Emil Zatopek Çek — Lokomotifi Atletizm 5000 metrede yeni rekor ç ekoslovakyalı Emil Zatopek Pariste, 5.000 metrede 13 dakika 57.2 sani- ye ile dünyâ rekorunu kırmış ve 1942 senesinde İsveçli Gundar Haegg ta- rafından 13 dakika 58.2 saniyede tesis edilmiş rekoru İsveçlinin elinden al- mıştır. Fransız Hariciye Vekâleti şimdiye kadar 5000, 10.000 metre ve maraton yarışlarında ve 1952 Helsinki Olimpi- atlarında bir çok muvaffakyetler ka- zanan Çek koşucusunun, Paris civa- rındaki Colombes stadyumunda tertip edilen milletler Aarası yarışlara ka- tılmasını ve bu koşucuya vize veril- meşini reddetmişti. Fakat Fransız at- letizm Federasyonu Zatopek'i mem- lekete çagırmağa ısrarla devam — edi- yordu . Hariciye ve Atletizm — Fede- rasyonu arasındaki bu meselede niha- yet Federasyon galip çıkınca Brüksel- de vize bekleven Zatopek'e derhal ha- ber verildi. Fakat — müsabakalara bir gün kalmıştı. Böylece Zatopek yarışa birkaç saat kala Parise geldi. Koskoca sahada tek yaprak kımıl- damıyor, 5000 den fazla seyirci kızgın güneşin altında ' adeta kavruluyordu. Bu arada yeni dünya rekorunun dene- mesi kararlaştırıldı. Mesafe dakikaları şoyleydı metre 2 dakika 47.1 san 2000 mı re 5 dakika 34,4 sanıye 3000 metre 8 dakika 23.4 saniye, 4000 metre 11 dakika 13.4 saniye. Zatopek kendıne has stili ile kolları- nı sıkarak, yüzüne türlü acaip ve çir- kin şekıller vererek yarışa başladı. Henüz 20 metre koşan Zatopekin 1000 ÂLEMİNDE Dünya kupasından neler bekliyoruz D ünya Kupasında Türk Futbolunu temsil cek gençler İsviç- re yolculuguna çıkmak üzeredirler. İlk defa Dünya Kupası Final Turla- rında oynuyoruz, Milli Takımımız da, bu gibi maçlar için bize hiç te elverış— li gelmeyen şu mevsimde, mümkün olduğu kadar hazırlandı; çalışmaktan ziyade yorgunluğunu üstünden attı, dinç bir halde sahaya çıkabilecek duruma girdi. Bütün arzumuz, Mü. li Takımımızın Isviçrede iyi bir fut- bol gostermesı iyi bir intiba bıraka- bilm Dunya Futbolunun en iyi on bir takımnın toplandığı bu final turla- rında biz ilk decerelerinden birini al- mak hayaline kapılmış değiliz. Ta- kımımız hakkında bazı çok iyimser yabancı futbol adamları bir dördün- cülük gördüklerini açıklamakla be- raber, bazıları da bizi Turnuvanın autsayderı gosterdıgı halde, biz mü- tevazi Takımımızla bu iyi temenni- leri tahakkuk ettırecegımızı değil de, iyi bir futbol numunesi ortaya koyabılecegınızı ancak vaad ediyo- ruz. Dünya Kupasının kat'i netice- lerini tahmine çalışanlardan Güney Amerikalılar, Brezilyalılar ve bizi Yu goslavya, Fransa Belçika, ve Isviç- renin önünde bir dereceye namzed göstermişlerdi. Bütün bu tahminler, Türk Futbolunun değeri hakkında daha şimdiden yabancıların müspet bir fikre sahip olmakda unduk- larına işarettir. Biz Eleme Maçla- rında İspanyayı ekarte etmekle, bir birbiri sıra iyi — dereceler elde etmekle, Avrupa piyasasında kendi- mizi gösterip empoze etmekle, bir ilâ Kadronun bu gibi Final Milli Turnuvalarda gaye edineceği müs- bet propagandayı, takdir — hislerini peşinen toplamış, Dünya — Kupası Maçlarından bekledigimiz ilk mey veleri koparmış bulunuyo Şimdi diğer — 15 Millet hakkında iti- bâr imtihanının ikinci safhası başla- maktadır. İlk hedef, — Final turla- rında oynayacak olgunlukta bulun- duğumuzu ispat etmektir. Finallere ilk hamlede diğer bütün atletleri arka. da bıraktığı görüldü. 