22 Ekim 1962 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 33

22 Ekim 1962 tarihli Akis Dergisi Sayfa 33
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

macerayı ortaya sürdüğünü hiç kim- se ne gördü, ne duydu B' gün Almanyadaydı. Yarası pek tazeydi. Misafir olduğu eve Emil Ludvig geldi. Genç kadın bu şöhret- li biyografi yazarıyla konuşmaktan ürktü. Herkesin elini uzatıp kendi malı olan, kendi hayatı olan, kendi benliği olan mahfazayı açmak isteye- ceğinden çekiniyordu. Emil Ludvig, bu!. Atatürkü deşmek istemez olur muydu? Meşhur yazar güldü. "Muharrirle- rin bir kalemi, ama bir de kalbi var- dır" dedi. Bir genç kadının bedbaht- lığından faydalanmayı düşünmeyece- gini söyledi. Ama ona, hatıraların ne demek olduğunu, bunların kıymetini ve manasını anlattı. Allahın verdiği tirmektedir. "Lâtife Hanım'ın kade rinin bindebir parlaklığına sahip ol- mayanların resimleri ve hayatlarının en mahrem tafsilâtı ile renkli maga- zin mecmualarının ve dedikodu say- falarının sütunlarında her sabah burun buruna gelenler bunun lüzu- munu daha iyi anlarlar. E“i konağın sakini her aydın gibi memleketin meseleleriyle ilgileni- yor. Sabahları Cumhuriyet gazetesi- ni dikkatle okuyor. Ev işleriyle ya- kından meşgul oluyor. Artık unutu- lan tipten bir türk ev hanımefendi- si. İş yapmanın, toz almaktan orta- lık düzeltmeye, ele yapışmayacağını bilenlerden. Son zamanlarda ayağını incitmesine kadar muntazaman çık- a, yürümektey Konuştuğu, görüştüğü kimseler hep sevdiği, hoş- Erkekler Ankarasında bir kadın Cinderalla'nın hikâyesi bu taşların yontularak kullanılması- nı tavsiye etti. "Gözlerinizi ağlamak için değil, görmek için kullanınız" de- di. Bu sözler genç kadına yeni ufuklar açtı. Ondan sonradır ki daha çok oku maya, hatıralarının altındakini daha tan öğrendiği şekilde bir teşrih ma- sasının üzerine (yatırdı Bu manadır ki, eski Konağın kü- çücük, ufak tefek pırıl pırıl gözlü, sade elbiseleri içinde ve beyaz saçla- rıyla canlı, hareketli, aydın, sakinini sadece türk kadınları için değil, ken- dinden bahsettirmenin marifet sayıl- dığı bir dünya kadınlığı için mutla- ka bilinmesi gereken örnek haline ge landığı ahbapları, dostları oUmumi yerleri in sevmiyor fazla GRAM mıyor. Bir Emil Ludvig'e karşı çe- kingenliği hatırlanırsa, "Hatıra.. Ha- tıra.." diye kapısını aşındırma sev- dasındakilere, hele bunlar gazeteciler se, davranışı kolaylıkla tahmin edile bilir. Bunun zamanının gelmediğine inanıyor. Zamanı geldiğinde de, ken- di ışığıyla ancak bir kısa devrenin karanlıktan çıkıp loş hale gelebilece- gine, rolünün bundan öteye gitmeye- ceğine, büyük eserin böyle küçük parçaların birleşmesiyle ortaya çıka- cağına kani.. Boş kaldığında kitapla- rının arasına çekiliyor. ..ve İstanbulun en güzel manza- ralı eski konağında günler o geçiri- yor. 4 Yıldızlar Saksi T sabah bir gazete alanların ço- Su o gün yıldızlarının ne söyle- diğini öğrenmek için hemen Fal say- fasına bakarlar. Aralarında yazıla- na göre hareketlerini ayarlayanlar da yok değildir? a bir değil, bütün alsalardı? gazeteleri Buyurun size aynı gün, 18 Ekim 1962 günü, bir burçta, Başak burcun- da doğanlar için kıymetli falcıları- mızın kehanetleri! Sonra, çıkın işin içinden. BAŞAK BURCU Akşam (23 Ağustos - 22 Eylül) Yakınlarınızdan yardım istemekten çekinmeyin. Yeni Sabah (22 Ağustos - 23 Eylül) — Kendileriyle işiniz olacak kimse- ler, bir konuda ağzınızı sıkı tutma- nıza taraftar. Bu noktayı gözönünde tutunuz. Tasvir (23 Ağus. - 22 Eylül) — Karşınıza çıkacak bütün rağmen kendinizi kaybetmemeli ve dikkatli olmaya bakmalısınız. Milliyet (24 Ağustos - 23 Eylül) — İş hayatınızın hareketli ve verim- li bir devresine giriyorsunuz. Dünya (21 Ağustos - 21 Eylül) — Dostlarınızdan birinin tutumuna sı- kılacaksınız. Mali durumunuz iyi. Tercüman (24 Ağus- 23 Eylül) — Kalbinizi kazanmış olan kimsenin b yi niyetleri devam ediyor, ondan şüphelenmekte haksızlık ii Sağlığınız: Nezle. Zafer (23 Ağustos . 22 Eylül) — Kaderin garip cilveleri sizi hayatın geçirdiği safhalar karşısında biraz da güldürmektedir. Hür Vatan (24 Ağustos - 23 Dİ Fena halde kızdıracaklar, gli u Öfke çok da çabuk geçecektir. Yeni Gün (21 Ağustos - 20 Eylül) — Tamam. Her zaman böyle olmalı- sınız. Bütün muhitte yine hayranlık hisleri uyandırmaya başladınız. Fa- kat kıskançlık vakaları devam edi- yor. 27/AKİS

Bu sayıdan diğer sayfalar: