8 Mayıs 1961 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 34

SİNEMA Yıldızlar B.B. artık tutulmuyor rta yaşlı ve hatırı sayılır derecede (0) iri bir buruna sahip adam ellerini iki yana açtı V —Artık Brigitte Bardot ile film çevirmekten vazgeçtim" dedi. "Son olarak rejisör Henri- George Clouzot ile Brigltte'in 'La Verite - Gerçek'ini yaptım, ama tam üç ay bu yüzden de gözüme uykunun damlası bile gir- medi. Sinema prodüktörlüğü hiç de sanıldığı kadar kolay bir meslek de- gil. İş, önünde sonunda öyle bir yere gelip dayanıyor ki, kendi yarattığınız yıldızın âdeta kulu kölesi oluyorsu- nuz. Allahtan ki durum bu yola dö- külür dökülmez Brigitte" den yakamı çabuk kurlardım." Son yılların er çok sözü edilen si- ma oyuncusu Brigitte Bardot'dan "Allahtan ki çabucak yakamı kur- tardım" diye bahseden adamın adı Raoul-Levy'dir ve Fransız sineması- nın para babası prodüktörlerinin de basında gelmektedir. £ Raoul-Levy, Brigitte Bardot'nun bugünkü duru- ma yükselmesine âmil olmuş, yıldıza "Et... Dieu Crea la Femme- Ve Allah Kadını Yarattı"da baş rolü vererek sonu belirsiz bir kumara girmişti. Gerçi, hem Roger Vadim gibi yeni Ve sinemanın acemisi bir rejisöre ve hem de Brigitte Bardot gibi adı pek yaygın olmayan bir oyuncuya film yaptırmak o zamanlar gerçekten bir kumar gibi görünmüştü ama, işin işyüzünü bilenler, oRaoul-Levy gibi çıkarını bilir bir prodüktörün ne ya- pıp yapıp sonunda umulmadık kâr- larla herşeyin üstesinden geleceğine inanıyorlardı. Gittikçe gelişen olaylar ve birbiri arkasına yapılan Brigitte Bardot filmleri, böyle düşünenleri haklı çı- karmakta ogecikmemiştir. . Bugün Brigitte Bardot dünyanın en uzak köşelerine varıncaya kadar yediden yetmişe bütün seyircilerin tanıdığı ve filmlerine akın akın gittiği bir si- nema yıldızı sayılıyor. Herhangi bir normal filmin çok üstünde bir mali- yete çıkarılan Bardot filmleri, yine herhangi bir normal filmin çok üs- tünde de kâr getirmektedir. Bu yük- selme ve normalin üstünde kâr getir- mede Hollywood ölçüleriyle | yıldız yaratmacılığı göz önünde tutulmuş, Bardot filmlerinin çevrilmesinden bi- timine kadar dünya halkoyunun dik- katini üzerine çekecek ve gazetelerde büyük gürültüler kopartacak türlü uydurma olayların bilhassa çıkarıl- masına önem verilmiştir. Yıldızın iki de bir koca ve âşık değiştimesi, uyku hapları alarak intiharlara kalkışma- 34 sı, falanca ünlü kişiyle çok sık görü- lerek odedikoduları adı o etrafına çekmesi, başlangıcından bu yana Hollywood'un denediği oOve posasını çıkardığı yollardır. Tersine işleyen silâh patlak veren yıkıcı çeşit küçük oyunlardan vazgeşmiş- tir. Doktor Frankenstein'ın canavarı gibi üzerinde binbir titizlikle durulup avuç dolusu paralar harcanarak rek- lâmlarla yaratılan yıldızlar, her se- ferinde de geri tepen silâhlar örneği sahiplerine zarar vermişlerdir. Halka kendilerini prodüktör zo- ruyla kabullendiren (o kabiliyetsiz o- yuncular, kuş beyinli, boyalı saçlı sa- rışın taş bebekler, giderek, prodük- törlerin ağızlarının içine bakmaktan vazgeçmişler ve bağımsızlıklarını i- lân etmişlerdir. Kendi başlarına film şirketleri kurmakta, senaryocularla, rejisörlerle anlaşmalar yaparak film- ler çevirmektedirler. Doktor Fran- kenstein nasıl, yarattığı canavarına bir türlü söz geçirememişse, Hol- Iywood'lu yaşlı ve dişleri o dökülmüş prodüktörler de öylece kendi yarat- tıkları yıldızcıklarına söz geçiremez bir duruma gelmişlerdir. 1960 Hol- Iywood grevi oyuncu, rejisör ve ya- zarların Holywood'a karşı kesin ola- rak mücadeleye girişmelerinden baş- ka birşey değildir ve bu çetin müca- dele sonunda da prodüktörler, acı bir yenilgiye uğramışlar, hiç. ummadık- ları bir anda savaşı tamamen kaybet- mişlerdir. Bugün Hollywood'da o es- kinin prodüktörler saltanatı artık yoktur ve prodüktörlerin değil, yıl- dızların borusu ötmekte ve onların dedikleri olmaktadır. Adı "zeki'ye çıkmış (prodüktör Raoul-Levi 'nin yıldızı Brigitte Bar- dot'dan yakınması, ayni yıldızla film çevirmekten vazgeçmesi, Hollywood taktiklerini kullanan her sinema pro- düktörünün kaçınılmaz akıbetidir. Raoul-Levy'nin bu karara varmasın- da en büyük rolü rakamlar oynamış- tır. Levy'nin EN Bardot ile çe- virdiği ilk filmi .. Dieu Crea la Femme - Ve ai Kadını Yarattı" 300 bin dolara malolmuş, yıldıza da 36 bin dolar ödenmiştir. Filmin dün- ya pazarlarından prodüktörüne ge- tirdiği kâr toplamı ise, 21 milyon doları aşmaktadır. Topu topu 340 bin dolar civarında bir paraya çıkarılan hiç bir film -şimdiye kadar-Fransız sinemasında maliyetinin 60 katı kâr getirmemiştir. i" Oo prodüktör Raoul-Levy'nin bir çeşit yağlı kuy- ruk saydığı Brigitte Bardot'ya sım- sıkı sarılmasının ve ikinci filmi "Une Brigitte Bardot eski kocası Vadimle Mum dibine ışık vermez AKİS, 8 MAYIS 1961