DÜNYADA OLUP BİTENLER korfezmde Amerikan gemilerinin bu- Mısırın seyrüsefer serbesti- sını baltalamasını onlıyecektı . Gazze hududu boyunca Birleşmiş Milletler askerlerinin dev gezmesi, fedai faaliyetine 1mkân bırakmıyacaktır deniliyordu. Fakat Kâhireli dıktator er şeye rağmen eski adetlerinden vazgeçmezse, erika gene silâha başvurmıyacaktı. Dulles, İsraili rizi- ko altına girmeye davet edıyordu Halbbuki İsrail şimdiden Akabe körte- -inden Hayfa limanına kadar petrol Doruları doşemıştı Mademki Mısır Sü- a al ti kurtulan Tiran boğazını etmeye çalışacaktı. İsraıllıler Gazze bölgesi e de humma iyetin ırışmışlerdı hendısler yollar ve köprüler yapma- ya, çölü sulamaya, elektrik tesisleri e çöl ortasında- ki bin hektar arazi suya kavuşturu- lacaktı. Israıl kooperatifleri şimdiden ap halkın onlarını satın almay are: kaldıkları zaman verile- cekti. İsrailliler, Arapların gönlünü fethetmek için ellerinden geleni yapı- yorlardı. Bedava tohumluk , dağıtıyor, gübre veriyor, her türlü teknık yar- dımda bulunuyorlardı. Gazze İsrailin emniyeti, Akabe ise iktisadiyatı için hayati deger taşıyor- d I ail bu sebeble riziko altına gir- yi hiç arzu etmiyor ve Birleşmiş Mılletlere tutuyordu. Arap memleketleri İsrail ile müeyyideler tatbik etmek için sabırsızlanıyorlardı. D lles üstü kapalı bir şekilde Ame- üeyyidelerin tatbiki- ne katılacagını ıhsas edi. yordu Fa- ka erikan parlamentos! YYi de tatbiki fikrine şiddetle aleyhtardı Senatonun demokrat lideri Johnson ve Cumhuriyetçi lider Knowland bu- nu açıkça ıfade etmışlerdı Ingılız ve Fr: mü- eyyıde atbıkıne şıddetle uhalıftı— ler. Eisenhower hükümeti hakikaten MüÜş| lurumdayı rta Doğ planım muvaffakıyetle yürütmek i- mleketlerinin itimadım Kazanmaya ıhtıy aç vardı. 1 No. lu düşmanı İsraildi. ancak Israıle karşı sert davranmakla Arapların itimadını kazanabilirdi. Fa- yaya meydân okum. n çekinmiyor- du. Amerika, Israıle lıır türlü meram anlatamıyor! d Arap - İsrail davasına kafi bır hal çaresi bulunmada! küna kavuşamıyacagı boylelıkle bır du. Dunya- mıştı. Ufacık İsrail, ben' hazırlanan plânları altust edebi- 16 Orta Doğudaki Boşluk Aylardır Orta Doğudaki "boş- luk"tan bahsedilmektedir. Mı- sır seferi bu bölgedeki üç çeyrek asırlık İngiliz ve Fransız nüfuzu- emen sıfıra indirdi. İn- gıltere ve Fransadan açılan boş- ğu ya Amerika, ya Rusya doldu- rabilirdi. Eısenhower Doktrini A- merikanın tek başına hoşlugu dol- durmak kararını ıfade etmektedır Komi n hür bu kararı sevınçle karşılamışlar- Butun Arap memleketlerini ko- - İsraile karşı de- ğıl - lıırleştırmek isteyen erika, boşluğu nasıl dolduracaktır? Na- zari mümkündür: 1) ağdat Paktına istinad et- ; S) Mısırla doğrudan do; oğru- ağdat Paktı ü- Lübnan, Suudi Ara- bistan gibi memleketleri elde ede- rek Nasırı tecrit etmek, bu suret- le anlaşmaya zorlam: Amerikanın üçüncü yolu seçtıgı anlaşılmaktadır. Kral Suudun gay- retlerı sayesinde, Kahireli diktatö- rün Eisenhower pl len ceği ümit edilm Devletlerin İm sonuncu yolu seç- mesı, Sultan Suudu Orta Doğunun 'ashington'u laşmaya teşvik e tmektedır Fakat mademki Amerika "elçiliğe" Su- ndu seçmiştir. Bu sebeble Melik Hazretlerının rta Doğu meselele- ri hakkını görüşlerini tanımak, bu bolgede oynanan oyun Hakkın da bir fikir verecektir. Suud daha Washingtonda, Eisen- hower plânının komünist tehlıkesı- m hedef tutmasına rağm rta Doğuda komünist tehlıkesımn mev- hli an Mıllıyettı bir askeri yardım elde etmiştir. Di- ğer taraftan dünyanın en çok Ca- dillac sahibi adamı, İsraıl Devleti- sunda- ki fikirlerinden vazgeçmemektedır Suud için Yahudi düşmanlığı bir numaralı meseledır. Yahudi aslın- lecekti. Fakat İsrail, fikirlerinde rar etmekle beraber, bir hal şeklını samimi olarak istemekteydi. İsra- il, mümkün olan her türlü fedakâr- lhığı yapmaya hazırdı. Abba Eban, bu maksatladır ki 8 bin küsur millik bir hava yolculuğuna katlanmıştı. Abba Doğan AVCIOĞLU dan Amerikalıları, iki memleket arasındaki büyük dostluğa rağmen, rına ka- ikan Gazze ve Şerm el Şeyh bolgelennı terk etmeyen İsrali ikna için u- fak - tâvizleri o ğır basacağı henüz bilinmemekte- ir. mühimi Kralın Bağdat Pak- tına ve Bağdat Paktının Arap ol- mayan ğişmemiştir. bir beyanatta "Arapları bölen ve hç bir müsbet netice vermiyen" Bağdat Paktından bahsetmektedır. Hatta daha ileri giderek ap olmayan devletler arasındakı anlaş arın, ap mleketleri- nin ıstıklalı için bu' tehlıke teşkil ettiğini söylemekte! e erika, Suudun yardımı saye- sinde muhtemelen Rusyayı bu bölgeden uzakta tutmaya, Ingılız ve Fransızlardan açıl oş uğu tek başına doldurı y muvaffak olacakta*. Gayesi hı şeyden evvel komünist tehlikesım önlemek olan Türki İ başarısını Fakat aki; şansı, Türl e İsrail gibi haki- ki dostlarını hayal kırıklığına ug- atmak pahasına da olsa, Suud gi- bi sultanlara Nasır gıhı dıktator- I k avizlere ır. huzursuzluk unsuru memleketlerin alması muhte ldir. 15 «yeli AFL CIO Sendikasının şeli ĞG Meany nin "ne şekilde bir siya- set sürüttük ki Orta Doğuda dik- tatörlerin safında — demokrasiye cephe almak gibi akıl ermez a düştük" sözleri bu du- arşısında duyulan hayreti ıfade etmektedir. Sâdık dostlara, zoraki dostlara gosterılen mecburi iltifatı hoş gör- mek gibi hiç de hoş olmayan bir rol düşmektedir. Eban Telaviv'den Washington'a dö- ner dönmez, ayagının tozuyla derhal Dulles'la görüşmi koştu. Abba 'den bazı yemlıkler ge- Eban, Telaviv tiriyordu. İsrail meselesinde tutumunu biraz daha mu: ak- tı. Gazze bölgesi ve İsrail arasındaki AKİS, 2 MART 1957