15 Mart 1937 Tarihli Yarım Ay Dergisi Sayfa 12

, Okuma odası küçük, âdeta insana evde bulunuyor bissini veriyor. Masa başlarımda birkaç okuyucu var, "Dikat ettim, hepsi talebe, bunların içinde güzel bir genç kız gözlerimi çek. Içak gönüllü yiti. Zannederim önünde bir antoloji var- ığında, en keny dı. Ölem okuyor, hem not alıyordu. geziyor. Bayram günü dahi çalışmasına saat ayı" ren bir valim ran bu genç talebeyi takdir etmekten kalmadan yüşkendimi alamadım Manisaya ilk eişimde yalnız « Asabi iye diyecek yok! Hastalıklar Bakımevi “ni gezmiştim. ikli adam astaneyi temiz ki derli toplu bul muş, bayanlar kısmını dolaşarak hasta» Tarla yakından temasa gelmiştim. İçle- , Partişi başkanrinden biri bana kuvvetle tesir yapmış- esaisini çok yalıti: . Üç çocuklu bir öğretmen, bir so- ütfü Kardarı duk algınlığı neticesi yatağa düşünce, emleket işlerini kocası eve bir işçi getiriyor. Hastayı ve ğrenmek farzole çocukları bakan bu kadın bilâhara ko leket işlerinder|Sasının hayatında yer alıyor, bunu gö şta valiyi sayg fen 2 zavallı öğretmen de aklını kaybedi- YOL. e İamıyor. Il 1 gölgeli Za) ve Ür nedir tedavi. çün balde ürken, bir yıl âlâ kaybettiği şey ge le şiodilinr Yeşil gözlü, a pe yüz ordum:. Köşeyi tü utmuş ve yüzü toprak rengini almış ötomobilleri pe bu kadın; günlerce gözüme bizi görünce dö yaş ha müsait bira arima girm su göster ii Manisaya iner inmez onu erdiler. sordum. Hâlâ ılıkta bayra a g olduğunu öğrenince hem onu sokakta gibi görmek, bem de bu hastane Güzel, derli handa daba esasli o bilgi dinmek istedim. Fakat, has- getirmiş, gecelerce rüya- mişti: hastahanede sinema imiş iber bayanı sn enin sayın doktoru rahat- 10Ş$ gö j olduğu ve mesaisinin de gören kati ib bi lala geçmesini muvafık tıldı: bulmadığı için, bir tezkere zeltilmesi sünile özür dilediler Il! gün Ym & Köy gezintilerinden güzel hatıralar ösvgili okuyucularıma, Manisanin en hissi ve en orjinal köşesinden bir kaç yaprak açamıyacağım için üzüldüm doğrusu... #. Saat 20 ile 31 arası, Vali konağının büyük demir kapısından geçtik. Temiz bir antre., nefis bir misafir salonu. Bir dakika bile beklemeden çek sevilen © Köyde söylev verilirken Dağ spor kulübü ve beğenilen sayın vali ile karşı karşıyâ geldik. Daha rahat görüşmemiz için, oturdukları salona aldılar, Sobada odanın havasını ılıklaştıran zik. Kırdar : « Saliyeyi diye radyonun düğ- Sayın Bayan dinleriz Sai mi ?n mesini çeviri Meredesin, ğilhem ne oldun? şarkısı. de konuşmaga başlı. yorüz, Bu bir gazeteci ko- buüşmasi değil. Bir röportaj yapmak “endişesi ile, en ince nok” talarına kadar sorulması gerekli şeyleri ortaya atmak ise hiç değil, Eski bir dost sıfatı ile :*Balıkesirden sonra Manisayı nasıl bulduklarını, neler yaptıklarını, ve ne Zi istedik. lerini?» anlamak istiyor Lütfü Kırdarın en delil hususi “yeti, sinpeiye mama son derece €nimseme sevmesidir. — en şirin, en güzel küşlrinlen biri olan Manisa, bir üze memleketidir!.. diye söze baş” salar, Daha geldiğimin ikinci günü derhal Muradiye kütüphanesini gez dim. Cidden değerli eserler var, Gençliğin huzur içinde okuması için, Bibi lira sarfedilerek (O temelleri eski Türkocağı binası hemen gözüme ağir Şimdi inim ie lira MR (Ar 2ö ıncı sayfada) binlerce