3 Kasım 1962 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 37

3 Kasım 1962 tarihli Akis Dergisi Sayfa 37
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

1 Kitap okudum Adı : Birisi Yazarı : Nahit Ulvi Akgün Türü : şiir Kitap : Kovan Yayınları, Gutenberg Matbaası 1962, isteme adresi : Mi- mar Kemalettin Caddesi 46 - İzmir 70 sayfa 2 lira. Kitapta aşka, ölüme, yal- nizlığa, avareliğe, çaresizliğe ve da- İkinci bas- farkı da da bir kere basılmıştı. kının birinciden belirli bir ok. Kitaba adını veren "Birisi" adlı şiir şöyledir: "Bir şey var aramız- da -Senin bakışından belli- Benim yanan yüzümden - Dalıveriyoruz ara- da bir - İkimiz de aynı şeyi düşünü- yoruz belki -Gülüşerek başlıyoruz söze - Bir şey var aramızda - Onu buldukça kaybediyoruz o isteyerek -Fakat ne kadar saklasak nafile- Bir ey var aramazda -Senin gözlerinde ışıldıyor-Benim dilimin ucunda". Beğendiğim : Nahit Ulvi Akgün, Orhan Veliler neslinin sesini kaybet- memiş şairlerinden birisidir. O gün- den bu yana da karınca kaderince yazmaya devam ediyor. Yukardaki örnek gibi, gerçekten çok başar ve kişiyi romantik çağlarında içind sarıveren, dudaklardan ömür yun ca düşmeyecek mısraları yazıveren bir tarafı var. Büyük şair değil a- ma, iyi şair. Beğenmediğim : Akgün, yıllardır şiirin çilesini yaşadığı halde, “ei lini yenilemeyen, yenileyemeyen lirli konuların dışına çıkmayan ve çıkmak için çaba sarfetmeyen bir şairdir. Şiirimize büyük sesler ge- tirmemekte çağdaşlarıyla at başı be- raber gidiyor. Zaten çağdaşlarından sonrakiler de büyük sesler getirme- diklerine göre, Akgün şiirin günden güne çaptan düşmesine göz yuman- lardan biri olarak kalıyor. < g onuç : "Birisi" eski günleri yadet- mek isteyenlerle, romantik çağların- daki kimseler için zevkle okunacak bir kitaptır. İlhami SOYSAL AKİSÇİLER GÖRDÜLER, DİNLEDİLER, SEÇTİLER Sergi Caz Sergisi : Ankara Türk Devrim Ocağının Güz Segisi, 27 Ekim Cu- martesi günü Türk Kültür Derneği Genel Merkezi salonlarında açıldı. Bir ay devam edecek olan sergide Adnan Turani, Eşref Üren, Zihni, Ha- zinedaroğlu, Münip Özben, Bahattin Akay, Fethi Arda, Aysel Orhon, Naz- miye Nigar, Metin Nigan, Nevzat A- koral, Ferit Apa, Afife Ecevit, Ne- vide Gökaydın, Zühal Bükülmez, Sem- ra Dağada, Hamiyet Akdeniz, Sevim Alganer, Nimet Berdan, Cemal Gü venç, Suphi Kanar, Rasim Müşerref Köktürk, Nermin Pura, Numan Pu- ra, Mazhar Aykut ve Melâhat Üre- nin eserleri yer almıştır. Sergi büyük bir ilgiyle izlenmek- edir. Ozan Sağdıç, ü- çüncü fotoğra f sergisini | Kasım in günü Beyoğlunda, İstan- bul Şehir Galerisi A Salonunda açi 15 Kasıma kadar açık kalacak sergi ilk günden büyük ilgiyle şılanmıştır. Fotoğraf Sergisi : n. Kitaplar Atatürk İçin Şiirler : Atatürk konu sunda daha çok genç kuşakların yaz dıkları şiirleri toplayan, zevkle ya- pılmış bir derleme. 34 şairin Atatürk için yazılmış, gerçekten güzel 34 şiiri. Bilhassa öğrenciler için yararlı bir eser. iL Kitabevi yayınları, 1962 İzmir Beyaz Duvar : Mehmet Seydanın hi- kâyeleri. Altın çağını geride o bırak- mış hikaye edebiyatımızın yeni ses- lerinden olan Mehmet Seydanın çe- şitli tarihlerde yazılmış olan başarılı yedi hikayesini toplayan "Beyaz Du- var" tabevi yayınları, ilgiyle okunabilir. (Kovan Ki- 1962 İzmir). Standart Adam : Sidney Lens'ten çe- viren Süha Çilingiroğlu. Sosyal ko- nular üzerine dikkatle eğilmiş ame- rikan bir yazarın görüşlerini belir- ten sekiz makalenin bir araya getiril- mesiyle ortaya çıkan "Standart A- a nümüzün lâfi çok edilen ko- nularına ışık tutması bakımından faydalı.. (Kovan Kitabevi (yayınları, 1961 İzmir). m", gü mil: Musa Anterin makaleler Doğu Anadolunun çeşitli mi çık- zetecinin makaleleri, ki zaruretin sözünün çok edildiği su günlerde Doğu Anadolu gerçeklerini yakından bilmek isteyenler için fay- dalı olacak bir kitap. (İsteme adre- si : Emin Ali Paşa Cad. 10. Suadi- ye - İstanbul). Sinema Dadınn Şans: OEvvelden filmlerin prömiyeri sâdece İstanbulda yapılır, bunlar sonradan Ankaraya gelirdi. Geçen seneden beri bir çok filmi ön- ce Ankaralılar görüyor: "House bo- — Dadının Şansı" bunlardan bi- Ti, Üç çocuk babası Cary Grant, A- merikaya konserler vermeye gelmiş bir italyan orkestra şefinin kızı Sop- hia Loren'i önce umursamıyor, sonra aşık olduğunu anlıyor, çocuklarının klâsik itirazlarını takiben de tabii evleniyor. Bunların hepsi, / alışılmış bir amerikan komedisi havası içinde geçiyor. Hayallerdeki Sophia Lren'den tabii filinde bir şey yok. Güzel İtal- yan sadece hoş bir farkı söylüyor. O bakımdan, plağını alıp dinleseniz, fil mi görmemekle fazla bir şey kaybet- mezsiniz. AKİS/37

Bu sayıdan diğer sayfalar: