pakistanlı meslekdasına izahat vermiştir. Pakistan ile Türkiye ara- sındaki münasebetlerin Washingtonda müzakere konusu olduğu bilinmekte- dir