Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
AT _î-—v-m n ai ea — ,.A .4 : K— Fd eekea —üi oA PF AF İz L AF N çeti BZ Yapma — Mücevherler Kadınların süsleri artık bir laburatuvar mahsulü Haydutluğun Amerikada, ala - bildiğine mal ve insan yediği bir sırada şehrimize gelmiş bir Ame - rikalı kadının bana söylediği söz - leri hiç unutmam... Bu genç kadınım sırtında bizim paramızla 4000 liraya çıkabilecek bir kürk vardı. Onun bir- yerine yama yapmak üzere, Kapalıçarşı:- dan aldığı bir küçük parçaya ver- diği para 250 lira tutmuştu. “— Fakat ben bu kürkü Ame - rikada heyecanla giyerim, demiş- | ti.. Bu zamanda bu kürk için içe- | risindeki insanı öldürüvermekten hiç çekinmezler.. “— Şu halde üzerinize takındı ğınız kıymetli taşlar için kimbilir ne endişe çekiyorsunuz!7?,, “— Ona şüphe mi var? Hele geceliyin, bir balo veya müsame- reye giderken, hakiki taşları tak - mak kimin haddine — düşmüştür! Yapma —kıymetli— taşlar takı - yoruz. Taklit bir inci gerdanlık, yarı kıymetli bir küpe veya yüzük işimizi görüyor...,, *& * * Amerikalı kadının verdiği ce - vap beni o kadar şaşırtmış ve —ne yalan söyliyeyim— üzüntüde bı - rakmıştı ki “giydiği kürkün de a- caba bir sahtesini mi kullanmal | mecburiyetindedir?,, diye ne so - tabildim, ne de buna fırsat kaldı.. Amerikalı kadın, dünyanın da- ba bir çokyerlerini dolaşıp o za - man pek tehlikeli olan Gangster'- lerin fink attığı memleketine dön- rack üzere şehrimizden ayrıldı. H & & Fakat bugün pek modern a - lan bir hâdise var ki, bu Amerika-, ıl kadının haline şaşıp kalmağı lüzumsuz bırakıyar.. ' Bu nedir biliyor musunuz? Hakiki kıymetli taşlar yerine| sahtelerinin geçişi... Ve bu kim & yevi sürette yapılmış taşların, es - kilerden, hem daha emniyetli ve modaya uygun olarak sevile sevi- le kullanılışıdır.. : » » » Harpten sonra yapılmadık şey kalmadı. 1914 lere kadar ıa.lkrm saçak küpeler ve parmaklar üzerinde fındık gibi yüzük taşları, arap hal- hallarıma benziyen bilezikler, hat- tâ bele sarılan kemer taşları, in - sanı gezer tozar bir kasa halinde hem ağır bir zırh giymiş gibi bas- makalıp dolaştırıp durmaktaydı. Bunu herkes için söylemiyorum. Kiminin hiç yoktu. Kimi yalnız düğünde, belki de rehin olarak giyerdi. Kimi yıllar ca önce, anasının anasından kal- mış mirasları orasına burasına ta - kınırdı. Fakat bugün, hemen herkesin üzerinde gördüğünüz “kıymetli taşlar,, ın coğu, bütün dünyayı ga- yet orta bir ökonomik yükle sar - mış olan fenni surette — yapılmış taşlardır. » p a Yapma taşlar, bu çağda. dur - maksızın değişen modaya hemen uydurulabilecek biçimlere de so - kulabileceği için en itibar gören ve kullanılmasında —sizin de be - nim kadar pek paranız olmadığı| için— mahzur görülmiyen kadın ve erkek ziynetleridir. | olmuştur L Bu servet bir kimyakerin — | lâboratuvarndan çıkıyar.. Erkekler, süs, ziyneti çoktnndır attılar. Kadın, buna yaklaşmış almakla beraber, gece ziyafetlerinde, da - vetlerde, mühim eğlenceli toplan- tılarda gene az çok, tabiatin can - lrlığından başka bir kaş yapma parıltıya rağbet etmeden yapamı- yorlar. Genç, sağlam ve güzel bir ka - dını küpe, bilezik, yüzük ve ger - danlık daha mı güzel gösterir, pek bilemiyorum. Pek güzel olmıyanlara, bu süz- ler bir dikkat ve itibar gözü çeke- bilir mi? | tar p Hele yaşlılar, için nasıl bir tak- dir yolu hazırlar?. Bunları müna - kaşa edemeyiz.. Yalnız. şunu söyliyebiliriz ki, yapma taşlar, bugünkü topluluk hayatında hakiki olanların yerini yalnız parasızlık yüzünden almış değildir... Hemen hemen tbakiki - lerin işini görüyor da ondan.. # 8 * Cam tanelerinin tizerine hir sır geçirmek suretile inci gerdanlık - lar yapılıyor ve kullanılıyot. Bazı kıymetli taşlara o kadar çok benziyen ve bugünün kadınla- rının bile bile kullarıdı W