EŞLERİNİN AĞZINDAN GÜNÜN ADAMLARI yalnız biraz telâşa geldi. O sıralar- da Büyük Millet Meclisinde Medeni Kanun kabul edilmek üzereydi. Sadberk hanımın çok muhafazakâr olan amcası, yeğeninin nikâhının erkeklerin arasında o kıyılmasına şiddetle İtiraz etti. Vehbi Koç ile esinin nikâhı alelacele, Medeni Ka- nun yürürlüğe girmeden bir iki gün evvel, kapı arkasından kıyıldı. Veh- bi bey düğünü göremeyen kayın pederinin hatırasına hürmeten her sene hatim indirtir, her arefe günü mezarını ziyaret eder. Çalışmak, çalışmak, çalışmak ye edileni sene Vehbi bey ba- basının mağazasının başına geç- ti. İşe bakkallıktan bağlamışta. İ- lerde satmak üzere mevsiminde na- sıl kasar peyniri depo ettiğini, bun- lar kurtlanınca da nasıl tekerlekle- rin .başına geçip peynirleri ayıkla- dığını anlatarak dostlarını güldü- rür. Arkasından hırdavatçılık, kö- selecilik tecrübe etti. Ankara Hü- kümet merkezi olunca hemen kafa- sını işletti. Şehir Cumhuriyetin Başkenti olarak yeni baştan İnşa e- dilecekti. Her yönden imar işine hız verilecekti. Bu şartlar altında en kârlı iş İnşaat malzemesi satmak olacakta. Vehbi bey bütün kuvveti- ni o tarafa teksif etti. Talih de ya- ver gitti. O sene Ankarada büyük bi - birkaç saat içinde kapışılıverdi. Vehbi bey bu işten iyi para kazan- dığını daima söyler. 1887 de Koç Ticaret T.A.Ş. adı alfanda bir şirket kurdu. Şimdiki bütün işler bu Koç Ticaretten çık- mıştır. Vehbi bey bu şirkette yeni bir işe başlar, sonra bu iş büyüyün- ce ayrı bir şirket meydana gelir. Şimdi böylece kurulmuş kırk ka- dar şirketi var. Bazdan fabrika, bazıları ise satış, ihracat, ithalât yapıyor. Şimdi en çok ehemmiyet verdiklerinden biri otomobil İşi. Bayan Koç konuşmamızın ba- şında söylediklerine dönüyor. Ko- casının muvaffakiyetinin sırrı mu- hakkak ki çok ve ciddi çalışmak. Hanımefendi 35 senedir Vehbi Ko- çun işini bir gün ihmal ettiğini ha- tırlamıyor. Çoğu zaman ev halkı daha sabah uykusundayken Koç yatağından fırlamış, telefonun ba- ---a geçmiştir. Akşamları eve geç vakit dalma yorgun döner. Cevabı- nı bildikleri halde ailesi ona "has- ta mısın, yorgun musun" demekten kendilerini alamazlar. Bir saat ka- dar yatıp dinlenir, bir bardak viski içer, ancak öyle kendine gelir. Fa- 22 kat ondan sonra da boş durmaz. E- ğer iş konuşacağı bir misafiri yok- sa, ya kızlarına gazete okutur, ya mektup yazdırır, yahut ta telefon- la ertesi günün işlerini tanzim et- tirir. Bu hayata bir gün değil, tam 35 sene dayanabilmek (hakikaten kolay değil. Koç bir iş kurarken ilk evvelâ memleketin ihtiyaçlarının hangi is- tikamette inkişaf ettiğini araştırır. Uzun ömürlü, memleket için fay- dalı bir iş olmasına dikkat eder. Nasıl bir yamanlar bütün gayretini inşaat malzemesi satmakta topla- dıysa, şimdi de memlekette sana- yie gidileceğini gördüğü için bütün gücüyle bu işe atılmıştır. Beraber çalışacağı insanları çok titizlikle se- çer. Çok parayla adam tuttuğunu