7 Eylül 1957 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 29

7 Eylül 1957 tarihli Akis Dergisi Sayfa 29
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

c a Tünec, di d * A 'T A “AKİS, T EYLÜL 1957 Hans von Benda Oda Orkestrası, n!İ- hayet -hepsinden daha dramatik bir hâüdise. Antal Dorati idaresinde Min- ni Orkestrası vardır. merikan Milli Tiyatro ve Akademisi) ile işbirliği halinde Tür- kiye'ye getirilen Minneapolis Orkest- rası, Ekim ayı başında Ankara'da iki konser verecektir. Günümüzün en bü- yük şeflerinden birinin idaresindeki bu 105 kişilik Ünlü orkestra sayesinde Ankara halkı batılı bir senfoni or- kestrasını dinleme zevkine erişecek- tir “Üniversiteliler Müzik Derneği, b u yıl da Ankara Müzik Festivalini tek- ayında yapılması d şünülen festivalin ilk plânları hazırlan mıştır. Bu plânların bir an önce ke- sin biçimini alması temenni olunur. sim -görünüşe bakılırsa- ismini yal- nız Helikon Kuarteti'yle devam etti- recektir. İlhan Usmanbaş'ın Ameri- ve memleketimizin en iyi çellistle- nden Env. Kakıcı işgal e- decektir. Kuartet önümüzdeki gün- lerde çalışmalarına başlıyacaktır. Re- pertuarda, bermutat birçok modern eser vardır. Operadan ümit yok Yeni mevsim için Ümit veren bu be- lirtilerin Devlet Ope- durumunu mu- ir. Operanın perde- sini açmasına şurada bir aydan daha pertu- arını, ilk oynanacak eserin bile adını ilân etmemiştir. Repertuarın bir “dev- let sırrı” olduğuna dair espriler, acı bir mizahtan öteye xidememektedir halinde bir kaç opera ağıza — dolaşmaktadır. randot'un ve “Aida”nın yacağı söylenmektedir. Fakat anlaşılan bü- Ün hiçbirşey bir plâna, bir programa bağ- lanmış değildir. Bütün dünya operaları içinde maddi durumu bilhassa iyi olan nkara Devle sesinden- tahsis ettiği parayı bu dere- ce kötü kullanması, rk operasının başlangıç yıllarını arutucak kadar gerilemiş olması, sede ce- reyan eden akıl, mantık bllgi hath iyi niyet dışı hâdiseler. Devlet Ope sının Umum Müdürlü, olmamasından., teşkilâtçı ve batı Z! niyetli bir idareci olmam kaprislerinin esiri olmasından, niha- yet devrini çoktan doldurmuş olma- sından, buna ragmen hâlâ ısrarla ye- rinde tutulmasından ileri gelmekte- dir. Devlet Operası bu yıl için de hiç bir Ümit vermemekted Ki TA P D40 TEHLİKELİ ALÂKALAR “Les Idasiong Dangeureunes” (Choderlox de Laclos'un romanı. Çeviren: Nurullah Ataç, Varlık Ya- yınları 494. Bilyük eserler kltaplıtı 4, İstanbul Fkln Basımevi 1957, 381 sayfa 400 ku T" ransız edeblyatınm en büyük e- serlerinden biri olan ve 18 inci yüzyılın sonlarında yayınlanmış olan “Les Liasions Dangeüreuses” aradan 175 yıl geçmiş olmasına rağmen öl- mez bir sanat eseri olarak ayakta kalmış bir şaheserdir, Dilimize Nu- ruliah Ataç tarafından çevrilmiş o- lan bu kitap Türk okuyucuları için, ynbancı olmayan bir kitaptır- İlk de- a 1944 yılında Milli Eğitim Bakanlı- ğı Fransız Klâsikleri arasında yayın- Ataç'ın son resmi İşinin ustasıydı... lanan bu kitap piyasaya çıktıktan kısa bir Üddet sonra tükenmiş ve yeni bir baskısı da yapılmamış- tı. Aradan 13 yıl geçtikten Ssonra kitabın mütercimi Nurullah Ataç'ı kaybettiğimiz günlerde büyük bir kadir bilirlik eseri olarak, Varlık Yayınlan arasında, yeni baştan ya- n bu tap, ilk tercümenin kitabı piyasa- okuyamamışlar içın baha biçilmez bir hazınedir. Nurullah Ataç tarafından — dilimize Tehlikeli Alâkalar adıyla çevrilen kitap, 1882 yılında Fransada yayınlandığı zaman, tam bir skandal yaratmıştı. Zira herşeyden önce Laclos'un Üslü- bu gününün yazarlarının Üslübu 1le taban tabana zıttı., Laclos, eserini yapmacıksız, apaçık bir dille yaz- mıştı- Gününün insanlarını insafsızca hicvediyordu. Tema olarak içimizde- ki şeytanın bizi iyilikten çok kötülü- ğe sürüklediğini ele almıştı. Halbu- i çağdaşı olan Fransız yazarları için böylesine bir eser kaleme almak çıl- gınlıktan ve kendini bilmezlikten başka bir şey değildi. Hemen bütün Fransız sanat âleminde Tehlikeli AlA- kalar adeta boykot edilmişti. se bu eserin tutunacağını, ğıniı zannetmiyordu- Laclos'a acına- bir. mahlük diye bakılıyordu: Laclos'a yapılan tarizlerin, hücumla- rın haddi hesabı yoktu. Üstelik Fran- sız sosyetesi de bütün kirli çamaşır- larını ortaya döktüğü için Laclos'a diş biliyordu. Bütün tarizlere, hücumlara ve ex- laylara rağmen Tehlikeli —Alâkalar, halk arasında büyük bir rağbet gör- dü. Kitap âdeta kapış kapış satılıyor- du. Zira Laclos, her gün bir adım da- ha ileri giden sanat anlayışının çembe- rini kırmış, cinaslarla, istiareler vo türlü 1âf cambazlıkları ile süslü ede- biyat yerine yepyeni bir edebiyat ge- tirmişti. Tabif ki halk bunu tutacaktı. vvel halkın dlllyle yazıyor halkm anlıya- cağı şeylerden bahsediyo İşte aradan 175 yıl geçtıkten son- ra bile Laclos'un eserinin bir abide gibi dimdik ortada durmasının sebebi udür. Tehlikeli Alâ.kalar Türk nkuvucu- cim; tarafından dilimize cevrilmiş bir eserdir. Üstelik de bu eserin memle- ketimizde neşredildığı günlere kadar Türk edebiyatı da sahasında Bu dan katiyetle söylenebılır ki Tehlike- li Alâkalar Türk Romancılığı için e- Şi ender bulunur bir örnek olmuştur. Tehlikeli Alâkalar, baştan aşağı karşılıklı yazılmış — mektuplardan meydana gelmiş bir romandır. Roma- nın kahramanları olan ve 18 inci yüz- yılda Pariste yaşayan şahısların kar- şılıklı mektuplaşmalarından meyda- na gelen bir roman, bu tip romanla- rın dünya edebıyatmdakı ikinci ör- idir. (1765 - 1839) Clarissa Marlowe adlı romanı imiş. Laclos, kendi kitabında bu İngiliz Romancısının da sözünü eder. Muhtemeldir ki romanını yazar- ken bu İngiliz Romancısından fayda- lanmıştır. Ama şurası da muhakkak- tır ki Laclos'un Tehlikeli Alâkaları Clarisasa Marlowe'den kat be kat Üs- tündür. Laclos da bunu bildiği için o romanın adını etmekten çekinmemiş- tir-

Bu sayıdan diğer sayfalar: