14 Ekim 1967 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 15
sında aynen "Sınıfsız bir antiemper- yalist cephe kurulmasını isteyenler bizce aldanmaktadırlar" demekte ve 65. sayfada devam etmektedir: "Bunun tersi oyalanmaya ye so- nunda kişisel payeler (o yakalama sevdasına düşmeye kadar gidebi- İr” Aybar kimden yana? Tferuşma böyle sürüp giderken TİP Genel Başkanı MehmetAliA y - bar'ın İstanbul'daki bir ilçe kongre- sinde yaptığı konuşmadaki bazı kı- sımlar ateşin üzerine dökülen ben- zin tesiri yaptı. Aybar şöyle diyor- il — Biz TİP'liler milliyetçiyiz. Geri m ülkelerde milliyetçilik, mürü düzenine karşı olmak, sömü- rüyle savaşmak demektir. Milletini sevmenin, onu yükseltmenin başka yolu yoktur Fakat Aybar arkadan ilâve edi- yordu: "— Anti-emperyalist mücadeley- le yetinmemizi öğütleyenler ve bu- gün için sosyalizm yolunda müca- delenin ertelenmesini teorik bir zo- runlukmuş gibi göstermeğe çalışan- lar aslında teoriden de, ip mizden de habersiz ve bu g İ SÖZ- de teorilerin 'altında ii politik nedenleri bir türlü kavrayamayan kimselerdir." Konuşmanın ilk kısmı İlhan Sel- çuk'tan yanaymış gibi görünmek- teyse de ikinci kısmı Cumhuriyetin fıkracısının obaşlanmasıdır. Bütün bu tartışmalar bu hafta, TİP içinde, 1917 öncesinin Rus Sos- yal Demokrat Partisindeki bolşe- vik-menşevik mücadelesine paralel bir görüş ayrılığının o varlığını a- damakıllı ortaya koydu. ler Altancılar, menşevikler S culardır. TİP bolşevikleri, "sosya- lizm" adım verdikleri "proletarya- nın sınıf olarak siyasi ln el koyacağı düzen'in masının, örgütlenmiş Glee yl bizzat kendisi tarafından gerçekleştirilme- sini istemektedirler. Menşevikler i- se, bu devrede başka sınıfların, bil- hassa aydın orta sınıfın ve komp- radorlukla suçlanamayacak burju- va sınıfının desteğinin, anti-emper- yalist ve anti-feodal bir cephede sağlanmasını lüzumlu görmektedir- ler. Milliyetçilik, her iki oltanın da yemi olarak TİP'in resmi görünüşü yapılmak istenmektedir Bir TİP ormanları, şöyle dedi: — Durum bu iken, dünya s0s- AKİS bu hafta yalistlerinin bile bizi gerçek sosya- list saymam; aları ve iplememeleri çok fena oldu." KÜRTÇÜLÜK Kulaklarından ve yüreklerinden olanlar Kulağı kesik adam "— Koyunlar için. Koyunlar için.." diyordu Diyor ve buna herkesi inandır- mak maksadıyla direniyor, tepmi- yor, kulağının acısını bile unutu- Olmayan kulağının. Siirtliydi. . Mezune köyündendi. Adı İzzettin Taş idi. Köyünü eşki- yalar basmış ve kendisini yakala- yıp kulaklarını kesmişlerdi. Eşki- yaların Hakimo çetesinden olduk- ları bildiriliyordu. Mezune köyünü daha önce de basmışlardı. Gene kulak kesmişlerdi. O zaman kulak- ları kesilen, Ali Taş idi. Köyün muhtarı ve ileri gelenleri köyden kaçmışlardı. Jandarmanın verdiği bütün teminata rağmen yerlerine dönemiyorlar, dönmek istemiyor- lardı. Zira, önce kulaklarının, son- ra tenasül âletlerinin, daha da di- renirlerse boyunlarının kesileceğini biliyorlardı. İÇ OLAYLAR Herhalde köylü, Türkiye Cum- huriyetine o inandığından çok fazla eşkiyadan korkmaktaydı. Eşkiyanın istediği, köyün 30 bin lira vermesiydi. Varlık Vergisi tah- sil eder gibi, bu fiyatı Mezune kö- yüne biçmişlerdi. Talepleri karşı- lanmadığı takdirde adamları Aşka- le'ye sürmüyorlardı da kulaklarını kesiyorlardı. Ali Taş ve İzzettin Taş Siirt Devlet Hastahanesindedirler. Söyledikleri ve bildikleri Mezune köyü, kendisinden haraç isteyen Hakimo çetesinin niçin başlarına (omusallat olduğuna dair devlet otoritelerine bir sebep gös- termektedir. Efendim, geçen yıl Ha- kimo çetesi sınırdan hayvan kaçırı- yormuş da, Mezune köyü halkı bu olayı ihbar etmiş de, jandarmalar kaçak hayvanları yakalayıp bunlara el koymuşlar da, bu suretle 30 bin lira zarara girmişler de, şimdi bu- nun karşılığını oMezune köyünden istiyorlarmış! Güney Doğu bölgesindeki duru- mu çok iyi bilen bir askeri komu- tan, bu hafta AKİS'e bu konuda: — Masal!" dedi. Gerçek, bütün o çevrede, Irak'ta bir Kürdistan devleti kurmak için savaşan Barzani'ye overilmek üzere kesilen haracı fakir Mezune köylü- lerinin fazla bulmaları ve bunu Öö- deyememeleridir. Barzani'nin son MOLLABARZANİ ÇETECİLERİYLE Kulak o çekmiyor, kesiyor