öyle ter- kibi taşlar var ki, bir mütahassısın anlattığı gibi söyliyeyim: “Ona eş olacak hakiki taşların arasına at- sanız, bir kuyumcu bu patavatsız- İığınızdan sıkılır; çünkü aradaki farkı bulmak ve birini ötekinden ayırt etmek oldukça güçtür.,, . . & Anlattıklarıma göre bugün fen- ni surette “hakikilerinden daha büyük ve iyi zümrütler koymaktadırlar. Niçin daha bü - yük ve daha iyi?.. Çünkü istenilen büyüklükte hakiki ve lekesiz bir zümrüt taşkı bulmak kolay değil- dir.,, İste bir görüş daha: “Hakiki değerli taşlar, bugün- kü maymun iştahlr modanın istek- lerine kolay kolay kendilerini ver- mez; her istenilen sekle giremez - ler.. Bu yüzden yapma mücevher bir kre daha süs dünyasında yeri- ni genişletiyor, gitikçe daha fazla kullanılryor.. Bugünkü moda taş - ları, üç bes liraya edinilirken ayni işi görmek üzere kırymetlisine baş vurmak bir kaç bin liraya oturur.,, .. . * Hakiki taslar kullanmak isti - yen ve bunu kullanmağa da kud - ortaya| HABER — Akşam Postası Batavya ile Amsterdam arasın- | da yolcu nakliyatı yapan bir Fe-' lemenk tayyaresi üç ay kadar ev- vel Suriyede çöle düşerek parça- lanmış, hepsi yedi kişi olan bü - tün yolcular ve mürettebat bu ka- zada ölmüşlerdi. Bu kazania ha - kiki sebebi bir türlü anlaşılama - dı. Bazılarına göre motör bozul - duğu, bazılarına göre ise tayyare- nin benzin deposu havada ateş aldığı için kaza vukua gelmiştir. İngilizce Deyli Herald gazete- si ise kazanın sebebini büsbütün başka şekilde izah etti: Çöl üzerinde uçarlarken, — yol- culardan biri pilota, tayyareyi gösterdiği bir yere SAA İ 5 tasyon olmadıgı için, buna Trazı olmayınca yolcu onu öldürmüş ve pilot yerine geçerek tayyareyi in- dirmeğe çalışmıştır. Fakat acemi olduğu için bunda bazı becerik - sizlikler yapmış, tayyare parça - lanmış, yolcuların hepsi ölmüş - Bu esrarengiz yolcunun tayya- reyi muayyen istasyondan başka indirmesini maksadı ne olabilir? İngiliz gaze- tesi bu nokta üzerinde de şöyle bir tahminde bulunuyor: Tayyaredeki yolculardan biri veya ikisi büyük bir afyon kaçak- çılığı şebekesine dahil bulunuyor- lardı. Onlara çölün — muay- yen bir noktasında yere inerek kendilerini bekliyen arkadaşla - rından kaçak afyon almaları ten- bih edilmişti. Kaçakçı veya ka - çakçılar pilotu kandırabilecekle - rini şanıyorlardı. Pilot yer2 inme- reket etmekten geri kalmamakta - dır. Büyük ölçü de para sahipleri, modaya göre yüzük ve küpe taşla- rını değiştirmese de, onları bir yenisile değiştirmekte hiç üzüntü çekmezler.. Fakat gariptir ki, eskiden fiyatı göz önünde tutularak, hattâ insan- lar için bir servet hayali'tadı, dü - şüncesi teşkil eden hakiki kıymet- N taşlar, bugün bir çoklar arasında yerini fennin icatlarına bırakmış- lardır, ve fennin ortaya koyduğu bu şeyler, görünüşte ayni işi gör - düğü için bütün acunun cicibici bayanlarına endışesı: bir süzs vası- tası oluyor. Bu yeni usul: “Ucuzdur vardır illeti,, gibi bir ata sözüne bile pek kulak astırmı- yan, başlır başma ve kullanışlı bir illettir... Hikmet Münir reti olan, şüphesiz î_stedîği gibi ha- ”“ “———- B bir yere indirmek istemezindeki silindir ilâve etmişti. Böylece u - . düf merilır Z tedbir düşünüyor FHava haydutlarına karşı ne yapmak lâzımdır ? .. ğe razı olmayınca onu öldürmek- ten başka çare bulamadılar. Ken- dilerinin teyyareyi idare elebile- ceklerini sanıyorlardı. Fakat tay-! yareyi ümit ettikleri gibi kullana- madılar. Yere düşerek hepsi par - çalanıp öldüler. Bu tahınin ve faraziyele» belki doğru, be'ki de yanlıştır. Fakat!' muhakkak olan bir şey varta tay- yareleri kaçakçılıkta, haydut - lukta kullanmağa başlamışol - malarıdır. Tayyareden — bilhassa kaçakçılar çok istifade etmişler - dir. Üç dört sene evvel Paris — İs- tanbul arasında sık sık — volculuk yapan bir gencin