28 Eylül 1963 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 27
Y A istanbul Arenada yeni kadro Geçen. yıl "Übü" ve "Aslan Asker Şvayk' gibi sosyal hiciv oyunlarıy- ve repertuyarla İstanbul seyircisinin kargısına çıkmaktadır. Çoğunluğunu amatör oyuncuların meydana o getir- diği bir avant-garde'ci ekip yerini Dev let Tiyatrosundan ve onservatuva- nndan gelen, meslek (formasyonu sağlam, genç. kuvvetli bir (oyuncu topluluğuna bırakmıştır. Topluluğun başında Devlet Tiyatrosunun en güç- lü komedyenlerinden biri olan oYıldı- rım Önal vardır. Onun yanısıra, ge- ne Devlet Tiyatrosunda, Ankara Mey- dan Sahnesinde ve geçen mevsim Saint Alpago topluluğunda başarılı (o roller oynamış olan Üner İlsever, (geçmiş yıllarda Küçük Sahnenin ve Oraloğlu topluluğunun en kuvvetli oyuncula- rından Sadri Alışık; Şehir Tiyatrosu- çeşitli topluluklarda ve beyaz de güzel başarılar kazanmış olan Çol pah İlhan gelmektedirler. Daha son- ra da Konservatuvarlı gençler: Bilge Şen. Erhan Gökgücti, Türker Tekin Alp Oyken, Eren Güney, Sezer Sez- gin, Aysel Dinmez... Arenacılar üç oyunla birden omev- lardır. e Bu oyunlar ima şunlar olacaktır: Bernard Shaw "Sezar- la Kleopatra". “Breal'den "Büyük Kulak" ve Camoletti'den "Bo- cing. Bocing Büyüyen Küçük Sahne i mevsime 28 Ey- rosunu yenilemiş olarak değil, o sah- nesini de... Sahne, bir sıra koltuk feda edile- rek - özel bir teşebbüs için küçürme- nemiyecek bir fedakârlık - öne doğ ru büyütülmüş ve bazı oyunlar için sorunlu olan derinlik (o sağlanmıştır. Şimdi bu sahnede Cezzarlar toplulu- ğu daha kalabalık, daha değişik de- kor istiyen, çok tablolu oyunları da oynayabileceklerdir. İlk örneği Ode meydanda: Küçük Sahnenin büyü- yen sahnesi perdesini Shakespeare'in "Othello" suyla açacaktır. Kadroya gelince: başka sahnelere geçen oyuncuların yerine, Genco Er- kal, Erol Günaydın, Ani Şahnazar, Çetin İpekkaya gibi Arena ve Dor- TR O Yıldız Kenter Usta 1 men topluluklarından Cezzarlara geç- miş değerli sanatçılar (o vardır." Bun- ların başında Genco Erkal ile Günaydın önemli denemeleri ve yi nemeçleri üstün başarıyla aşmış, i tanbul seyircisini (kendine bağlama; sını bilmiş gerçek oşöhretlerdir. Buna bakarak Küçük Sahnenin, uğramış olduğu kayıpların üstünde kazanç- lar sağlamış olduğuna (o hükmoluna- bilir ve, sadece Gülriz Süruri - En- gin Cezzar - Genco Erkal - Erol Gü- naydın adlarını afişlerinde (o yanyana getiren bir topluluktan o olağanüstü yaratışlar beklenebilir. "Othello"bu Oo konudaki (o umutla- rın Ophelia'nın akbetine uğrayıp uğ m belli (o edecektir. | Ama 400. doğum yıldönümü 1964 Nisanında kutlanacak (o Shakespeare'i 1963 ün Eylülünde kutlamıya kalkacak ka- dar acele etme lüzumu var mıydı? Her halde Cezzarlar mevsime Shakes peare'le girmekte bir defa olsun Şehir Tiyatrosu başrejisöründen önce dav- ranmış olmanın keyfini tatmak is- temiş olacaklar... Kent Oyuncuları pR ockfeller Vakfı ohesabına bir dün ya tiyatro turuna çıkmış olan Ken ter kardeşlerin yeni mevsime geç gi- recekleri tahmin edilirken, gazete- lerde çıkmıya başlıyan ilânları, sah nelerine dönmekte ve diğer özel ti- yatrolarla beraber (operdelerini (o aç- makta gecikmiyeceklerini (o göstermek- tedir. Kent Oyuncuları topluluğunun, ge kıyılarımızda; küçük bir balıkçı kasabasında, hayatlarını denize bağlamış insanlar arasında geç- mektedir. Müşfik Kenterin sahneye koyduğu "Derya Gülü" nde başrolleri (o Yıldız Kenter, Şükran Güngör ve (o Mişfik Kenter oynamaktadırlar. Şehir Tiyatroları İstanbul Şehir Tiyatrosu, yeni mevsi- me, ikisi geçen kış mevsiminden, bi- ri Hisardaki yaz temsillerinden (o kal- ma üçü de bu mevsim başı sahneye konulmuş altı oyunla girmektedir. şehir Tiyatrosu bu mevsim baş- larına doğru bir tehlike atlatmış son yıllarda çalışmalarına bir hayli oçe- kidüzen vermiş olan Muhsin Ertuğ- rulun başrejisörlükten istifa (o ederek ayrılacağı dan kurulu İdare Heyeti ile kendi utumu arasında başgösteren (o uyuş- mazlıktan doğduğu ( anlaşıla buh- rinde kaldığı anlaşılmıştır. Ertuğrulu ve sanat politikasını bilen- ler, bu münasebetle, birkaç yıl oOönce Edebi Heyetin lâğvedilmesiyle netice- bile, etliye sütlüye pek kanşamıyâcak hale gelmiş olacağına (o hükmedecek- lerdir. Böyle olması da belki müesse- senin lehinedir, çünkü hemen Oo hepsi elinden tutup sahneye çıkardığı sa- natçılardan kumlu bir İdare Heye- tinin, Muhsin Ertuğrul varken, işleri bildiği gibi idare etmeğe kalkması fay da yerine zarar verebilir. Hele bu ile etin, başrejisörün omüesseseden ay- rıldığı yıllar, işleri tiği (o düşünülürse üzerinde odurulması gereken nokta başrejisör bir gün - şu veya bu se- beple - gerçekten gidecek olursa Şe- hir Tiyatrosunun ne olacağıdır... Zira, bu yıl 50 yaşını dolduracak olan Şe- hir Tiyatrosunu, en azından, otuz yıl yönetmiş olan başrejisör sahneye bel ki çok adam çıkarmış, ama yerini dol durabilecek tek adam yetiştirmemiş- tir. İstanbul Belediyesi oŞehir Tiyat- rosunun geleceğini emniyete almak istiyorsa, yarın mutlaka kendini do- yuracak olan bir ihtiyacı şimdiden düşünmeli, tedbir almalıdır. Bu da şimdiden bilgili, (otecrübeli (o gençlere imkân, bilhassa yetki vermekle olur.
