1 Ekim 1962 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 12

Bir başka hususiyet, A, P. li yö- nelticilerin milletvekillerini sükünete itmeleri, gürültü çıkarmak isteyenl2- r üdahale ederek patırdının önünü almaları oldu. Bu havaya bürünen MecHiste böy- lece mesai Genel Kurul salonundan komisyonlara, daha doğrusu koridor- lara aktarıldı, Koridorcular - ömrü” ün k bir kısmını koridorlarda geçiren milletvekilleri vardır. mese- leleri şiddetle koridorda müzakere ve münakaşa etmeğe başladılar! Bir teşebbüs Haftanın sonunda en Şiddetli tartış- malar yeni bir teşebbüs üzerine beğendiği bir gerekçeyle yepyeni ve Meclis tarihine geçecek bir mesele ö- ne sürdü. Meclisteki eski futbolcu” lardan Galatasaraylı, Beşiktaşlı ve Fe nerbahçelileri: bir araya getirip üç e- kurmalı ve bunlar arasında bir hasılat yapar- tine verilecekti. Maçları parlamento muhabirleri takip edecekler ve yaza” caklardı. , Akçanm teklifi ziyadesiyle re- vaç buldu, Hele gerekçesi söylenince milletvekillerinin aklı işe pek yattı. Akça, pi olarak: “ — Spor temasları iki ayı mille ti bile ele kaynaştırıyor. Böy- lece Meğlisteki partileri birbirleriyle kaynaştıracağız” diyordu. Maçların orta GN teklifi ka- bul ederse, Spor Bakanı Necmi Ök- ten olacaktır. Koridorda hararetli müzakerele- re: sebep teşkil eden konu üzerinde herkes fikrini oaçıkladı, Sadretln Çanga olayı çok önemli buldu, İsmet Sezgin: “-— Hiç değilse bir iş yaparız” dedi. Halük Nurbakiye mesele açılın” ca bağımsız milletvekili fikrini söy- edi: rai “— Dördüncü takım olarak da, “— Ordu Karmasıyla antrenman Meseleye Cemiyetlerinin maddi yönünden fazlaca önem veren gaze- tecilerden birisi Nurbakinin sözünü tamamladı: p “— Ordu Karmasıyla antrenman maçı yapın, turnuvanın istikbâli bel li olur.” Şimdi Mecliste bu koruda kesif bir faaliyet vardır. Y.'T, P. liler bu meselede Ethem Kılıçoğlunu kaybet tiklerinden üzüntülüdürler. Zira Kr lıçoğlu son derece iyi hir futbolcudur. M en büyük problemi malze- me teminidir, Milletvekilleri me konusunda titiz davranmaktadır. AKİS, 1 Ekim 1962 X Günü gelince... Bi İhtilâli o mu yaptı, bu mu yaptı tartışmaları gittikçe gülünçlü» ğe yaklaşan bir ciddiyet içinde tartışılırken Yemende bir darbe ol- du. Ordu, İmamı devirdi ve idarey; ele aldı, Şimdi hiç şüphesiz Ye- mende de İhtilâli onun mu, bunun mu yaptığı konuşulacak, söyleşiler cek, işin “nasıl”ı araştırılacaktır, i İhtilâllerin “nasıl”ını araştırmak ne ilgi çekicidir, ne.de bir neti- ce verir, 27 Mayısın “nasıl”ı üzerine eğilenler, kimler ve kimlerle karşı" laşmamışlardır ki.. 1949'ın bir bahar ayında, alt katta oturan komşu- suna “Yahu, bu nasıl idare!” dediğini hatırlayan, “Biz 27 Mayısı o 70 mandan plânlamaya başlamıştık” diye ortaya gıkmıştar. Asıl araştırıl. ması gereken, ihtilâllerin “neden”idir. Yemende İmamlık belki şunun, belki bunun tahrikiyle harekete ge çen kuvvetlerin hışmına uğramıştır. Ama Yemende İmamlık, frenklerin “ve unutulmaz Emin Kalafatın- tâbiriyle bir anakronizm, günü geçmiş bir müessese olduğu için bir fiske darbesiyle yerle bir olmuştur. Eski İmam Ahmedin Yemen toplumu gibi geri bir toplum üzerindeki, mad- di olduğu kadar manevi baskısı kalkınca, hareket başarı kazanmıştır. Bu yeni hâdisede, bütün ibtilâllerin “neden"ini bulmak kabildir, türk diktatördü, İnönü diktatördü. Ben neden olmayayım * Bu millet ondan anlar” tezi, D. P. iktidarının gerçek felâket sebebidir, çek yapıcısı” igöstermemiş midir ? Gerçek şudur ki, İhtilâl bir tutumun, bir davranışın, bütün uyar ma gayretlerine karşı kapalı tutulmakta ısrar edilen gözlerin neticesi r. Biz, “Kabahat ölende mi, öldürende mi?” deriz. Zamanımızın vk ihtilâllerinin çoğunda, “neden”i devinenden çok devrilende aramak faydalıdır. ve İmam Ahmet / Menderes de, idaresiyle birlikte, fena akibetini toplumun ve . onu Simdi, İhtilâli C.H.P, mi yapmış, C.K.M.P, mi, “yoksa Ordu abii yahut ij ayaklanan gençler mi, ya da Menderese karşıt Basın mı? Günün rağbet bulan havasına göre her bir gruptan şu veya bu Kendisini “İhtilâlin ger” başa” | lar, Ama bu hususun bir komisyon ta- rafından halledilmesi yoluna. gidile- cektir, Kel ve perçemi A. P. kulisinin pek hararetli geç- tiği Meclis koridorunun arka , Kısmına isabet eden yerde iki yu- ” varlak masayı çevreleyen koltuklara oturmuş bulunan milletvekilleri soh- Ni güneş "bete daldıklarında başkentte batmak üzereydi, * Koltuklara yerleş" miş bulunari milletvekillerinden A, P, den.Y.'T. P, ye nakleden Cevdet Perin, karşısında bulunan müstafi A, 13. e