Parisle İstanbul mernaozale Hi yle —elül. akseezy——)| nazarı dikkati celbediyordu. Bu genç çok şık geziyor, ceket'nin ö- nü daima ilikli buluruyordu. Bir gün ceketinin önü açık olduğu halde tayyareden inmek *htiyat - sızlığında bulundu. Meydanda gümrük memurları ve daha fena- sı güneş vardı! Güneş ye.eğinin düğmelerine vurunca göz kamaş- tırıcı bir parlaklık — oluyordu. Gümrük memurları yaklaştılar. Delikanlının giydiği yeleğin ve gömleğin bütün düğmeleri — sön derece kıymetli elmaslarl: Ken- disinin seyahatinde bövyle kıy - metli mücevherat kaçırdığı- anla- şıldığı için şık delikanlı tevkif e- di!'di. Büyük harpten sonra kaçakçı- lık yapan bazı pilotlara bile tesa- düf edilmişti. Fransız tayyarele- rinden bir pilot tayyaresinin ma - kinesine, kokain gizlemekten baş- ka bir vazifesi olmryan fazla bir zun zamanı kokain — kaçakçılığı yaptıktan sonra ancak bir — tesa- düf sayesiade kurnazlığı meyda - na çıktı. Tayyarede haydutluğa sgelin - ce, buna yalnız Amerikada tesa-, edilmektedir. Amerikada bankalar sık sık birbirlerine altın yollarlar. Bazan bunlarıtı süratle gönderilmesi lâzımdır. Böyle va- ziyetlerde tayyareden istifade e- dilir. ” Bu tayyarelerde yolcu da bulunduğu için bazan burlar ara- sıma karışan Âmerikanın r.üretle-ı rile meşhur haydutları pilotu öl- dürmekte, içlerinden pilotluk bı-' | | | | İ ' len birisi onun yerine geçerek tay yareyi, içindeki altınltrla bernber,' istedikleri yere götürmektedir. Son zamanlarda buna benzer bir kaç vak'a olmuştur. : Amerikan haydutlarının ban- kaları sayarlarken veya aralarm-l VI | yaber Amerikada, “Gangster,, de“ " $ NİSAN — 1935 da geçen ve hakiki bir muharebo' den farkı olmıyan kavgalarda o * tomatik tüfek, mitralyöz kullan * dıklarını biliyorsunuz. Biz tayya” re elde eden haydut çereleriniN bir mitralyöz ilâve ederek bir ha va korsant halinde posta rayyare" lerini çevirdikleri de oımuştur: Geçen sene böyle bir tayyare San Fransisko hattında bir posra tay” yaresine hücum etmiş. hayatlarım- dan mes'ul bulunduğu yolcular — taşıdığı için tayyaresini kaçırma” ğa teşebbüs edemiyen pilot teh - dit altında yere inmiş, haydutlar yolcuları soyduktan, — kıymetli posta paketlerini aldıktan sonrâ ğ inın matAÂriinit zarak gene tayyarelerine binif | kaçmışlardı. O zaman Âmerika * da bu vak'a çok heyecan uyanlır" mış, hükümet çok şiddetli tedbir ler almıştı. Nihayet ayni haydut * lar başka bir yolcu. tayyaresin€ hücum ettikleri sırada yolcu tay ” yaresini uzaktan takip eden harP tayyarelerinin hücumuna uğra * mışlar, mitralyöz ateşi ıltmdl hepsi ölmüşlerdi. O zamandan beri böyle — bir vak'aya tesadüf edilmemekle be * nilen haydutların cür'etini bildik* leri için, sırt bu tehlike ihtimali yüzünden tayyareye hınmekten korkan çok kimse vardır. Böyle hâdiseler, lnı'ı:!uthlk_i hâdiseleri pek sık olan Amerika * da bile pek nadir olmakla bera* — ber posta tayyarelerine haydutlar rm da binerek yolcuları saymala” rı her zaman akla gelebileceğin den Amerikan gazeteleri şöyle bir tavsiyde bulunuyorlar: ü “Posta tayyarelerinde pilotul! yanında silâhlı bir memur bulun” malr, bu adamın yegâne vazifesi pilota ve yolculara yapılaLilecek tecavüzlere karşı koymak olma ” lıdır. Trenlerde, vapurlarda bir veya bir kaç polis memuru if” zibatı temin için bulunuyorlarsdı bu, tayyarelerde de böyle olma ” lıdır. Vapur veya tren nası' biref nakil vasıtaları ise, tayyare de bir nakil vasıtasıdır. Onda da hükü * wit oloritesini temail adan bir #i mur bulunmalıdır. Buna — ihtiyaf olduğu tayyarelere sık sık teci” vüzler yapıldığı vakit akla gel * memelidir; böyle bir tedbir halk İ ta tayyare yolculuğunun — hay” dutlarım — tecavüzüne ugı'al”.. noktasından tehlikeli olduğu w kmdaki doğru veya yanlış kanâ — atleri de kökünden silecektir.»