15 Mart 1937 Tarihli Yarım Ay Dergisi Sayfa 17

Peer ile Edirnekapı arasındaki surun iç duvarlarına sırtını vermiş hir mahalle. Elektriksiz, susuz, telefonsuz, rad- yosuz, gramofonsuz, kitapsız, gazetesiz, çarşı Ve pazarsız... fakat serazat, fakat mesut bir mahalle: Sulukule, — Saat kaç? — Ne bilelim?!.. Saatle işimiz yok ki. oğar, uyanırız; güneş batar eğle- niriz, limbada gaz biter yatar uyuruz. eki iş? — Gündüzleri herkes gibi çalışırız. Sade, herkesten bir farkımız varsa, o da keyfimiz çalışırız. Meselâ bu gün hava fena, ne diye kalkıp işle. yelim, yan gelir otururuz. öylü gibi.. isterse — Hayır lert gibi... Sulukulenin tek kahvesinin önünde, arkalıksız sandalyelere oturmuş, onlarla konuşuyorum. — Biz, diyorlar, bütün Sulukuleliler, üç İş biliriz: İskemleci, çalgıcı, tavukcuyuz, Kadın. larımız da kışın kırlardan ebegümeci, hindiba, dağlardan kocayemişi; yazın da lâvanta çiçeği toplar şehirde satarlar, bazılarıda hanendedir. Küçücük, birer katlı, yanyana dizil. miş, birer oyuncağı andıran evlerin her penceresinden, kapı aralıklarından fır- lamış çocuk başlarını göstererek soru" mi; 16 'Kim Demiş ki Yeryüzüij — Okula gitmezler mi? — Gidipte ne aşi Bazıla” rını zorla göndeririz, a bir iki ay sonra kaçmağa başlarlar. İçlerinden sekiz on tanesi dayanıklı çıktı, balâ okuyorlar. Ezkaza sonuna kadar okumağa.. meselâ doktor, avukat, mühendis filân olmağa heveslileri çıkmıyor ei Kahkahalarla gülüşüyorlar —Heveslenecek işler mi basli hiç? #larda sabahtan akşama kadar he Bir kere, böyle birşey olsalar mal den uzaklaşmaları lâzımdır. Ş 5 yaşanır mı, şehirde bu hürriyet ve z Haydi doktor oldun, sabahleyin bil sü kaçta kalkacak, hastaneye gideçi öğleden sonra bilmem kaçta muş (.. banende bulunacaksın, geceyaryj ... kapı gelirler hastaya, dertliye Çağik gideceksin. Ömrün hastalar arasını çecek. Mühendis olsan dağlarda, 4 ye m kitapla kafa yoracaksın!.. Avukat & he diyelim, işin yoksa mahkeme kor& hu rında dolaş dur, beyhude çene ço nene gerek a bayım?.. hürriyetten! cihanda ne varki?... ei Ve en ibtiyarları, göbeğini he rak, gevrek bir kahkaha daha at& — Meşrutiyet ilân edildiği, de şehir sokaklarında birer çılgına diş İyaşaşın hürriyeti) diye bağıran | biz güldük, durduk. Onların kayg Vel larını zannettikleri hürriyete: biri isti denberi sahibiz. Ver mete borcumuzu ödedikten sonu! Kenardaki delikanlı ihtiyarın # kesti: d — Gelsin ya beyl. 1 gimizi verip, & 4