No. 1848—163 Edebiyatta yeni keşifler: SERVETİFÜNUN ' SHAKESPEARE'e dair © Leslie Hotson'un (Shallow'a karşı Shakespeare) isimli kitabı dolayısile © Shakespeare hakkında çek az şey bilişimiz, bisim için en büyük hayret mevznlarından birini teşkil ediyor. Filhakika, Shakespeare'in hayatı, bizce bü bütün meçhul bulunmuyor; fakat, bildiklerimiz, bilmek istediklerimiz yanında çok az şey teşkil ediyor. Bilhasa, günlük tecrübeleri ile ibdaları ve hayatı ile san'ati arasındaki alâkaları izah edecek bazı şeyler öğrenmek istiyoruz. Falan dramı yazarken, acaba hangi hakiki vak'a lar muhayyilesini aydınlatıyordut Niçin hassasiyeti hailenin şu veya bu cephesinde daima gözliküyor! Tiyatrosundaki şahısları hangi hakiki hüviyetler ilham etmiştir! İşte tenevvürü arzu edilen bahislere dair birçok sual! Ve işte bunun içindir ki, Shakespeare'in hayatı hakkında yapıları her keşif, en yüksek edebi fayda ve ehemmiyeti haiz bir hadisedir. William Shakespeare'e karşı William Waytel Saint- Michel kilisesinin 1696 senesindeki üç aylık detterle- rinde Dr. Hoftson şu kaydı buluyor: « İngiltere. William Wayte, kendisini ölümle tehdit etmiş olan Willizm Shakespenre, Francis Langley, Yohn Soör'in karısı Doroty Soğr ve Ann Lee'ye karşı kanunun himayesini talep etmiştir». Acaba bu William Wayte, kimdi? Aradaki kavga nın mahiyeti ne idi? Langley iaml, meçhulümüz değil- dir. Bu tarihten bir yıl evvel Southwark'ta yeni bir tiyatro binssı, yani «Kuğu Tiyatrosus inşa ettiren zengin bir adamdı. Bu vesikalara nazaran, Dr. Hot- son, 1596 Teşrinisanisinde Shakespenre'tn, 'arkadaşla- rile birlikte yeni tiyatroda oynamak üzere Bishops - Gate'den Bainkside'e gittiğini öğreniyor. İşte, bundan üç hafta evvel Langley, Wayte'e ve kendisini ölümle tehdit eden William Gardiner isimli bir adama karşı dava açıyor. William Gardiner ismi, bir aşkla tebessüm ediyor, bazan korku onu yakalı- yor ve hasis olmak arzulam dımağını kurcalıyor, fakat küçük kadın sıçraya sıçraya yanına gelerek: — Kocecığım, siz çok Çi sl a ye pahalı, çok pahalı bazı şeyler alır mısınız? ir. O da ona, çok pahalı şeyler ze Bu böylece iki sene devam etti; sonra bir sabah bir kuş gibi, neden olduğu bilinmeksizin küçük kadın öldü. Nihayete gelen servetle yalnız kalen adamcağız, kendisine kalan son mıktarı, aziz ölüsünün defnine sarfetti, Çalınan çanlar, siyahlara örtülmüş ağır ara- balar, ge müzeyyen atlar, kadifeler üzerinde gümüş yaşları, ona hiç güzel müyordu. Şimdi öm neye yarardı! Pazarlık etmeden kapı- cılara, Kilise hepsini verdi. Hattw kubristandan çıkarken, bu mükemmel beyinden kendisine hemen hemen bir şey kalmıyor yalnız kafasının cidarında bazı küçük parçacıklar bulunuyordu. Herkes, onun sarltoş bir adam gibi sallanarak, eller ileride ve şaşkın bir vaziyette sokaktan geçti- Dr. Hotson'n yeni bir yola sokuyor. Langley, Gardi- ner'i evvelâ yalancı şahitlik ve hilekârlıkla itham etmişti. Bir seneden az bir zaman sonra, hâkim Gardiner şehir meclisinden « Kuğu Tiyatrosu » nu tahrip etmek için emir alıyor. Bu emri, en büyük memnuniyetle iora edecektir, Demek oluyor ki, bir tarafian Shakespehre ve Langley'e karşı G Garüinet, diğer taraftan da gene Gaerdiner, İğkin bu sefer sulh hâkimi olarak, tiyatro müdürü ve aktöre karşı olmak üzere bu komedinin mühim aktörlerini teşkil ediyorlar. Shakespeare, yaşamış ve piyeslerini bizzat yaz- mıştır. Gardiner isimli hâkim, «Toyeuses commüâres de Windsor» ve «Henry IV» piyeslerindeki şahsiyettir. Hususile piyeslerin mevzuu, © zaman vukubulan hadiselerden hemen hemen aynen iktibas edilmiştir. Wayte'e gelince, o da Mrs, Anu'ı parası için tezviç etmek istiyen Slender'den başkası değildir. İşte ilk defa olarak Shakespeare'in hakiki hayat tan istifade ettiğini ve kendine has bir meharetle bu hayatı tiyatrolarına soktuğunu görüyoruz. Bu netice, seciyesi hakkında çok mühim nokiainazarlar serdine n verecektir. Shallow ve Slender, birer portre- dirler; Shakespeare, modellerinin tanınmasını ister ve her iki piyeste de onların fizik evsafını diğer eşhası vasıtasile tarif etiirir. Shakespeare'in piyeslerinin Bacon tarafından ya- sıldığını iddia edenler, ne diyecekler? Bu piyeslerin, zamanının meşher derebeylerinden birinin kaleminden çıkmış olması ihtimalile Bacon ve Öxford Kontu ter raftarlığı edenler, acaba şimdi de bir şöy farketmi- yorlar rm? İddialarında hâlâ musır mıdırlar | Nakledeu: Bülent Nuri ğini görmüşlerdi. Akşam; ışıkları parıldayan pazar saatinde, ziyalar içinde bütün mücevherat ve kumaş yığınları teşhir eden geniş bir camekânın önünde tevakkuf ederek kuğu kuşu ln e mavi getenli iki iskarpine uzun zaman Küçük karısının benüz öldüğünü hatırlayarak onları satın almak için içeri girdi. Dükkânın geri kısmından, sutıcı kadın yüksek bir haykırış işiterek koştu ve şaşkın bir tavurlâa, mttapla kendisine bakan ve tezgâha dayanmış eee duran bir adami görerek korkudan geri çekildi. Mavi iskar- pinleri elinde tutan bu adam, tamamile kanla mü- lemma diğer elinde altın habbeciklerini gösteriyordu. İşte Madam, eltın beyinli adamın masalı, Hayali hikâyenin şekilleri hilâtına olan bu masal tamamile doğrudur, Dünyada beyinlerile yaşamağa mahküm bazı zayallı insanlar vardır ve bunlar hir yatın en küçuk şeyleri olan cevherleri ve iliklerile en güzel De harcarlar. Bu onlar için her günün bir elemi «Değirmenimden Mektupler> dan; Ferit Namık