10 Kasım 1962 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 33

1928 yılında şimdiki işi olan ticarete başlamıştır. Bu sırada futbolcu oola- rak yeniden Galatasaray Kulübüne intisap etmiş ve 1935 yılına kadar futbol oynamış, 21 defa ayyıldızlı Milli Takım üniformasını giymiştir. 1935 yılında futbolu tamamen bırak- mıştır. Bk ticaret hayatı içinde bile, denizciliğe ve denize düşkünlüğü dolayısıyla, amatör denizci kimliğini muhafaza etmektedir. 1951 yılında Haşim Mardinin "Rüyam" kotası ile yaptığı ziyadesiyle spektaküler "At- lantiği Geçiş" yolculuğuna katılan- lardan biri de Arslan Nihad Bekdiktir. Bunun maceraperestlikle hiçbir ilgisi yoktur. Bekdiği bu geziye iten sebep, denizciliğe olan sevgisi, bir de Ha- şim Mardinle olan yakın dostluğudur. Ancak Zeki Rızanın, Bekdike nazaran daha talihli olduğunu kabul etmek lâ- zımdır. O da futbol oynamış ve tica- retle uğraşmıştır, fakat futbol saha- sında birbirine ebediyen rakip iki ün- lü takımda oynayan bu iki arkadaşı, kader, siyasi hayatta aynı . takınırla oynatmıştır. Zeki Rıza Sporel de DP kadrosu içinde görülmüş ve milletve- kili olmuştur. Ancak talih, 1957 seçim- lerinde Zeki Rızaya gülmüş, Zeki Rı- za o devre milletvekili adayı gösterili memiş ve bir "Yassıada Macerası" ndan böylece kurtulmuştur. Yaşlanmış olmasına rağmen saçla- rı dökülmemiş ama iyice kırlaşmış olan Sporeli şimdi her zaman Moda Deniz Kulübünde görmek mümkün- dür. Ticaretle meşgul bulunduğu yıl- larda akıllıca davranarak parasını Politikacı Bekdik ve tüccar Sporel Gün ola, harman ola... Giyimine karşı hâlâ son derece ti- tiz olan Bekdik, arasıra maçlara git- mektedir. Tabiatıyla koyu bir Gala- tasaray taraflısıdır. Gece hayatı pek yoktur ama, Bekdik içki içmeyi, bil hassa Skoç olursa viskiyi osev- mektedir. Hatıraları arasında kendisi- ni en çok saranı, Galatasarayda oy- madığı yıllarda Zeki Rıza ile olan çe- kişmelerdi. Niıhad, santrhaf olarak, F.B'li santrfor Zeki Rızayı daima marke etmekle görevli olmuştur. Şantrfor Zeki Rıza Sporelin hayatı da bir zamanlar karşı karşıya fut- bol oynadığı arkadaşı Aralan Nihad Bekdikin hayatına çok benzemektedir. emlake yatırmış ve böylece Modada iki apartmana sahip olmuştur. Sporel halen hiçbir işle meşgul olmamakla ve apartmanlarının kirası ile geçin- mektedir. Apartmanlarından birinin bir dairesini, DP'nin meşhur Meclis Başkan Vekillerinden Agâh Erozana Fenerbahçe Kulübü İdare Heyetinde birlikte çalıştıkları sırada Fakat, sonradan aynı İdare Heyeti içinde aralarında büyük anlaşmazlık- lar çıkmış ve Zeki, Rıza ile şişman Erozan birbirleriyle atışmışlardır. İngiliz aslından Mme. Hazel ile evli bulunan Sporelin biricik kızı Feyhan, Doğan Zorlu ile evlidir. Doğan Zorlu- nün Fatin Rüştü Zorlu ile soyadı ben- zerliğinden başka hiçbir ilgisi (oyok- tur. Kayınpeder ve damat, aynı apart- manda a dairelerde oturmak- tadırlar ki Rıza, sabahları Başkanı bulun- uğu Moda Kulübüne gidip kızar- mış ekmek, peynir ve meyvadan iba- ret kahvaltısını ettikten sonra Kulüp te oturmakta ve arkadaşlarıyla ole bete dalmaktadır. Öğleden sonraları ise daima iki veya üç saat uyumak âdetidir. Akşamları tekrar Moda De. niz Kulübüne çıkmakta ve her zaman yaptığı gibi, Kalamış koyuna karşı viskisini yudumlamaktadır. Viskiye karşı aşırı bir düşkünlüğü vardır. Daima Johnny Walker marka viski içer. Kendisini çok yakından tanıyan bir Fenerbahçelinin dediğine bakılır- sa, içine değişik marka ve cinsten viski konulmuş okadehlerden sadece tadmakla adını söyleyecek kadar ih- tisas sahibidir. Geceleri ise apartma- nında partiler vererek, "sosyete ada- mı" sıfatına bihakkın lâyık olduğunu her zaman ispat etmektedir. Sporelle- rin adı Moda sosyetesinin daima ba- şında gelmektedir. Karısı ingiliz o ol- masına rağmen ingilizceyi çok az bi- len Sporel, son derece iyi bir organi- zatördür. Bu alandaki kabiliyetini ar- kadaşları ancak "müthiş" ve "kor- kunç" kelimeleriyle ( sıfatlandırmak- tadırlar. Teşkilâtçılıkta ehliyeti omü- sellem Sporel, bu alandaki kabiliyeti- ni, daima çekişmeli geçen Fenerbah- çe Kulübü kongrelerinde ispat etmiş- tir. Buna rağmen konuşmada cerbeze- li değildir. Az, fakat öz konuşma Ze- ki Rıza Sporelin mümeyyiz vasfıdır. Futbolu bıraktıktan sonra idarecilik ve ticaretle uğraşan Sporel, 1954 yılın la, DP'nin meşhur Osman Kavrakoğ- lusunun ısrarı ve DP büyüklerinin de teşvikiye o milletvekili adayı (oolma- v. ii etmiştir; Hatta Kavrakoğlu- adam bu memleketin en büyük topçu- sudur" diyerek takdim ettiği söylen- mektedir. Bir espri de olsa, bunda bir hakikat payı yok değildir. Sporel F.B. İdarecisi olduğu yıllarda kulü- bün antrenmanlarına nezaret ettiği zaman, eski hasreti depreşmiş ve sa- haya fırlayarak gerçekten topa iyi vuran bir "topçu" olduğunu göster- miştir. Daima gülümseyen yüzü, kısa bo- yu ile Sporel, katiyen kavgacı değil- dir. Fakat kendisini Rizeden millet- vekili seçtiren Kavrakoğlunu o F.B. İdare Heyetine seçtirmeyince kızınca kıyamet kopmuştur. Zeki Rıza, bu arada mücadeleci bir insan kimliğini de ortaya koymuştur. F.B. liler Kav- rakoğlu - Sporel (o tartışmasını hala şevkle ve eğlenceyle hatırlamaktadır- lar. AKİS/33