20 SERVETİFÜNUN No. 2332—547 Şair ile beraber şiirin de öldüğünü iddia edenler, gü- zel bir sürpiriz karşısına kal- dılar. Pek haklı olduğına şüphe olmıyan sözlerime, genç şairlerin kızmamaları lâzımdır . Zira bunların elle- rinde peri kadar güzel şiir, bir türlü kendini göstermek istemiyen ve kaçan bir fet- tan hâlini almıştı. Ve her keste şirin öldüğü hakkın- da umumi bir kanaat uya- ndırmıştı. Şimdi onun tekrar diril- diği sürpirizini (M.F. Gür- tunca) yapıyor. neşrettiği hallerle, ruklarla, hayâller- le, terennümlerle, neşideler- le meze edilmiş Anadolu şiir kitabını ortaya atmakla basü badel mevtin bulun- duğunu, tabiinde hiç bir şe- yin olmadığını, yalnız küçük bir tavakkuf ve istihaleden sonra tekrar dirildiğini bir daha ispat etmiş oluyor. Şair ve şiir; ve bunlar hakkındaki telakkiler, bir çok kimselerin dimağlarını arşınsız bezirgan haline sok- muştır. Herkesi aklının yet- tigine göre şiir ve şairin ne olduğunu tarife kalkış- mış, kara koşu bir hüküm ile bunlara, vezinden, aruz- dan, kafiyeletden kâftanlar ve sarıklar giydirmeye oğ- raşmıştır, Hakikatta ise, şiir; ne vezin, ne aruz, nede kâ- ' fiye. Fakat bunların hepsi- ni, ruhunda zekâsında, bis- sinde cem etmeğe muvafak i Ss t e olan, muhayyeril ukül bir vi varlığın eseridir. Şiir ne hg- — yal, nede aşktır. Fakat muh- MEMLEKET EDEBİYATI Tam ları, muhtelif duyguları tel- kin edebilen, ve ona doğru koşanda, aynen kendisinde- ki bu bassaları ondada ya- ratan ve yaştan bir kuvvettir, Wezn, aruz, hece zorla değil, hisle doğmalı, serbest nehirler ( Ve bütün ilhamını tabiattan — . . ve tabiatın vergisinden alır. gibi akarken coşup taşmalıdır. İşte, ancak o zaman şair ih İlin öz e öde 5 si .Şe : G Japon şiirlerinde görmeğe manzum bir âhenk ortaya koyabilir kanaatindeyiz. İP re im Yazan: RIZA ÇAVDARLI öiie iyi kile mevetink ETT sklelime” Farık Gürtunca'nın « Anadolu » şiirleri münasebetije bir konuşma