KÖYC Hâsanoğlan Bir vurgunculuk örneği Geçen haftanın içinde yağmurlu bir sabah, Hâsanoğlan köyünün ete- ğinde duran taksiden Ski kişi indi. Bi- ri, Hâsanoğlan köyünden İsmail Yan- tlri, ötekiyse bir AKİS mensubuydu. Yantiri, koluyla geniş bir yay çize- rek: "— İşte, örnek köy dedikleri yer burasıdır. İyice bak" dedi. Sonra şoföre döndü : "— Azıcık bekle bizi. Şöyle bir dolaşıp gelelim" diye ekledi. Yolun sağındaki (arazide çamaşır maşası gibi dizilmiş, kırmızı kiremit- li bir sürü, ev vardı. İsmail Yantiri anlatmağa başladı: Modern köy, örnek köy yapa- cağız diye, milletin onbeş milyon li- rasını bu üçyüz eve gömdüler. Yıllar- dır böyle, bomboş yatıyor bu evler. önceleri köylüye, her evin yirmibin liraya çıkacağı söylenmişti. Bu hale geldikten sonra, ellibine çıktı! dedi- ler. Faizi de harici Tabii, köylü vaz- geçti almaktan." Camları kırılmış, sıvaları dökül- müş, boyaları akmış evlerden birine girdiler. Elektrik sayacı bozuktu. Yer- ler toz, taş, moloz, pislik içindeydi. Duvarlar çatlamıştı. Salonun büyük- lüğüyle bitişik iki odanın küçüklüğü, AKİS mensubunun dikkatini çektir "— Bu salonda çok güzel parti top- lantısı yapılır!" dedi. İsmail Yantiri, bezine basılmış gi- bi hopladı: " oTabii, tabii... Zaten onun için yaptılar! Köylü ne yapsın şu salonu? Kışın ısıtılmasına imkân yok. üç ton kömür ve bir ton odunla baharı zor ettik. Dağlar kolaylıkla ısınır mı? Bu nasıl plandır, nasıl projedir, anlama- ga imkân yok! Zaten, kooperatif üye- lerinden bazılarının -ki adları sonra- dan silinmiştir - odamanların- dan oluşu da gösteriyor ki, adamlar kendilerine çifttik evi yapmışlar, par- ti toplantı salonu yapmışlar. Köylü- yü de yem olarak kullanmışlar, hepsi yüreği yana yana "Sahtekârsız memleket" Bu 300 evlik "örnek köy" rezaleti, Hâsanoğlan Köy Enstitüsü yapılan nın tam karşısındadır. Ankaradan bir sigara içimi mesafedeki bu köyün du- rumu, CHP ile DP'nin hizmet ve ic- raat anlayışını mükemmelen göster- mektedir. İşin içyüzü şudur: Türk Kadınlar Birliği, AKİS/32 1956 yılında. Hasanoğlana ÜULÜK modem bir köy kurulmasını tasarla- dı ve bu tasarısını günün Cumhurbaş- kanı Celâl Bayara duyurdu. Bayar köyü gezdi ve hemen Ziraat Bankası- na emretti: "Hasanoğlanda kurulacak modem köy için beş milyon lira kredi verile! Emri alan Ziraat Bankası - ki Genel Müdür Mithat Dülgedir-, der- hal kollan sıvadı ve bir kooperatif kurdu. Kooperatif üyelerinin DP'li olmasına özellikle dikkat edildi. Yö- netim kurulu, Ziraat Bankasının em- rinde, bir kukladan ibaretti, banka çekip çeviriyordu köylüyü kooperatife üye yapmak için. işin propaganda yönü de unutulmadı. DP borazanlan kampanyayı açtılar: Marşal yardımından faydalanılacaktı. Sütçülük kooperatifi (o kurulacaktı, tü- nekler (o Hollandadan Oo getirtilecekti. Bütün bunlar, DP'nin. köylüye bir lüt- fuydu. Bu nimet tepilmemeliydi. İşin içine o"Hollanda", "Marşal", "lütuf" lâfları karışınca, köylü, koo- peratife üye olmakta bir sakınca gör- medi. Derken, istimlâk başladı. Köy- lünün üzüm bağları, metrekaresi 25 kuruştan istimlâk edildi. Hattâ bazı köylüler, topraklarını bedava verdiler. Proje için 25 bin lira ödendi. Beş mil- yonluk kredi de, 1966-59 yıllan ara- sında onbeş milyona çıkartıldı. Birin- ci müteahhit yarım milyona yakın parayı alıp sırra kadem basınca, o günün Nafia Müdürü ihaleye lüzum görmeden, işi, emanet suretiyle Altın- el Kardeşlere devretti ve az sonra da kendisi görevinden istifa ederek, Al- tınel Kardeşlerle ortaklık, kurdu. Örnek köye örnek okul günlerden birgün Celâl Bayar. "bu güzel örnek evlere bir güzel de ilk- okul lâzım" hikmetini savuranca, Zi- raat Bankası Genel Müdürü Mithat Dülge hemen kolları sıvadı ve yirmi- yedi günde, beş sınıflık bir ilkokul binası yaptırdı. Okul 230 bin liraya ıktı. Bugün, camlan kınlmış. sıvaları dökülmüş, tavanı ve tabanı çatlamış, çimentosı; pa gibi dağılmış halde . Örne köyün örnek evleri 1959'da bitti. İsmail Yantiri şöyle demektedir: "— Arsa. köylünün kendi arsası Demir tahsis malı. kereste tahsis ma- lı, çivi tahsis malı. Su köyden, kum köyden, taş köyden Köylünün çoğu- na istimlâkten para bile ödenmedi. Nasıl olur da, yirmibine çıkacağı bil- dirilen evlere ellibin lira maliyet ko- nulur? Sorumluluktan kaçanlar "1959'da biten ve her evin yanına bir de onbeşbm liralık ahır - samanlık eklenen evler, o günden beri böylece durmakta, hergün biraz daha yıkılıp gitmektedir. Kooperatif dört-beş yıldır genel kurul toplantısı (o yapmamıştır/ Tüzük çiğnenmiştir. Ziraat Bankasının onbeş milyon lirası ölü halde yattığı gibi. üyelerin kooperatifteki paralan da öylece durmaktadır DP ambarlarının hasretini çeken- ler ise kıs kıs gülmekte ve durmadan şu propagandayı yapmaktadırlar: "— tşte görüyorsunuz. 27 Mayıstan sonraki hükümetler bu evleri bu ha- le getirip bıraktılar. 27 Mayıs olmasay- şulmadıkça, bu evler köylüye verilmi- yecektir. Evlerden 23 tanesi Deniz Kuvvet- lerine satılmıştır. Söylenildiğine gö- re. Ziraat Bankası bu evleri 35'er bin liraya satmıştır. Aynca, on-onbeş ka- dan da bir kısmı 60, bir kısmı 100 liradan kiraya verilmiştir. Gerisi öy- lece durmaktadır. Kooperatif, evlerin korunması için. aylıkları 250'şer lira dan iki bekçi tutmuştur. Hasanoğlanın uyanık insanı İsmail Yantiri, bu konuda, AKİS mensubu- na şöyle dedi: — Sütçülük kooperatifi diyorlardı. Hollandadan inekler ( getirtilecekti. Bari birkaç milyon lira daha yatırıl- -ın, şu Sütçülük hikâyesi gerçekleşti- rilsin de, gömülü yatan bu onbeş mil- yon li,ra kurtarılsın. Nedir bu hal. kar- deşim? Yazık değil mi bu millete!"