3000 metreye geldiği zaman, hemen kendsi kadar kuvvetli birer atlet olan Yugoslavyalı Travo Stritoff ve Sero Pavolyiç ile ara- yı 200 metre açtı. Birçok Fransız atlet- leri de bu iki koşucunun arkasında kalmıştı. Zatopek arayı açmağa devam ede- rek, yarışı 250 metre farkla kazandı, Stritoff 14 dakika 43 saniyede, Pav- loviç ondan iki saniye sonra finişe geldiler. Tevfik Ünsi yükselmemizin bir tesadüf eseri ol- madığı, Türk Futbolunun, propagan- dası az olmasına mukabil, Avrupa- nın etrafında yaygaralar koparılan pek çok takımından üstün bulundu- ğunu göstermeliyiz. Bütün — Futbol meraklılarının gözleri Türk Takımı üzerine, İspanyayı eleyen Türk Takı- mına dönmüştür. İlk rakibimiz Al- manya ile yapacağımız maçın bütün biletleri satılmıştır, yirmi bine yakın bir Alman meraklı grubu da 3 sene evvel yüzbin seyirci önünde Milli larını görmeye gelmektedir, Berlin mağlübiyet Almanların — yüreğine oturmuştur ve tesadüfe bakın ki, Al. man Milli Takımı ile, bu Berlin ma- çının tam yıl dönümünde, 17 Hazi- randa karşılaşmaktayız. Bu defa da- ha toparlanmış ve gençleşmiş ve sistemini bulmuş bir Alman takımı karşısına çıkmaktayız. Muhtemelen bir beraberlik bile bizi — doğrudan doğruya Kar dö Final Maçlarına götürecektir ki, en fena netice, bu takdirde, Dünya sekizinciliğidir. Ay- nı imkânlarımızı tartıya vurmak bel- ki böyle şerefli dereceyi biraz fazla özenilmiş gösterse bile, Futbolda kı- sa zamanda tahakkuk — ettirdiğimiz vaıtıer başardığımız işler, futbolu- muzda teknik imkânlar bahsinde, daha pek çok meziyetlere de malik olduğumuzu müjdelemektedir. Bun- lardan ilk akla geleni manevi kud- rettir. Zebun vaziyete ü için, kuvvetli, çok kuvvetli takımlar karşısında öyle şahlanışlarımız mev- cuttur ki, biz bu şahlanışla 100 bin yabancı kalbi durdurarak umulmaz zaferler saglayıveririz. Gençliğe, di- namizme ve dürüst oyuna verdiğimiz kıymet de artık bizim teknik nok- sanımızı telâfi eder durumuna geç- iştir. Evet, evet, İsviçreye giderken, Dünya Futbolunun devleri arasın- dan fırlayarak baş köşeye geçeceği- mizi ummuyoruz amma, bu devlerin bile takdirini kazanacagımızı ümit ediyoruz. yarıştan sonra — Fransa ile yapmak istediğini, zira kendi- sinin ıddıa edildiği gibi Fransa aley- hinde a fena bir şey söylemediğini bıldırdı ve Colombes'un yeşil çimenle- Ti üzerinde, mütebessim, halkı seyret- ti. Fransa Hükümetinin Zatopek'i memlekete sokmak istemeyişine sebep- onun geçen sene, ılk baharda Fransa- dan döndüğü zaman kendini karşıla- yan gazetec 11ere <<Parıs beni sükütu hayale ugrattı Paris kitaplarda oku- duğum mua ve — broşürlerde gordugumuz Parıse hiç benzemiyor. Z atopek AKİS. 12 HAZİRAN 1954