3 Kasım 1962 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 29
gidip a giyebilsinler ve ak- -am yem vaktinde yetişebilsin- ler. Ama Ren: Huygh'nin aynı Salı günü saat 7.30 da Dil -. Tarih Fakül- tesinde bir konieransE vardı. Konfe- rans projeksiyonlu idi. projeksiyon makinasının konferans salonuna gelmesi yarım saat geç kal- dı. Bu aksilik yetmiyormuş gibi Bed- rettin Tunçel uzun konuşması ile programı büsbütün bozdu. Bedrettin Tunçel kısa bir kaç sözle konferans- cıyı halka takdim etmek yerine, tam 35 dakika konuştu. Önceden hazır- ladığı yazılı takdimnamesini ouzat- tıkça uzattı, O kadar ki, dinleyici- ler arasında bir kısım kimseler aca- ba konferansı Milli Birlik oHüküme- yesi Fikret Hakan Teşvikiyede yeni satın aldığı apartman katında büyük değişiklikler yapıyor. Katiyen evlenmiyeceğini sık ark otekrarlıyan Fikret Hakanı sarışın bi- dulun bu fikrinden caydırdığı ısrarla söyleni- e je Şahı şerefine Operada verilen temsilde Verdi'nin Il Tavatore'si italyanca oynandı. Comte di Luna rolündeki şarkıcının programda ya- zılı adı çok kimseyi omeraklandırdı. Ad, Ahmet Yıldız idi. Çok kimse bu- nu Senatör Ahmet Yıldız diye oku- du ama, sevimli Karadenizli komiteci Allahtan smokiniyle m da tereddütler uzun yn S. Ahmet Yıldız ve Ahmet Yıldız İkisi de ağzını açıyor, ama.. tinin bu sevimli Eğitim Bakanı mı verecek diye şüpheye bak ii Tabii aksam yemeğine en geç gelen de Bedrettin Tunçel oldu. Aynı gece Fransız Elçiliğindeki büyük yemek salonunun ortasındaki oval masa etrafında 24 davetli ruyordu. Bu davetliler arasında İran Büyük Elçisi ile Ankaraya yeni gelen İsviçre Büyük Elçisi M. Keller ile e- şi de vardı. Fakat, bunlar arasında en çok dikkati çeken, Ulusun sabık başyazarı Yakup Kadri Karaosman- oğlunun küskün hali idi. Karaosman- oğlu kendisini İran ve İsviçre Bü- yükelçileri arasında görerek Tahran ve Bemde geçirdiği o eski güzel yıl- ları hatırladı. Sbık Demokrat Parti milletvekili Osman Kapaninin Kayseride çok iyi ispanyolca öğrendiği ve üç tiyat- ro piyesi yazdığı söyleniyor. e Acaba piyesleri ispanyolca mı yazdı? Her- kes Maddison dansını öğrenedursun, Kapani zayıflamak için twist öğren- meye kararlı ii Jstanbul. kibarları arasında bu sıra- sında değil, sında. Gidenler: Lemi İpekçi, Handan Harmankaya, Prof. İhsan Şükrü Ak- sel ve eşi, Rasin Ulagay ve kırmızı saçlı güzel eşi Perran Ulagay, eşin- den yeni ve oldukça gürültülü tarzda ayrılan ingiliz tütüncü Cambell. Dö- nen: Bol ve şık -tabii pahalı- elbise- lerle Beyhan Sadıkoğlu. Hayat defterinden YAPRAKLAR Doğdu. Ankaralı gazeteci Göngör Yerdeş ile Özden Yerdeşin bir kız çocukları doğdu. Bebek 3 kilo 700 gram geldi ve Ayşe adı verildi. Bu daha ziyade oğlan çocuk kilosudur a- ma e gazeteciler arasında başı- nın büyüklüğüyle şöhret yaptığından fazlalık o sebebe bağlandı. Yerdeşler ilk çocukların ekseriya kız olduğunu, oğlanların onu takip ettiğini osöylü- yorlar. Nişanlandılar. Belçikanın en tanın- mış devlet adamı Paul - Henri Spa- ak'ın sinema artisti yeğeni Catherine Spaak - filmlerde cömertce, hem pek cömertce soyunmaktan imei. tedir- ile iltalyanın genç artisti Fab- rizio Cappucci nişanlandılar. Spaak' lar dinsiz olduklarından dolayı Cat- herine vaftiz edilmemişti. e Halbuki nişanlısının ailesi koyu bir katolikti, Catherine nişanlanırken katolikliği de kabul etti ve biraz geç de olsa vaftiz edildi. Ayrıldılar. Emlak ve Kredi Banka' sının er Müdürü Vedat Urul ile genç ve güzel eşi Mine Urul mace- ralı bir şekilde ayrıldılar. Bu Vedat Urulun ikinci, eşinin ilk evlilikleriy- di. Vedat Urul daha önce sarışın ve cazip Leyla Bartın ile evliydi. Öldü. İzmirin 1945 - 50 yılları ara- sında C. H. P. li milletvekili olan Se- dat Dikmen İzmirde öldü. Sedat Dik- men 1950 yılında seçilmeyince politi- kadan ayrılmış ve ticarete başlamış- tı. 56 yaşındaydı. Öldü. Ankaranın tanınmış bir aile- sinden olan, A Avundukun kar- ii Şevket Avunduk İstanbulda - ü. Şevket Avunduk İttihadı Milli v Ünen Sigorta Şirketlerinin “Fonde de pouvoir"ı idi. Ölümü kalp krizin- den oldu. Şevket Avunduk 60 yaş- larındaydı. AKİS/29
