KİTAPLAR ÂLEMİNDE Falih Ritfkı Atay Bir - — «Siyasetçi> — Muharrir BAŞVEREN BİR İNKILAPÇI Falih Rı/kı ATAY (Devrım Gençliği Yayınları — Lira tay'ın bir kaç yıl önce Yeni Is- A tanbul gazetesinde tefrika edilen bu eseri, kitap halinde basıldı. Başve- ren inkılâpçı, Ali Suavi'dir. Osmanlı İmparatorluğunda karışıklıgın çökü- şün artık çaresi geldiği ü S nesi içinde durumu, yalnız kalmaktan korkmıyarak düzeltmek için yırtınan- lardan biri de Ali Suavi'dir. XIX. yüz- yılın ilk yıllarında (bir karışıklıkta da- nana kıyılan bu demircinin maceralı hayatını Atay kuru yalın bir dille an- latıyor. Okuyucunun kafasına vurul- madan, hiç bir şey büyütülmeden Ali Süavi'nin — yaptıkları, düşündükleri altalta sıralanıyor Dil devrimi, Türk- n dili de olabileceği, harf dev- i ütü düşünceler, Ali Süavi'nin aklım dalla bir sürü başka düşüncenin yanıbaşında yormuş durmuş. tatürk'ün büyüklüğü bir daha gözönüne seriliyor. Hem bir kaç bakımdan. Kitabı bitirdikten sonra şaşıyorsunuz; bunca şey, böylesine ya- lın dil.. Atay bu biyografide — gösterişi, özentiyi değil, düşüncede —duruluğu arıyor. TUTSAK DÜŞÜNCE (La Pense Captive.Czeslaw MILOZS (Gallimard, 335 S.. 650 frs.) Kitabı yazan Polonyalı bir şair, bir yazar. Polonya Hükümetinin kültürel ataşeliğini yapmış yıllarca. Kendi__ isteğiyle yurdunu bırakıp kaç- mış. zgür bir sürgün hayatını yaşa- mayı, bir yarı - Özgürlük içinde şiir- 24 lerini yazmağa, Shakespeare'i — çevir- meğe yeğlemiş. Kitabın özenliği, doğu memleketlerinde düşüncenin nasıl bas- kı altında kaldığım, nasıl köleleştiğini, bunu çok yakından yaşamış olan bırı- sinin anlat mış olmasında. Ön rinde — durulan, bır y kalkma tehlikesi, rihin zorluğuna telkin edilmesi karşısında insanların, SÖZ açıyor, bırçok kimselerin 1çlerınde eni çağı hem de eskisini sür- bununsa insanları maskeler takınmaya götürdüğünü anlatıyor. İn- sanlar - Gobineau'nun Orta Asyanın dinleri İle Felsefeleri adlı kitabından aldığı kelimeyi kullanarak - Ketman- larla, kendilerim gizliyen çeşitli mas- kelerle toplulugun içinde yaşamıya ça- balar. Milosz'a göre Batı ülkelerinde yaşayanlar, gorunuşte kendılerıne az a £ - < 8 hai B - - B z Bi < B S D - bir acaip dünyada yaşadıklarını izah ediyor YUNAN TUTKUSU (The Greek Passion) — Nikos KAZANT- ZAKİS (Simon and Sehuster, 432 s. 4 Dolar, ir ara Nobel armağanını alaca- Bğı söylenen Nikos Kazantzakis tanınmış bir Yunanlı romancıdır. Geçen yıl "Zorba the Greek" adili romanıyla Amerikada da tanınıp beğenildi. Bu yıl, Albert Schweitzer'in, - Thomas Mann'ın pek beğendikleri yeni fair ro- manı yayınlandı. Yunanistanın Lycov- rissi (Kurt Çeşmesi) adlı bir dağ kö- yünde, yıllarca önce geçen olaya Türk olan köy ağasının, Türklerin bozduğu bir Yunan ordusunun, yenen Türk- lerin, yenilen Yunanlıların tesviri ka- Köyde, yedi yılda bir kilise- zırlıklarının karşısında, Yunanlı'nın Yunanlıya, köylülerin bozgundan dö- nene karşı duruşu; öte da, Isa o0- yununun ana çizgilerini andıran bir inanç, din duygularının da karıştığı bir ölüm kalım kavgası, var bu kitapta. güçle yaşatılmıştır. EUGENE LABİCHE (Hayatı ve eserleri) Philivve - SOU- PAVLT — — Türkçeye — çeviren: — Safiye SARP (Millf —Eğitim Vekâleti — — Klâ- sikler için yardımcı eserler serisi. 92 S. 110 kuruş). urdumuzda tanınan şair Phılıp- pe Soupault, Eugene Labiche'i in- celiyor. XIX. yüzyıl Fransasını oyunla- riyle kırıp geçiren, bir türlü cıddıye alınmayan bu yazarın neden XX. yü yılın ortasına kadar hâlâ arandıgı, oynandığı, sevildiğini araştırıyor. La- foiche'in kötü eserleri pek çoktur. Ge- ne de beğeniliyor. Soupault, kitabının sayfada) (Devamı 34 ünci, Memleketimizde gazete okuyucusu artıyor AKİS, 15 MAYIS 1954