söylerler. Doğrudur. Bir işe adam almadan evvel çok düşünür, aldık- tan sonra da kıymetini bilir. Müdür lerinin çoğu şirketlerde hissedardır. En ehemmiyetsiz işlere dahi hatırla iltimasla adam aldığı görülmüş şey değildir. Her işte söz vermeden önce çok düşünür. Verince de mu- hakkak sözünü yerine getirir. Ran- devularına son derece sadıktır. Bek- letilmeye müthiş kızar, kendi de kimseyi bekletmez. Bir işte kuv- vetli rakipleri olunca daha zevkli çalıştığını söyler. Çalışırken ih- malciliğe, lâubaliliğe hiç tahammü- lü yoktur. Buna fırsat vermemeğe bilhassa dikkat eder. Meselâ Ana- doludaki otomobil satış acentaları- nın senelik toplantısı (İstanbulda Vehbi Koç ailesi Başarının sırrı: Çalışma değil de, Borsada yapılır. Vehbi bey Istanbulun yabancısı olanlar için, büyük şehrin pek ciddi çalışma mu- hiti olamayacağı kanaatindedir de... Vehbi Koç iş hayatında muvaf- fak olma sebebini çocuklarına şöy- le hülâsa eder: "En önce Allanın yardımı, sonra ciddi çalışma, me- sai arkadaşlarını iyi seçmek, rakip- lerin durumunu yakından takip et- mek, sözünü tutmak ve memleke- tin hangi yönde Mi edeceğini sezip ona uyabilmek Oğlunun, damağımı ve kızları nın, nasihatlerini dinleyip aynı yo- lu takip etmeleri en büyük arzusu. Bir aile babası Oğlu Rahmi Koç tahsilini İngil- tere ve Amerikada yaptı. Kız- ları ise İstanbul Amerikan Kız Ko- lejinde okudular. Kendisi lisan bil- mediği ve bunun eksikliğini hisset- tiği için çocuklarının bir iki yaban- cı dil öğrenmesine bilhassa dikkat etti. Oğlunu ve kızlarım muhafaza- kâr bir şekilde yetiştirdi. Fakat zaman, değişen zihniyet, Koç aile- sinde de kendisini gösterdi. Büyük kızı Semahatta Kolejde daktilo der- si almasına dahi razı olmayan Veh- bi Koç, küçük kızlarının ikisinin de şirketlerinde vazife almalarını hoş gördü. Suna babasının yanında hususi işlerine bakıyor. Ablası Sev- gi ise başka bir şubede çalışıyor. Babalarının, en ufak bir şımarıklı- ğa göz yummayacağını bildikleri için işlerine çok muntazam devam ediyorlar. Geçenlerde birinin prim alıp, diğerinin, tabii o şirkette faz- la iş yapılmadığı için, almaması a- ile içinde alay mevzuu oldu. Vehbi Koç çocuklarına verdiği nasihatten de anlaşılacağı gibi son derece dindar bir insan. Her gün bir vakit namaz kılar. Umumiyetle Yatsıyı. Gittiği yabancı memleket- lerde İlk suali cami sormak olur. muhakkak oruç tatar. Bütün o ay ağzına içki, sigara koymaz. Cuma namazım hiç kaçırmaz. O gün si- gara da içmez ve tabii çok olur. Kendisi kabul etmek istemez ama, bütün aile asabiyetinin nere- den geldiğini bilir ve o gün gözüne görünmemeğe çalışır. Çocuklarını kendisi gibi dindar yetiştirmiş- - "Rahmi, Cuma namazı lalar. Bü- bin çocuklar oruç tutarlar. Ailenin bütün işlerinde dine çok ehemmiyet verilir. Oğlu ve kızı evlenirken res- mi nikâh merasiminden başka, bir de dini nikâhları kıyılmıştır. . Vehbi bey sakin aile hayatına düşkündür. Akşam sofrada topla- AKİS, 8 MAYIS 1961